Oytun Erbaş

Psikiyatrinin Kara Kitabı yazarı
Yazar
8.2/10
337 Kişi
1.101
Okunma
156
Beğeni
9,4bin
Görüntülenme

Oytun Erbaş Gönderileri

Oytun Erbaş kitaplarını, Oytun Erbaş sözleri ve alıntılarını, Oytun Erbaş yazarlarını, Oytun Erbaş yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hemen hemen bütün stres ve kaygı durumlarında telkin etmek, pek çok psikiyatrik ilaçtan daha faydalı bir yöntemdir. Endorfini artıran bir diğer yöntem de sarılmak ve temas etmektir. İnsanın vücuduna temas etmek, ovmak, masaj yapmak vücuttaki endorfin salınımını hızlandırır. Bunun evrim ile olan bağlantısı da şudur: Temas ederek rahatlanır, haz alınır, eşler birbirine yaklaşır ve çiftleşme motivasyonu artar. Yine, vücuda su teması olması, duş almak endorfin salgılanmasını sağlar.”
Peki beyinde endorfin etkisini nasıl değiştiririz? Karnınıza bir ağrı saplandı, kıvranıyorsunuz. Yanınızda bulunan arkadaşınız, size vücudunuza bu kadar konsantre olmanın doğru olmadığını, ağrının muhtemelen fazla kaçırdığınız yemeğin yaptığı gazdan ibaret olduğunu söylediğinde ve şayet siz de arkadaşınıza itimat ederseniz ağrınız hafifleyecektir. Fakat yine aynı durumda arkadaşınız, size ağrınızın normal olmadığını, apandisit olmuş olabileceğinizi söylerse, ağrınız kuvvetle muhtemel bu defa daha da şiddetlenecektir. Ya da, içine son derece kuvvetli bir ağrı kesici koyduğumu söylediğim, fakat içinde normal su olan bir bardağı size uzattığımda ve siz o suyu içtiğinizde ağrınız muhtemelen geçecek veya hafifleyecektir. Özetle, olumlu telkin endorfini artırırken, olumsuz bir telkin endorfin seviyesinin daha da azalmasına sebep olur.
Reklam
“Endorfin sistemi veya endorfinin bağlandığı reseptörler/protein sistemi normal kişilere göre az ise, aşk acısı dayanılmaz hale gelebilir. Diğer yandan, ağrı sistemi bizim karşıdaki kişinin acısını paylaşmamızı sağlar. Buna empati denir. Bu nedenle, tüm ağrı kesiciler (parasetamol vb.) karşıdaki kişinin stres ve psikojenik ağrısının tarafımızca algılanmasını bozmaktadırlar.Yoksa ağrı kesiciler bizi bir empati yoksununa mı çeviriyor?”
“Adrenalin ve noradrenalinin içinde bulunan tirozin aminoasiti aromatik bir aminoasittir. Yani, kendi kokusu ve rengi vardır. Bu koku ter ve deri aracılığıyla hemen yayılır. Bu kokuyu duyan ve koku duyarlılığı yüksek hayvanlar (köpek, kedi vb.) hemen sizin kaygılı bir durumda olduğunuzu algılayarak size karşı savunmaya geçebilirler. İnsanlar tarafından da bu koku algılanabilir, ancak bu koku bilince, yani beynin kabuk bölgesine ulaşmaz, limbik sisteme etki eder. Bu kokunun oluşturduğu tizdeki duyguların tamamına altıncı his denir. Böylelikle, siz bilinç seviyesinde hiç anlamasanız bile, beyniniz bu insanın kötülük yapabileceği konusunda size bir uyarıda bulunur ve o insandan hoşlanmazsınız.”
“Son yıllarda, glisin temelli ilaçlar sayesinde beyindeki glutamat etkinliğini artırmak suretiyle şizofreni vakalarında iyileşme sağlamaya gayret edilmektedir. Parkinson ise, şizofreninin tam aksine, beyindeki dopaminin azalmasına, dopaminerjik sistemdeki tahribata bağlı olarak gelişir.”
“Huzursuz ve kaygılı bireyler, güven duyma ve herhangi bir şeye inanmakta güçlük çekerler. Beynimizde, randevulaştığınız arkadaşınızın saatinde geleceğine olan inanç ile ruhani bir varlığa olan inanç aynı mekanizma tarafından kontrol edilir ve beyin bu iki inanç türü arasında bir fark gözetmez. Dolayısıyla, serotonin azlığı ile inanma güçlüğü arasında doğrudan bir ilişki vardır.”
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.