Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Pola Hamide Esed

8.5/10
11 Kişi
37
Okunma
0
Beğeni
368
Görüntülenme

Pola Hamide Esed Sözleri ve Alıntıları

Pola Hamide Esed sözleri ve alıntılarını, Pola Hamide Esed kitap alıntılarını, Pola Hamide Esed en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer su havuzda durgun kalırsa bayatlar, bulanıklaşır ve kirlenir; ancak hareket ettiğinde ve aktığında berrak kalır
Kudüs’ün Titus tarafından tahrip edilmesinden kısa bir süre önce, şehrin o zamanki rahibi, yaklaşan felaketi işaret eden bir rüya görür. Halkını bu felaketten korumak için erkeklerden, kadınlar ve çocuklardan oluşan küçük topluluğunu, doğuya doğru Ürdün'ün karşı tarafına gönderir. Hristiyan dünyanın geri kalanından tamamıyla kopuk olarak, 200 yıldan daha fazla bir süre, bir şekilde orada kalırlar. Zaman geçtikçe Filistin Hristiyanlar için tekrar güvenli bir yer olur ve o topluluk tekrar vatan topraklarına döner. Ancak döndüklerinde, iki yüz yiılik aradan sonra, kendi inançlarının Filistin'de kalan Hristiyanlarınkinden çok farklı olduğunu görürler. Filistin'de kalanlar katı bir sekilde teslise inanmakta ve İsa'yı 'Allah'ın oğlu ve Allah'ın vücut bulmuş hali’ olarak görürlerken, gönüllü sürgünden dönen Hristiyanlar ise İsa'yı fani bir insan, Allah tarafindan mesajını dünyaya iletmek ve böylece O'nun birliğini ve tekliğini insanlığın tanımasını sağlamak üzere seçilmiş olan diğer bütün peygamberler gibi bir peygamber olarak görmekteydiler.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
1939 Ağustos'unun sonlarıydı. Birkaç gün sonra II. Dünya Savaşı patlak verdi. İngiliz Büyükelçiliği ve Konsolosluğu Viyana'dan çekildi; artık vize almak mümkün değildi. Avusturya pasaportumdan dolayı ben de tutuklandım ve "düşman uyruklu saportumdan bir kişi" olarak gözaltına alındım.
Ölümsüz Sahih-i Buhári’nin içine gömülmemin ilk anından itibaren, Hadislerin dili ile Kur'ân'ın dili arasındaki farkla çarpıldım. Hadislerin dili, Peygamber Hz. Muhammed’in ve Ashabı'nın içinde yetiştiği çöl atmosferinin saflığını ve keskinliğini yansıtırken, Kur'ân Arabçası, her türlü zaman ve mekanın üstünde ve ötesinde, tamamıyla kendine özgü garip bir ışıkla doluydu.
İkbal bana hafif ve muzip bir gülümsemeyle baktı: “Esed, niçin bir şeyler yapmıyorsun?” Ona bir baktım: “Ben... Ne yapabilirim ki?” Cevap verdi: “Hadislerden bazılarını Arabça'dan İngilizce'ye tercüme edebilirsin. Niçin yapmayasın?! Bu ülkede hiç Arabça bilmemelerine rağmen Ingilizce bilen milyonlarca insan olduğunu düşün; eğer gayret edersen onların çoğuna Peygamber'in sesini duyurabilirsin. Bir dene!” Ve böylece o anda, orada temelli olarak gazeteciliği bırakmaya ve gelecek yıllarda kendimi Sahih-i Buhari’yi tercüime etmeye ve yorumlamaya adama kararı aldım.
Hindular ticaret ve eğitim kazanımı üzerine yoğunlaşırlarken, Hindistan yüzyıllarca Müslüman hanedanlar tarafindan yönetildi ve Müslüman ordular tarafindan bir arada tutuldu. Uzun vadede bu, Hinduların lehine çalıştı: Çünkü Müslümanlar geçmiş zaferlerin temasası içinde kaybolurken, toplum olarak durağanlaştılar, Hindular ise hızlı bir şekilde ilerlediler ve Hindistan ekonomisinin çok büyük bir kısmını ellerinde tuttular. Özellikle Ingiliz idaresinin kurulmasından beri de ülke idaresindeki rolleri Müslümanlarınkini çok büyük oranda geçti.
Reklam
Fakat aniden, neredeyse unutmuş olduğum, yıllar öncesinden Kürdistan'daki yaşlı bir adamın sesi kulaklarımda yankılandı: "Eğer su havuzda durgun kalırsa bayatlar, bulanıklaşır ve kirlenir; ancak hareket ettiğinde ve aktuğında berrak kalır."
41 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.