Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şaban Öztürk

Şaban ÖztürkTürkiye Solunun Hapishane Tarihi 2. Kitap yazarı
Yazar
Çevirmen
10.0/10
2 Kişi
4
Okunma
0
Beğeni
524
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Yazar

Okurlar

4 okur okudu.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Hapishane kurumu, insanlığa kapitalizmin armağanıdır. Burjuva devriminden sonra, ‘bedene eza’ yerine, ‘kapatılma’ yani ‘hapsetme’ bir ceza biçimi olarak girmiştir insan yaşamına. Özünde “ıslah etme” düşüncesi vardır. Ancak bu ıslah fikrinin ne anlama geldiği ortada.
kitap böyle başlıyorKitabı okudu
Reklam
Her tarihsel anın analizi, üretim tarzının ve toplumsal hayatın değişimleri göz önünde bulundurularak yapılır. Toplumsal çatışmalar da tüm bu saydıklarımızın temelinde yükselir. Hapishane ve mahpusluk da bu çatışmaların sonucundan başka bir şey değildir. Sonuçta, ele aldığımız konunun hangi evrelerden geçerek nasıl bir gelişme gösterdiğini, yukarıda açıklamaya çalıştığımız metoda uygun olarak anlatmaya özen gösterdik.
Önsöz’denKitabı okudu
işgal devam ediyor
13 Şubat 1952’de Türkiye’nin NATO’ya kabul edilmesi ve 23 Haziran 1954 tarihinde ABD ile imzalanan “Askeri Kolaylıklar Anlaşması”ndan sonra, Türkiye’de pek çok askeri üs kurulur. Bu üslerin bulunduğu Türkiye topraklarının kontrolü yabancı askerlerdedir.
‘70’ler/bugünler
Dünya emperyalist sisteminin bir halkası durumuna gelen Türkiye’de artık insanların günlük hayatları da eskisi gibi değildi. Ulusal ve insani değerler yoz kozmopolit emperyalist değerlerle yer değiştiriyordu. Türkiye 1970’li yıllar boyunca değersizleştirme batağına doğru itilmiş, tüm karşı koymalara karşın “değersizleştirilme” önlenememiştir. Elbette sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde, insanlara aynı durum yaşatılmıştır.
Sayfa 228 - Yar YayınlarıKitabı okudu
Suç ve suçlu üreten sosyal hayatın çözümsüzlükleri karşısında infaz sistemleri nasıl ki çaresiz kalmışsa, bu çaresizliğin büyük sorunlara yol açtığı yer hapishaneler olmuştur. O yüzden hapishaneler insanlığın gündeminden düşmeyen yerler olmuşlardır. … Bir insanı sisteme uygun söylendiği gibi ıslah da etseniz, yok da etseniz, dışarıdaki sosyal yaşantı biçimi, eksilttiğiniz “suçlu” insanın yerine daha çoğunu üretip gönderdikçe bu sorun bitmeyecektir.
Sayfa 10 - Yar YayınlarıKitabı okudu
Henüz kayıt yok
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok