Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Lütfi Apilioğulları

Lütfi ApilioğullarıDijital Dönüşümün Yol Haritası yazarı
Yazar
9.0/10
1 Kişi
7
Okunma
1
Beğeni
308
Görüntülenme

En Beğenilen Lütfi Apilioğulları Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Lütfi Apilioğulları sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Lütfi Apilioğulları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendimize rakip olabilecek bir kişiye organizasyonda asla yer vermeyiz. Biraz akıllı biri alttan gelmeye başladı mı hemen önünü keser, yollarımızı ayırırız.
Sayfa 48
... Artık ürünler sadece fiziksel bir obje değil, aynı zamanda algılayan, programlanabilen, karar veren, harekete geçirebilen ve çevresi ile iletişime geçebilen özelliklere sahip oldular.
Sayfa 11
Reklam
Tüm yetkilerin bizde toplanmasını isteriz. "Dediklerimi yap ve bana sorun getirme" felsefesiyle insanların düşünme ve öneri verme yetileri ellerinden alır ve sonuçlarında değişmesini bekleriz. Kudret sahibi olduğumuz için herkesin bizden çekinmesini ve mutlak saygı duymasını bekleriz.
Sayfa 47
Roket Hızlarının Gelişimi
Teknoloji öyle bir noktaya doğru gidiyor ki, ileride daha erken varmak için - daha geç çıkacağız! 1969'da Ay programı kapsamında fırlatılan Apollo-10 uzay aracı, saatte 38.896 km/h hızla Guinness Relkorlar Kitabı'na girmişti. Bunun ardından, 2006 yılında Plüton'un keşfi için uzaya gönderilen New Horizon 69.000 km/h hızla (mermiden 13 kat daha hzlıydı) dokuz yıl gibi sürede Plüton'a en yakın noktaya ulaştı. Bilim insanları şimdilerde füzyon teknolojileriyle 2032 yılında 32 1.000 km/h hıza ulaşmayı hedefliyorlar! Eğer New Horizon, 2006 yılında daha uzak bir gezegene /yıldıza, yaklaşık 50 yıl sürecek bir yolculuğa çıksaydı, 2032 yılında 26 yıllık mesafesini tamamlamış olacaktı. Bilimcilerin 2032 yılına 321.000 km/h hızla giden bir roket geliştirdiğini ve o yıl, New Horizon'un ardından, aynı hedefe doğru yolculuğa çıktığını düşünün. 2032 yılında New Horizon yolun yarısını tamamlamış olmasına rağmen, yeni geliştirilen roket henüz yolun başındadır. Ancak yeni roket New Horizon'dan 4,65 kat daha hızlı olduğu için, yaklaşık 7.12 yıl sonra New Horizon'a yetişecek ve 11 yıl sonunda, 2043'de hedefe ulaşmış, daha sonra 2054 yılında dünyaya geri dönmüş, ancak New Horizon hâlâ hedefe ulaşamamış olacaktı! Bu hıza ulaşmak mümkün olabilir mi, bilmiyoruz, ancak dünyanın her geçen gün artan bir ivmeyle geliştiğini görebiliyoruz. Yeni teknolojiyi, brakın kullanmayı, henüz daha öğrenemeden başka bir teknolojiyle karşı karşıya kalıyoruz. Bu denli hızla gelişen dünyada öğrenme hızımızı geliştirip, değişime adepte olma yeteneğimizi artırmazsak rekabetçi olamayacağımız kesindir.
Sayfa 3
Konumu gereği üst düzey insanlar hep ilgi ve itibar görmeyi beklerler.
Sayfa 47
... ürünlerde olduğu gibi, ekipmanlarında SIC ( Sens, Interpret, Communication) özelliği kazanmasını sağlayarak, akıllı ekipman(Smart Device) kavramını ortaya çıkardı.
Sayfa 13
Reklam
Japonya’da bir üretim tesisini gezerken dikkat ettiğim konulardan bir tanesi fabrika müdürünün oturduğu yerdi. Çok şaşırmış ve bir o kadar da etkilenmiştim. Fabrika müdürü ekibiyle beraber büyükçe bir ofiste üretim alanında oturuyordu. Kendine ait sıradan bir masası vardı ve eğer tanıştırılmasak kendisinin fabrika müdürü olduğunu anlamama olanak yoktu. Ofisinden ekibiyle beraber her an üretimde olan biteni görebiliyordu. Üretim çalışanları ihtiyaç anında buraya gelerek sorunlarını bildirebiliyor, iletişimde bulunabiliyorlardı. Onları üretim çalışanlarından ayıran yegane şey aralarındaki soğuk cam olmasına rağmen vaktinin önemli bir bölümünü üretim alanında ekibiyle beraber geçiriyordu. Sanki bir üretim sorumlusu gibi davranıyordu. Konularına teknik anlamda gayet hakim olmalarına rağmen son derece tevazu sahibi ve övülmekten fazlaca hoşlanmayan insanlardı bu kişiler. Birbirimize kartvizitlerimizi verirken oldukça etkilenmiştim. Ben sağ elimle kartvizitimi uzatırken, o iki eliyle kartvizitimi aldı, başını öne eğdi ve teşekkür etti. Yine aynı şekilde başını öne eğerek iki eliyle bana kartvizitini verdi. İnsana değer konusunda son derece hassas bir tavır içindeler. Japon yöneticilerin başarı olduğunda başlarını öne eğerek ekiplerini işaret etmeleri ve “ekibim yaptı, ben sadece yol gösterdim” demeleri, ya da başarısızlık neticesinde ekiplerini arkalarına alıp “ben yapamadım” diye öne çıkmaları aslında nasıl bir mantaliteye sahip olduklarının en güzel göstergesidir. Böyle bir liderin arkasından hangi ekip gitmez diye insanın sorası geliyor kendi kendine.