Dün akşam senden ayrıldıktan sonra,
İlyas’lara gittim.
Oturup, şu evlenme meselesini uzun uzun konuştuk;
Karısı da akla yakın şeyler söyledi:
Ben gerçi onu severim, dedi;
Beraberce yaşayıp gitmenizi kim istemez?
Ama, yoksulluğa alışkın değildir o;
Açlığa, yalınkat döşeklere pek katlanamaz.
Dinledikçe, kızcağıza hak verdim;
Bu iş olmayacak
Başkalarından saygı görmek pek keyifli şeydir; gel gör ki, saygı da parayla ölçülüyor bu zamanda.. Şimdi ben zengin olsam, beni hor görenler ayaklarıma kapanırlardı.