Şehirdi. Büyüktü. Sonu gelmeyen sokakları vardı. Kendisi yabandı. Yabancıydı. Her sokakta kaybolan ürkek bir gölgesi vardı. Karısıyla ısındı şehre. Onunla uzadı gölgesi. Onunla alıştı sokaklara. Geçtikçe günler, yatıştıkça ürkekliği, unuttukça yabanlığını omuzları dikleşti, sertleşti bakışları. Ve gün geldi, düşman belledi kendisini yeniden doğuranı.
Sayfa 107 - Erkut Özal, Sahan