Bazı kitaplar kitlelerin akıl sağlığını korumak için ilk önce benim gibi gönüllüler tarafından okunulmalı. İşte o insanların zeka seviyesi düşmesin diye okuduğum kitaplardan biri de K. Webster’dan Notice’di.
Bad Guy’ı okuduktan sonra o tarz Stockholm Sendromu konulu kitap arayışına girdim. Goodreads’de dolanırken de bu kitaba denk geldim ama keşke gelmeseydim. Ne yazım tarzı, ne kurgusu, ne karakterleri ne de konusu Bad Guy’ın yanından geçebilir. Konuyu kısaca anlatmam gerekirse esas kızımız yıllardır çalıştığı şirketten yöneticisi olan esas oğlanın ona değer vermediğini, emeğinin karşılığını göremediğini düşündüğü için istifa ediyor ve dilekçesini de bütün yöneticilerin olduğu odaya girip esas oğlanın önüne koyuyor. Adam kıza karşı ilgisizken ( hatta öyle bir ilgisiz ki yıllardır yanında çalışmasına rağmen kızın adını vs hiçbir şey bilmiyor) başını kaldırıp bir anda kızı görüyor ve görüş o görüş asla aklından çıkaramıyor ve saplantılı bir ilgi duymaya başlıyor. Adamın bu aşamadan sonra yaptıkları o kadar saçma o kadar iğrençti ki kitaba devam etmekte zorlandım. Sıkıntılı olan sadece adam da değil esas kızımız da o kadar gerizekalı ki en sonda adamın yaptığı izahı olmayan şeyleri öğrendiğinde bile küsmeleriyle barışmaları arasında geçen süre 3 dk. İkisinin de hareketleri, düşünceleri, motivasyonları ultra saçmaydı. İlkokuldaki bir çocuğun eline kağıt kalem verseniz daha mantıklı bir eser çıkarır ortaya.
Zeka seviyeniz eksilere düşsün istemiyorsanız lütfen yakınından bile geçmeyin
