Hakkında
Okurlar
3 okur beğendi.
44 okur okudu.
6 okur okuyor.
48 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Sözler ve Alıntılar
“Kendinizi nasıl hissettiğiniz,yaşamınızın kalitesini belirler…”
“Yalnızlık,insan ilişkisiyle tedavi edilmez.
Yalnızlık gerçeklikle temas kurarak,insanlara ihtiyacımız olmadığını anlayarak tedavi edilir…”
dopamin detoksu
“
Beyniniz aşırı uyarıya maruz kalınca tamamlamanız gereken işleri bitiremezsiniz, bunun çözümü de uyarıların seviyesini düşürmekten geçiyor. İşte dopamin detoksu tam olarak bu işe yarıyor. Dopamin detoksu, uyarılma seviyesini düşürerek beyniniz ve zihninizin daha doğal ve durağan duruma dönmesini sağlar. Bu sayede, yapmanız gereken asıl "görevler" daha üstesinden gelinebilir bir hâle dönüşür. Detoks sürenizi istediğiniz kadar uzatabilir veya kısaltabilirsiniz ancak mutlaka bir veya iki tam gün olarak yapmaya çalışın. Detoks boyunca, temel uyarı kaynaklarının tamamını hayatınızdan çıkarmalısınız. Bu kaynaklar başlıca alkol / madde kullanımı, internet, telefon, sosyal medya, şeker, fast-food ve bilgisayar oyunlarıdır. Tüm bunlar olmadan ne mi yapacaksınız? Yürüyüş, günlük tutma, meditasyon, nefes egzersizleri, okumak, esneme egzersizleri yapabileceğiniz birçok şeyden sadece birkaçı.
“
Bir sorun, ancak siz bir durumu bir sorun olarak yorumladığınızda var olur. Aksi halde bir sorun yoktur.
Sayfa 49Kitabı okudu
Gün boyunca ne düşünürseniz o olursunuz.
Sayfa 60Kitabı okudu
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
Yazacaklarım bu kitapla birlikte 
Mutluluğu Kaybettiğin Yerde Arama kitabı için de geçerli. Bende tam olarak hangisi değişime yol açtı, ya da hangisinin payı daha büyük bilmiyorum. Ancak daha az popüler olan bu kitabın altına inceleme yazmayı tercih ettim.
Eğer özgüven sorunu yaşıyor, kendinizi sürekli bir şeylerle suçluyor, kendinizle kavga ediyorsanız, bu kitabın yararını göreceğinizi düşünüyorum.
Yaşadığım bir deneyimden sonra bu kitapların bana faydası olduğunu daha iyi anladım.
Küçük bir grup önünde kısa bir konuşma yapacaktım. Eskiden böyle bir konuşma öncesi günlerce heyecan yaşar, gerilir, konuşacaklarımı sürekli içimden tekrar eder, mikrofonu elime alınca da heyecandan ölecek gibi olurdum. Konuşma sonrası ise kendime tam bir aptal olduğumu söylerdim.
Ancak bu kez öyle olmadı. Konuşma öncesi hafif bir heyecan oldu elbette. Ama bir konuşma hazırlamadım. Elime mikrofonu aldım, konuşmaya başladıktan sonra daha da rahatladım. Bitince yerime geçtim ve hiç böyle bir konuşma yapmamış gibi hayatıma devam ettim. Yine de berbat bir konuşmaydı ama bunun için kendimi suçlamıyorum.
Elbette herkesin kendi deneyimi farklı olabilir ve bu tür kitaplar sihirli değnek değildir. Kitaptan sonra bir değişiklik olsa bile, bir süre sonra insan fabrika ayarlarına dönebilir. O yüzden böyle okumaları ara ara devam ettirmeli.