Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mike Gane

0.0/10
0 Kişi
2
Okunma
1
Beğeni
494
Görüntülenme

En Eski Mike Gane Gönderileri

En Eski Mike Gane kitaplarını, en eski Mike Gane sözleri ve alıntılarını, en eski Mike Gane yazarlarını, en eski Mike Gane yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Sanal, artık bir zamanlar olduğu gibi potansiyel olarak gerçek değil. ....Artık bir daha gerçek dünya ile karşılaşması da hedeflenmiyor. Orijinal olanı soğurduğu için, dünyayı kararlaştırılamaz biçimde üretiyor."
Sayfa 9 - De ki YayınlarıKitabı okudu
“Yalnızca kendi kavramlarının mantığını izleyen hiçbir düşünür, asla burnunun ucundan ötesini görmemiştir”
Sayfa 31 - De ki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Kendisine dayattığımız her yapaylık ile önplana çıkan, nesnenin iktidarıdır."
Sayfa 33 - De ki YayınlarıKitabı okudu
"Ötekinden arındırılmış, bölünmüş, karakterinden yoksun kılınmış ve öz-metastaza, salt yinelemeye mahkûm edilmiş bir özne. Artık başka insanların cehennemi değil, aynının cehennemi”
Sayfa 91 - De ki YayınlarıKitabı okudu
“Alıcılarımız, amplifikatörlerimiz ve hoporlörlerimiz ile güçlendirilmiş steryolarımızın konsollarında, kusursuz bir sound peşinde besteleri karıştırır, düzenler, şarkıları çoğaltırız. Hâlâ müzik mi bu?”
Sayfa 91 - De ki YayınlarıKitabı okudu
“Kompakt disk. Kullansanız bile aşınmaz. Ürkütücü... Sanki hiç kullanmamışsınız gibi. Sanki siz yokmuşsunuz gibi”
Sayfa 92 - De ki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"İnsan, tam da bu kusur izleriyle var olabilir."
Sayfa 93 - De ki YayınlarıKitabı okudu
“Bütün ileri teknolojik süreç, insanın kendi sanal imgeleri arkasında yok olmak için bu şeylerden yararlandığı olgusuna işaret eder. Telesekreter örneğinde olduğu gibi: ‘Evde yokuz. Mesaj bırakın...' "
Sayfa 96 - De ki YayınlarıKitabı okudu
Rastlantı dünyanın en eski ilahi gücüdür, birine rastlamanız bazen bir ödüldür bazen de bir ceza
Tarihsel ve entelektüel atıklar, sanayi atıklarından daha büyük ve ciddi bir sorun yaratır. Yüzyıllar sürmüş olan saçmalıkların çökeltisinden bizi kim kuɾtaracak?”
Reklam
Hakikaten yalnız varlık, insanlar tarafından terk edilmiş olan değil, insanlar arasında acı çekendir.
Bir sistem ,egemenliğini ne ölçüde dayatıyorsa ,insanların düşgücü de onun karşı karşıya kaldığı başarısızlıklardan o ölçüde etkilenmektedir.
Bilinçdışı, toplumsal ya da sembolik olarak değiştokuş edilemeyen bütünden oluşmuş olması anlamında toplumsaldır. Ve ölüm de böyledir: Ölüm, her halükârda değiştokuş edilir ve en iyi ihtimalle, ilkellerde olduğu üzere toplumsal bir ritüelle uyum içinde değiştokuş edilecektir; en kötü ihtimalle, bireysel bir yas çalışmasıyla "‘bedeli ödenmiş” olacaktır.
Burada, arzu öznesine dönüşür dönüşmez, bu şekilde arzulayabileceği ötekini artık bulamayan bir kadın sorunumuz var ... Çünkü gizem , hiçbir zaman eşitlikçi fark göstergesi altında arzuların eşit değiştokuşunda yatmaz; benim kendi arzumla oynayabilecek -ve eğlenebilecek - onu erteyebilecek ve böylece onu sonsuzca canlandırabilecek ötekini icat etmede yatar. Dişil cinsiyet bugün bu aynı ayartıcı ötekiliği üretmeye muktedir midir? -çünkü artık onu kişileştirmek istemez. Dişil cinsiyet, hâlâ ötekini icat edecek kadar histerik midir?
"Rastlantı dünyanın en eski ilahi gücüdür, birine rastlamanız bazen bir ödüldür bazen de ceza."
22 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.