İlginç ve belki de daha tehlikeli olan, genelde erkek olan düşünürlerin, doğrudan ya da dolaylı olarak, kadın tabiatından söz etmekten geri kalmamalarıdır.1 Batı felsefe tarihinin kanonik metinlerine bakıldığında, şöyle bir çerçeve ortaya çıkar: Ontolojik bağlamda, kadın tabii olarak erkeğin eşiti değildir. İnsanın tabiattaki ayrıcalıklı konumunun kaynağı olan akıl da, kaçınılmaz olarak erildir.