“Mutluluk insanı tatlı yapar. Başarı ışıltılı.. Zorluklar güçlü, hüzün insanı insan yapar. Yenilgi mütevazı.. Yaratıcı’ya asla “neden ben?” diye sormayın, ne olacaksa olur..
Büyücü bakmış ki ne yaparsa yapsın, farenin korkusunu yenmeye imkân yok. Onu eski hale dönüştürmüş. Ve demiş ki; “Sen cesaretsiz ve korkak birisin. Sende sadece bir farenin yüreği var. O yüzden ben sana yardım edemem.”
Herkesin bir hikayesi vardır, her hikayenin bir kahramanı vardır. Ve her insan kendi hikayesinin kahramanıdır. Kitapta günlük hayatta duyduğumuz hikayeleri toplamış psikolog. Bu hikayelerin sonunda alabileceğimiz mesajları, yorumları da belirtmiş. Arada rastgele açıp o hikayeyi okumak güzel olur diye düşünüyorum. Her zaman ihtiyaca binaen hikayenin okunacağını düşünüyorum. Hazırsak eğer yol bizi gitmemiz yere götürüyor zaten. "En büyük yolculuk insanın kendine yapılan yolculuktur." derler. İyi yolculuklar hepimize.
O elbiseyi sonra değil, şimdi giy, O tabağı sonra değil, şimdi kullan, O'nu sonra değil, şimdi ara, Şimdi söyle sevdiğini, sevdiklerine, Hayat sonraya kalmaz, hayat planları beklemez, hayat ertelenmez, Hayat, şu an şu dakika akıp geçen şey, Hayat sonraları hiç sevmez...
O elbiseyi sonra değil, şimdi giy.
O gezintiye sonra değil, şimdi çık.
O kitabı sonra değil, şimdi oku.
Özlediysen sonra değil, şimdi ara.
Çünkü hayat sonraya kalmaz, hayat planları beklemez ve hayat sonraları hiç sevmez...
Çünkü onlar kendilerinden yaşça büyük olanlara yer verme bilincini öğrenmek yerine, ''Aman yavrum yorulmasın, otursun'' diye düşünen annelerin elinde büyüdüler.