Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Leyla Saz

Leyla SazHaremde Yaşam yazarı
Yazar
9.3/10
3 Kişi
19
Okunma
4
Beğeni
1.595
Görüntülenme

En Eski Leyla Saz Sözleri ve Alıntıları

En Eski Leyla Saz sözleri ve alıntılarını, en eski Leyla Saz kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan hiçbir zaman akılca ve eğitimce kendisinin altında olan kişilerin önerilerine uyarak davranmamalıdır.
Sarayda müzik ve dans
"Herkes musikiye bayılır, bilgisi ve zevki yettiğince iyisini, kötüsünü anlardı. Odalarda saz çalmak alışkanlık olmasa da her tarafta bir çok piyano bulunurdu."
Reklam
"Güzellik, dedi, İnsanı bahtiyar etmez."
Osmanlı'da Cariyeler:
"Vicdan ve hamiyet sahibi olanlar, cariyelerini iyi tahkik etmeden satmazlar, o kızlar bahtiyar hanımefendiler olurlardı. Paraya tamah edip müşterinin nasıl adam olduğunu tahkike lüzum görmeyip satanlar zavallı kızın türlü felakete uğramasına sebep olurlardı. Ne vahşet! "
Osmanlı'da Cariyeler2:
"Esirlik süresine gelince Beyaz cariyelere dokuz, orta halli ailelerin mutfak hizmetindeki Arap cariyelere yedi senedir. Müddetini bitirince 'Azad kağıdı' verilir. İsterse daha oturur, istemezse elmas yüzüğü ve küpesi, altın saati, gümüş zarfları, bir çift kaşığı ve hanesinin her levazımi verilerek çırağ edilir(evlendirilir). Bir ev bahşeden efendiler de bulunuyordur."
Osmanlı'da Cariyeler3:
"Cariyeler bedbaht değildirler. Hatta evlenmelerinden sonra bile kendilerine yardım edilir. Kocaları memuriyete yerleştirilir, mesut surette yaşar, 'Hanım' olurlar. Hanımlarını ve büyüttükleri efendizadelerini cidden sevip ayrılığa tahammül edemeyerek bütün hayatını o evde geçirenler de çoktur. Bu sınıfa verilen imtiyazla 'Dadı' , 'Bacı', hacca gitmişse 'Hacı bacı' diyerek severler hürmet ederler. "
Reklam
Şehzadelerin Çocuklukları:
"Şehzadeler, sütninesi tarafından emzirilir, özel hizmetlerini ise dadısı yapardı. Elbette, anne gözetiminde büyürlerdi. Sütninesi ve dadısından başkasının kucağına verilmezlerdi. Padişahın çocuğunu hiç kimse öpemezdi."
Şehzadelerin Çocuklukları2:
"Yürümeye başlayınca dadısının gözetimi altında bulunur ve dadısı çevresinde bulunan küçük cariyeleri de oyuncaklarla onu eğlendirirdi. Gezmeye giderken yanlarında annesi, büyükannesi ya da büyük kalfa veya dadısı bulunurdu. Kendilerine aynı zamanda bir haremağası da eşlik ederdi."
müzik:
"Sultanefendiler, dairelerinde toplanır ve en çok haz aldıkları müzik ile zaman geçirirlerdi. Sultanefendiler yalnız bizim müziğimizi değil, batı müziğini de bilirlerdi. O günlerde kendi besteledikleri güzel ezgiler vardı. Sultan V. Murad, Çırağan'da geçirdiği senelerde çocuklarının tahsilleriyle meşgul olup, kızlarına piyano dersi vermiştir. Fehime Sultanefendi'nin güzel ezgileri vardı. İkinci Sultan Hamid'in kızları da oldukça iyi düzeyde saz ve şarkı bilirlerdi. Özellikle, Şadiye Sultanefendi iyi arp çalarmış."
İstanbul Efendisi Oyunu
"Birine pöstekiden sakal, bıyık takıp kaşları kalınca boyanır. Başına, içi oyulmuş karpuzdan ya da kabaktan koca bir kavuk geçirilir. Kürk, tersine giydirilip palansız merkebe tersine bindirilir. Bir eline merkebin kuyruğu, diğerine soğandan dizilmiş tespih verilir. Istanbul efendisi sayılan o kıyafetle, koca ayakkabılarıyla merkebin üstünde koşturulur. Etrafinda büyükler, çocuklar, 'ala ala hey, yuha!' diye çağrışarak takip ederler. Bu oyun galiba, surülerek hakaretle uzaklaştırılan kadılara uygun görülen eski çirkin tavırların taklidiydi."
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
Yemek:
"Yemeklerde çatal, 1860'dan sonra kullanılmaya ve sofralarda masa üzerine konulmaya başlandı... Sabahleyin bal, kaymak, peynir, reçel, soğuk kavurma, yumurta ile kahvaltı edilir, öğle ve akşam da yemek yenilirdi. İkindi vakti bir şey yenmez, gece meyve çıkarılırdı. Çünkü yemek erken yenilirdi."
Sayfa 108Kitabı okudu
Ramazan:
"Konaklarda Kadir Gecesi'ne kadar iftara davetsiz de gidilirdi, adetti. Küçük evlerde de davetli, davetsiz iftarlar bulunuyordu... İftara gelenlere 'diş kirası' adıyla ihsan verilmek eskiden adetmiş. Sonra ihtiyacı olanlara verilirdi."
Sayfa 122Kitabı okudu
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.