Muharrem Karabay sözleri ve alıntılarını, Muharrem Karabay kitap alıntılarını, Muharrem Karabay en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yaratanı sevme yolunu ararız. Eskiler bu yolu arama bulma gayretinde olmayı Seyr-û Süluk (Allah'a ulaşmak için yapılan manevi yolculuk isteği, sevdası) adı altında toplamıştır. Seyr-û Süluk kişinin iç dünyasında, ruhunda başlar.
Bir grup Yaradan'ın farkındalığına vardı. Birbirlerine "Gelin! Bizi bir yaratan var, biz hiçbir şeyi yaratmaya muktedir değiliz ama her şey emrimize verilmiş, bu Yaradan'ı arayalım bulalım." dediler ve bunun telaşına düştüler. İşte bu telaşa düşenler de Üveysler'dir.
Yangındaki niyaz gibi; Seni isterim Rabbim, Seni isterim
Rabbimdeki niyaz gibi, arkadaşımın ve mezardakilerin bağışlanmasındaki
niyaz gibi, gözyaşlarım sel olarak epey uzun sürdü.
Sonra ansızın başladığı gibi bitti. İşte o niyazdan birkaç
cümle: “Bağışla, bağışlamasında ve merhametinde sınır olmayan
Allah’ım bağışla. Bağışla şanı yüceler yücesi olan Allah’ım.
Allah’ım seni zikreden kulların çok az, bu deprem ile
onları da alırsan seni kimler zikredecek Rabbim, Allah’ım sana
layığı ile İbadet eden kulların çok az bunların ruhlarını kabzedersen
sana kimler layığı ile ibadet edecek ki. Günahkâr ve akılsız- düşüncesiz kullarına kızıp, mümin kullarını
helak etme. Bağışla onları ve bizi Rabbim bağışla. Bağışla senin merhametinde ve bağışlamanda sınır yok, sınırsız
bağışla Rabbim” diye niyaz devam etti ve bitti.
3-Âşık İbadeti:
Âşık, karşılık beklemeden ibadetini, cehennemden kurtulmak
veya cennette kalmak için yapmaz. Allah, onu ister cehenneme
koysun, ister cennetine koysun, o sevdiği ile her dem beraber
olma isteği ile ibadet eder. İbadetlerinde mükâfat beklemez.
Çünkü o âşık; Rabbimizin Kur’an-ı Kerim’de belirttiği gibi
sadece Allah’ını ister.
Yunus Emre Hazretleri, bakın yine ne diyor:
“Cennet cennet dedikleri, birkaç köşkle huri
İsteyenlere ver onları, Bana Seni gerek, Seni.”
Aşkı Üveysi kitaplarımız, Hak Yol olan Üveysliğin, Üveys Veysel Karane zikri yaparak Marifet öğrencisi olmanın, ruhun ilim alarak Hakikat yolcusu olmanın, Allah (cc)'a yolculuk etmenin yollarını anlatmaktadır.
İşte Allah (cc)'ın cennetteki nimetleri gösterip kendisini saklaması, kullarının idrak sahibi olmasını istemesi ve bu idrak ile cemalini seyretmek istemesini saklamak dahi bir tuzaktır. Bu tuzağı ancak iman üzeri amelde ileri geçen idrak sahibi olanlar, siz Üveysler anlarsınız.
1- Hakikat makamından önce, Tıf-l Mana (Manalar Çocuğunun)
hayvani nefsini öldürmek içinmiş.(Öldürüleceğini bil-
dirmek.) Nurani Hilafetimi Allah’ımın izni ve lütfu ile giydim.
Doğrusunu Allah bilir.
2- Bugün 3 Ekim 2008 Cuma. Allah bir şeyi kuluna öğretmeyi
Murat etti mi bir şekilde bir şeyi vesile ederek mutlaka
öğretir.
Şimdi yazacaklarımı herhalde yazmamıştım. Yazdıysam bile
hatırlamıyorum. Bir gece deprem gördüm diye yazmıştım.
Onu açalım. 4- 5 ay önce idi. Rüyamda uyuyor iken çok büyük
deprem oldu. Çizgi filmdeki gibi gözlerim korkudan birer karış
dışarı fırladı. Tabii bu rüya teşbih idi. Ardından sırtımda beyaz
atlet ile tam gaz evden kaçtım. Evin yakınlarından (Kiraya çıkacağım
evin) evin yakınlarından herhalde denize bakıyorum
korkunç derecede tsunami oldu. Daha da dehşete düştüm. Şöyle
gösterildi Kangoo tipinde arabayı nohut tanesi olarak düşünün,
nohut tanesine bir dolu bardak suyu hızla at ne olur? Nohut suyun
şiddetinden metrelerce öteye gider. İşte Tsunami de bir arabayı
metrelerce öteye atabilecek dehşette idi. Bu rüyayı
arkadaşlara anlattım, üstünde de fazla durmadım. Hakikat makamında
da hayvani nefsin öldürülüp yerine daha kolay nefis
verildiğini yani insani bir nefis verildiğini, bilmiyordum ki…
Bu rüyadan 2- 2,5 ay sonra evde yatsı namazını eda ederken
son sünnette depremin olmaması için ağlayarak niyaz makamı
başlatıldı. Ama ne niyaz!