Duacı ve İncil okuru Luther, aynı zamanda usta bir edebiyatçıydı; daha doğrusu yazma süreci içerisinde zamanla usta bir edebiyatçı olmuştu. Bir kışkırtıcı, bir savaşçı ve bir propagandacı olarak güçlü edebiyatını Tanrı’ya olan bağlantısıyla birleştirdi. Bu nedenle her iki “karakteristik özelliği” de filizlenerek üstüne üstüne gelen ve ona meydan okuyan tarihsel zorluklara esnek ve çeşitli yöntemlerle göğüs gerebilmesini sağladı.
“Luther” olarak, yani kendini yeni anlayışta bir Hristiyan olarak kabul eden bir kişi olarak tanındı, ünlü oldu, nefret kazandı, sayıldı, iftiraya uğradı, ikinci bir İsa gibi neredeyse tanrısallaştırıldı.