Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Riyad N. Er-Reyyis

Arap Casusları yazarı
Yazar
9.7/10
3 Kişi
6
Okunma
0
Beğeni
897
Görüntülenme

Riyad N. Er-Reyyis Sözleri ve Alıntıları

Riyad N. Er-Reyyis sözleri ve alıntılarını, Riyad N. Er-Reyyis kitap alıntılarını, Riyad N. Er-Reyyis en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aaronson, bir defasında, uyguladığı ziraat politikasından ve sert siyasi tavırlarından dolayı valiye sataşmış ve ileri geri konuşmuştu. Cemal Paşa ona "Senin şuracıkta asılmanı emredersem ne dersin?" dediğinde, Aaronson şu cevabı vermişti: “Hiçbir şey demem, paşa hazretleri! Fakat yağlı cesedimin toprağa düşerken çıkardığı ses Amerika'da duyulacaktır!"
Sayfa 126 - Selenge Yayınları
İngiliz ekibinin tek vazifesi arkeolojik kazı yapmak değildi. Onların asıl derdi Almanlar'ın yaptığı ve Anadolu üzerinden Bağdat'ı Berlin'e bağlayacak olan demir yolunun bir parçası durumundaki Fırat köprüsünü kuran Alman ekibini gözetlemekti.
Sayfa 40 - Selenge Yayınları
Reklam
Yirminci yüzyılın başlarında, Osmanlı anayasasının (kanun-u esâsi) Araplar'a sunduğu ümit, "Jön Türkler"in tüm unsurların Turan potasında Türkleştirilmesini amaçlayan tehlikeli programlarını sunmalarıyla birlikte sükût-u hayale dönüşünce, Türkler'e karşı duyulan öfke artmaya başlamıştı. Böylece Arap hareketi şiddetini artırdı ve elit tabaka, Arap milliyetçiliği davetçilerinin Osmanlılar ve İttihatçılar'a karşı açıkça cephe alma çağırısına kadar, gizli cemiyetler kurmaya yöneldi.
Sayfa 13 - Selenge Yayınları
Sultan Abdülhamid'in unutulmuş mektubu
1896'da Abdülhamid'i ziyaret eden Herzl, Yahudiler'e Filistin'de milli bir yurt verilmesi karşılığında "Türkiye'nin tüm borçlarını ödeme" teklifinde bulunmuş, fakat Sultan, Herzl'in dostu Philippe Michell de New linsky'ye şu sözleri söylemişti: "Mösye Herzl sizin arkadaşınız olduğuna göre, benim de dostum demektir, kendisine bu meselede artık hiç bir teşebbüste bulunmamasını öğütleyiniz. Benim bir karış toprak vermem söz konusu olamaz. Zira, istenen toprak bana ait değildir. O, milletime aittir. Bu devleti kuran ve kanıyla besleyen milletime. Herhangi birisine vermek veya bizden koparılmasına razı olmaktansa, yeniden kanımızla yıkamayı tercih ederiz. Benim Suriye ve Filistin'den gelen iki alayım Plevne'de son neferlerine kadar şehit oldular. Tüm imparatorluk toprakları bana ait değil, Türk milletine aittir. Bu imparatorluğun hiç bir parçasını hiç bir kimseye veremem. Yahudiler şimdilik milyarlarını biriktirenler. Kim bilir, bir gün bu imparatorluk paylaşılırsa onlar da istediklerini belki de bir şey ödemeden elde edebilirler. Fakat ancak kadavramız paylaşılır, canlı vücuttan parça koparılmasına müsaade edemem."
Sayfa 119 - Selenge Yayınları
Emir İbni Suud, savaş sırasında kendisini tekmeleyip duran İngilizce'den atalarının yurdunu geri almayı başardı. Ve bu yurt için belki de en çok kullanılan veciz sözlerinden birinin sarfetti:"Refah günlerinde iyi tohum eklersek, kıtlık günlerinde iyi ürün alırız. “ İhvan ve İngiliz'le savaşırken veda mahiyetinde söylediği başka bir söz de hayli meşhur olmuştu:" Umarım cennette bir arada oluruz! "
Sayfa 214 - Selenge YayınlarıKitabı okudu
Aaronson da tıpkı Herzl gibi fazilet temeli üzerine bina edilmiş, tüm Filistin halkına ve dünyanın gıpta ve hasetle baktığı ilerlemiş, gelişmiş bir uygarlığın merkezi olması için Yahudi dehasının itekleyerek göçe sevk ettiği insanlara açık bir siyonist devlete inanıyordu. Osmanlı döneminden sonra Filistin'de ortaya çıkan özel şartlarda kendini Kahire'de İngilizlere "demokrasiyi canlandıracak kişi" olarak takdim etmişti. Gerçekten çok tehlikeli bir adam!
Sayfa 165 - Selenge Yayınları
Reklam
Yav He–he, hatta gerçek dostlardansın(!)
1898 Kasımı'nın soğuk bir aksamında, Almanya İmparatoru ve Prusya Kralı II. Wilhelm, Türk valinin Şam sarayında şerefine verdigi bir yemekte, davete katılan şehir ileri gelenlerine hitap ederek şöyle diyordu: "- Üç yüz milyon Müslümana söyleyin ki, ben onların dostuyum!"
Sayfa 25 - Selenge Yayınları
Ve oyun başladı
Araplar krala uzun uzun tezahüratta bulundular ve ona "hacı" lakabı taktılar. Nitekim XIX. Yüzyılın son senesinde Almanya imparatorunun lakabı "Hacı Wilhelm" olmuştu.
Sayfa 26 - Selenge Yayınları
Müttefiklerin Araplar'a yaptıkları vaatler, bizzat Siyonistler için yayınlanan Balfour Deklarasyonu ve Arap müttefiklerinin verdikleri sözler her vatandaşın ağzının tadını bozuyordu. Tüm bunlar, barış konferansının onlar için harbin sonu değil, günümüzde de Batıya karşı devam eden şiddetli bir mücadelenin başlangıcıydı.
Sayfa 14 - Selenge Yayınları
Bunları dile getirince ırkçı biz oluyoruz!
İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nın Londra'da 29 Mayıs 1911 de yayınladığı raporda ise şu noktalara işaret edilmektedir: "Yüzbaşı Shakespeare'in görüşüne göre Araplar'ın Türklere karşı besledikleri kin, tüm Arap Yarımadası'nda her geçen gün artmaktadır ve bu kin sayesinde Arap kabileleri ortak ve büyük bir isyanda birleşebilirler."
Sayfa 74 - Selenge Yayınları
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.