Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhammed Varol Öztürk

Muhammed Varol ÖztürkHüznüne Sevda yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
7
Okunma
3
Beğeni
1.278
Görüntülenme

Muhammed Varol Öztürk İletileri

Muhammed Varol Öztürk iletilerini, Muhammed Varol Öztürk okur görüşlerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
unutma, hiçbir şehrin paçalar sıvanmadan geçilmeyeceğini varsın kopuğun biri desinler sana, varsın vaadkar bulmasın seni yarınlarına leylalar. şehri kanalizasyonlara Leyla'yı kendi yanlızlığına göm gitsin! Aşklarını satarak, yeminlerini yiyerek büyüyenlerce kovulup dokuz köyden, sana Taif olmayacak onuncuya itildiysen, aşka ihanet etmeyen Neron'un hatrına onuncu köyü yak gitsin!
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Gümüş renkli sabahlara uyandığında ince bir hasret uçuşmuyorsa gözlerinde, bu benimdir diye balabileceğin bir yüz yoksa aynalarda, ​ ayaklarından cesaret, yüreğinden merhamet akmıyorsa yollara ve ne olmuşsa bir şekilde bir yerlerinde hayatın ​ yaşadım dediğin ne varsa unut gitsin,
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Reklam
çünkü herkesin gizlenmiş bir yarası vardır içinde. Bu yüzdendir susulmuş, yutkunulmuş bir cümlenin ardında ünlem işareti gibi duruşum. Bu yüzdendir yakasında karanfil, ütüsüz bir gömlek kadar yakışıksız oluşum. Öylesine bir şey değilse konuşmak, cevabım olsun soruna: Ben, Cem Karaca’nın bağıran sesinde “bir gül ağacıyım Gülhane Park’ında ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.” Madem yırtılmıştır örtüsü hayatın ve madem bilişmişizdir bir kere avucumdan güneşler doğurtabilirim geceye inat. Bütün ayrılıklara inat, her gün biraz daha sevebilirim seni. Çünkü başımız beladadır hayatla ya ölme yakın dururuz bu yüzden, ya da aşka.​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Bölündü yine uykularım. Tüm dertler birleşip keskin bir bıçağa döndürdü yatağımı. Karanlığa yüklediğim senfoniler nafile, teskin etmiyor beni. Depreşip duran bir acı var boğazımda. Gelmedin. Gelseydin ne değişirdi bilmiyorum. Boşluğuna yazmakla varlığına yazmak çok mu farklıdır? Varolmak dokunmayı gerektirirdi belki. Silinirdi tüm buğulu sözler ve isli kelimeler, kim bilir?
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Gümüş renkli sabahlara uyandığında ince bir hasret uçuşmuyorsa gözlerinde, bu benimdir diye bakabileceğin bir yüz yoksa aynalarda, ​ ayaklarından cesaret, yüreğinden merhamet akmıyorsa yollara ve ne olmuşsa bir şekilde bir yerlerinde hayatın ​ yaşadım dediğin ne varsa ...
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Hafif sonbahar esintisi gibi gelir ince ellerin. Bir şair yüreği ne kadar yakınsa, sen o kadar uzaksın yangın sonrası coğrafyama.
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Reklam
Herşey ilk adımla başlar. Dönüp dönüp bakma ardına, Çünkü senin yürümediğin yoldan yürümez hiç imse. Ve yürümüşken birkez menzilde sana yürüyecek göreceksin. Yol vardır derde salar yol vardır müptezel kılar. Kitap'tan çıkıp Kitap'a ulaşmıyorsa yol dediğin ,salla gitsin.
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
yoruldum artık Sevgili yoruldum karanfillere kan vermekten anlayamadım bir türlü neden eylül hep onbir doğurur ve neden aşkın çocukları yoktur oysa Sevgili bir eylül günü saklandığım hayattan çıkıp gelmek isterdim şimdi sana birikmiş bütün baharlarımı adayarak koşarak doru taylar gibi, yalınayak çatlasın isterdim damarlarım çatlasın ve damarımda akan hüzün bu aşka karışmasın​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
çünkü herkesin gizlenmiş bir yarası vardır içinde. Bu yüzdendir susulmuş, yutkunulmuş bir cümlenin ardında ünlem işareti gibi duruşum. Bu yüzdendir yakasında karanfil, ütüsüz bir gömlek kadar yakışıksız oluşum. Öylesine bir şey değilse konuşmak, cevabım olsun soruna: Ben, Cem Karaca’nın bağıran sesinde “bir gül ağacıyım Gülhane Park’ında ne sen bunun farkındasın ne de polis farkında.” Madem yırtılmıştır örtüsü hayatın ve madem bilişmişizdir bir kere avucumdan güneşler doğurtabilirim geceye inat. Bütün ayrılıklara inat, her gün biraz daha sevebilirim seni. Çünkü başımız beladadır hayatla ya ölme yakın dururuz bu yüzden, ya da aşka. ​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Bölündü yine uykularım. Tüm dertler birleşip keskin bir bıçağa döndürdü yatağımı. Karanlığa yüklediğim senfoniler nafile, teskin etmiyor beni. Depreşip duran bir acı var boğazımda. Gelmedin. Gelseydin ne değişirdi bilmiyorum. Boşluğuna yazmakla varlığına yazmak çok mu farklıdır? Varolmak dokunmayı gerektirirdi belki. Silinirdi tüm buğulu sözler ve isli kelimeler, kim bilir? Gelişin, hayatımın yekün bir cevabı olmayacaksa tüketmez elbet sorularımı. Süreklerdedir yüreğim. Artık nereye yaslasam başımı fark etmez. Olacaksa sıla olsun. Hira olsun gelişin. Uzanan yüreğim olsun, katık kılma ellerini kızıl alevlerime. Âyân olan gelişin olsun, hiçbir şey âyân değilken gel.
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Reklam
sen bir kalbe sığamazken sığmayacaksa dünya sana, sat gitsin benim dediğin ne varsa! ​ Her yenilenişte eksiliyorsa adres defterinde isimler o defteri yırt gitsin! ​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Konuşursun; hüzünlü bir gülümseyiş belirir Charlie Chaplin’in yüzünde. Konuşurum; ya gözlerin olmasaydı derim, ya da yüreğim olmasaydı mesela. Sen benim bütün yitik aşklarımın kahramanısın gibi bir şey, gelir geçer içimden. Çünkü biliriz bir defa kahrolmak yetmez adama, bir defa sevmek nasıl yetmiyorsa. Yine de korkarım
İlk yıkılışım değil bu. İlk ayrılık, ilk kaybediş değil. Mavilim bir göğü olmadı hayallerimin. Unuttuğum bir şey var: Gidişinin ayak sesleri, kalbime sapladığın sancı gibi mesela. Bırak bende kalsın göğsüme kazınan hayat denilen intihar. Eylüller bana kalsın, yangına verdiğin yazları al da git. Ve evet “bütün sebeplerin gözü kör olsun.” Ve evet, yaşadı denilmesin alnının kırışığında hasretler damıtmayan adama. Koca bir aşktan bir hayatı bulup çıkaramayan kadınlar boşuna uğraşmasın suvarmaya örselenmiş yürekleri. Bırak beni deniz olayım. Yosun tutsun derinlerimde hatıralar.
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Deniz olayım, kendi ellerimle bilenmiş kayalıklara çarpayım alnımı. Martılar öpsün boynumdan. Zıpkınlar yiyeyim. Gafil avlanayım. Taşlanayım. Bırak beni, kendi tuzunda kavrulan bir deniz olayım. Sudaki bir iz gibi kaybolup gitti sanılsın her şey. Mutluluklar yaşanmadı de. Unutuşun zemherisinde soğut yüreğini. Ben her izi, her yarayı ömür boyu, dalga dalga, çığlık çığlığa yaşayan bir deniz olayım. Çocuklar kağıt gemiler yüzdürsün avuçlarımda. Nereden kopup gelmişse gelmiş bir gül düşsün koynuma onu koparan ele, savuran rüzgara ömür boyu minnet duyayım. Rengine boyayayım bütün bir gövdemi. Kimse benden sormasın seni ve ben senden sorulmayayım. Bırak ve git. Ben gördüğün bir hâl olayım.​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
Gümüş renkli sabahlara uyandığında ince bir hasret uçuşmuyorsa gözlerinde, bu benimdir diye balabileceğin bir yüz yoksa aynalarda, ​ ayaklarından cesaret, yüreğinden merhamet akmıyorsa yollara ve ne olmuşsa bir şekilde bir yerlerinde hayatın ​ yaşadım dediğin ne varsa unut gitsin, ​
Muhammed Varol Öztürk
Muhammed Varol Öztürk
25 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.