Leyla Saz Gönderileri
Leyla Saz kitaplarını, Leyla Saz sözleri ve alıntılarını, Leyla Saz yazarlarını, Leyla Saz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer..
Sayfa 211Kitabı okudu
Hanedanın, sofralarına misafir almaları âdet değildi, misafirler o sarayın büyük kalfasıyla otururdu.
Sayfa 207 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
Haremde Mevlid-i Şerif, Regaip, Miraç ve Berat Kandilinden önce karşılama orucu tutulur, Kur'an okunurdu. Saraylarda hiçbir vakit ibadet ihmal edilmezdi. Tarikata mensup kimseye rastlamadım.
Sayfa 119 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
Şehzadeler, sütninesi tarafından emzirilir, özel hizmetlerini ise dadısı yapardı. Elbette anne gözetiminde büyürlerdi. Sütninesi ve dadısından başkasının kucağına verilmezlerdi. Padişahın çocuğunu hiç kimse öpemezdi.
Sayfa 87 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
Ağalar(haremağaları), kapı açılınca hangi saatte olsa iş için hareme girebilir, akşam çekilirler. Saat üçte kapı kilitleneceğini bilir, vaktiyle çıkarlar. Hiç biri içeride kalmaz.
Sayfa 81 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
"Godya" perilere karışmış, periler üzerinde nüfuz sahibesi, kötü saydıkları ihtiyar Arap'tır. O cahillerin nazarında pek yüksektir...
Araplar, bu godyalara hediyelerle gelip tazim ile onların elini ayağını öperler.
Sayfa 61 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
Bizde "Çerkez'im" diyen bir cariye daha bulunuyordu. Sivas köylerinden olduğu, çırağ edildikten sonra oradan gelen bir akrabasıyla anlaşıldı. Bundan o zaman Türklerin de çalınıp satıldığı anlaşılıyor.
Sayfa 59 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
Satılığa gelen cariyeler arasında asil,zengin,fakir,güzel,çirkin olmak üzere her türlüsü bulunurdu.Güzelliğine,vücudunun intizamına ve yaşına göre fiyatları olurdu. Kızın bir dişi noksan olursa bedelinden bir kuruş düşülürdü. Şayet başı ayaz,gözü şaşı,kısa boylu ise yine fiyattan düşerlerdi. Eğer tabanı düzse uğursuz addedilir ve alınmaz yahut güçlükle satılırdı.
Sayfa 50 - Dün Bugün Yarın YayınlarıKitabı okudu
216 syf.
10/10 puan verdi
Harem kavramını daha iyi anlamak için ilk okunması gereken kitabın 
Harem olduğunu düşünüyorum. Leyla Saz’ın hatıraları bundan sonra okunmalı. Neden önemli bir isim? Çünkü kendisi Abdülmecid’in padişah olduğu dönemden Vahiddedin’in padişah olduğu döneme kadar yaşadı. Kendisi bu dönemi, saray çevresini, saray düğünlerini vs. hatıralarında aktardı. Önsözde şöyle deniliyor: “Harem ve haremde olup bitenler Osmanlı sosyal yaşamında bir yasak bölge olarak kaldı.” Harem yabancı yazarların hayallerinde fantastik bir dünya olarak biçimlendi. Yanlış veya eksik bilindi ve bilinmeye devam ediliyor. Kitap Leyla Saz’ın hayat hikayesi ile başlıyor. Birinci bölüm Çırağan sarayını çeşitli yönleriyle anlatıyor. İkinci bölümde Sarayda Müzik ve Dans konusunda bilgi sahibi oluyoruz. Üçüncü bölüm Cariyeler konusuna ayrılmış ve bu konu uzun işlenilmiş. Dördüncü bölümde kısa bir şekilde Sarayın Haremağalarından bahsedilmiş. Beşinci bölümde Sarayda yaşam uzun bir şekilde ele alınmış. Altıncı bölümde Saraylarda Ramazan ve Bayram konusu işlenmiş. Sekizinci bölümde bir hayli uzun bir şekilde Ünlü Sultan düğünlerinden bahsedilmiş. Kitap 9 bölümden oluşuyor. Dili günümüz Türkçesine göre sade. Konuyla ilgilenmeyenlere sıkıcı gelebilir. Leyla Saz canlı bir tanık olduğu için bu kitap bu alanı çalışanlar için oldukça önemli. Keyifli okumalar!
Evet, geçmiş zaman olur ki, hayali cihan değer.
Sayfa 211Kitabı okudu
içim gidiyor şöyle nazik cümleler okuduğumda
Adile Sultanefendi'nin huzurlarında bulunmak iltifatına nail olmak saadetine hasret çekiyordum.
Sayfa 209Kitabı okudu
insanın hayaline sığmmıyor, tasvirler...yazılanlar.
Bu ihtişam, bu güzellik görülmedikçe hayal edilir gibi değildi.
Sayfa 189Kitabı okudu
1840'lar...
Alafranga kıyafet taklitçiliği başlamıştı. Konaklara kadar sokulan terziler, modellerle de moda düşkünlüğüne teşvik ediyor, getirdikleri örneklerle Beyoğlu mağazalarında alışverişe alıştırılıyordu, Avrupa modasının revacına çalışıyorlardı. Başarılı oldular ve kendi metaımız gözden düşmeye başladı.
Sayfa 182Kitabı okudu
1800'lerde bir sultanefendinin çeyizi...
Kabı altın üzerine elmaslı Mushaf-ı Şerif, pırlatanlarla süslü yazı takımı, bir taç, gerdanlık, bir broş, kemer tokaları, bilezikler, küpeler, iğneler, salkım broşlar, saatler, ortası ve sapı elmaslı yelpazeler, sapı elmaslı sineklik, bir kahve takımı, elmaslı altın zarf, ortası elmaslı kahve örtüsü ile bir çift elmaslı yemek kaşığı, kapağının tepesi elmaslı bir çift kulplu altın bardak ve daha bir sürü eşya bulunuyordu.
pür-âlâ
Pür-âteşim açtırma benim ağzımı zinhâr Zalim beni söyletme derûnumda neler var.
......................................' Leylâ Hanım ( 
Leyla Saz)
open.spotify.com/track/4Q620Hhyk...