İnsanın en çok anlaşılmaya ihtiyacı vardır ya... Ben söylemem, sen anla. Sana en çok ihtiyacım olduğu zamanda daha çok sev beni ve sana ihtiyacım olduğunu anlayabilecek kadar da iyi tanı.
Bitti...
200 sayfalık kitabın yarısına kadar "bu kitabın nesini sevmiş bunlar" diye söylene söylene okudum itiraf ediyorum...
Herkesin bir ruh eşi var buna ben de inanıyorum da o kişi acısını çektiğimiz kişi ise yandığımızın resmidir...
Kıskandım Ceylin'i; aşkına sahip çıkışını,umudunu kaybetmeyişini,hislerini dile döküp damla damla gözünden akıtışını...
Gözyaşlarıyla yüreğinin tozunu temizleyemez her insan,akıtamaz ve yara olur kalır içinde...
Vermeyin elime böyle kitaplar üstü üste ne kötü geldi de içime işledi bi bilseniz...
“Hayat, biz kendimiz hakkında planlar kurarken kendi düşüncelerini uygulayan bencil bir sistemdir.”
Bana göre din felsefesi grubuna girebilecek bir eserdi. İki farklı hayatları ve iki farklı inança sahip olan Ceylin ve Radin’ in hikayesi;
Ceylin dini inancı olmayan bir ailenin evladı, Radin ise dini inançlara sahip bir ailenin evladı...
Ceylin babasının inançı ve katı kuralları çerçevesinde büyüyen bir kız karakterimiz, Ceylin’ in sürekli gördüğü dini rüyalar ise kitabın başka bir boyutuydu. O rüyalar aslında biz okurlarada çok fazla şey katıp, bazı şeyleri fark etmemize yarayacak cinstendi. Bir rüya sonuçu Radin’le tanışan Ceylin’ in dini inançından, hayatına kadar her şeyinin değişme sürecini anlatan bir kitaptı. Ben severek 1 günde okudum bir sürü altını çizdiğim cümle ve aldığım notlar oldu. Okumanızı tavsiye ederim.
İyi okumalar