1969’da Londra’da doğdu. İngiliz edebiyatı öğrenimi gördü. Bir süre Prag’da ve Berlin’de yaşadı. Çıplak modellik yaptı, yemek / restoran eleştirileri ve televizyonlar için metinler yazdı, Mute dergisinde yardımcı editörlük görevinde bulundu. İlk romanı Kalan’ı (Remainder) 2001’de yazdı, fakat roman İngiltere’deki ana akım yayınevlerinin neredeyse hepsi tarafından reddedildi ve ancak 2005’te Paris merkezli küçük bir yayınevi olan Metronome Press tarafından yayımlanabildi; üstelik kitabevlerinde değil sadece galerilerde ve müzelerde satışa sunuldu.
Kalan, birkaç ay sonra aldığı olumlu bir tanıtım yazısından sonra eleştirmenlerin dikkatini çekti ve birçok saygın eleştirmen Kalan’dan övgüyle bahsetti. London Review of Books’un “uzun zamandır yayımlanan en iyi roman”, The Independent’ın ise “tehditkâr ışıltısıyla klasik statüsünü hak ediyor” şeklindeki tanımlamalarının ardından İngiltere’de ve Amerika’da önemli yayınevleri tarafından yayımlandı. Kayda değer bir satış başarısının yanı sıra Believer Kitap Ödülü’ne de layık görüldü. Zadie Smith’in “son on yılda İngilizce yayımlanan en iyi romanlardan biri,” dediği Kalan, 2015 itibarıyla on dört dile çevrildi. McCarthy, bu başarının ardından Men in Space, C (Notos Kitap, 2015) ve Satin Island romanlarını yazdı. Tintin and the Secret of Literature adlı bir deneme/inceleme kitabı da olan yazar, Kalan’ı yazarken kurduğu INS’nin (International Necronautical Society) genel sekreterliğini halen yürütmektedir. Manifestosunu “ölüm” kavramı üzerine kuran INS, BBC’nin web sayfasınasiber saldırı yaparak kendi propagandasını yapmak gibi sıra dışı eylemlerinyanı sıra deneysel performanslarda da bulunmaktadır.
90lı yılların başı..Sovyetler dağılmış, Berlin Duvarı yıkılmış. Aynı zamanlarda İngilizler işsizliği düşük göstermek için sanatçılara bir para fonu yardımında bulunuyor ve kitabın yazarıda bu fondan yararlanıp Prag’a gidiyor. 90lı yılların başında Prag tam bir şölen ;) farklı milletlerden sanatçılar, trans bireyler, bohemler, kozmonotlar.. yazar da bunların arasına karışıyor. Roman çok farklı kültürlerden insan tanıtıyor bize. Tarihi bir metin olacakken köşeden dönüp felsefi bir metin olmuş bana kalırsa eser.
Hikaye Prag’ta bir ikonanın sahtesinin yapılması merkezinde biçimleniyor. Çok fazla karakter var ve roman sadece kurgudan ibaret değil. Bu sebeple okurken zorluyor. Odaklanmada problem yaşatıyor, bir sonraki sayfada detay verir diye düşünüyorsunuz ama vermiyor. Sizi boşlukta bırakıyor. Kurguda tek bir karaktere odaklanmamıza izin vermiyor.
Sanat eserinin kopyalanması bir metafor!! Postmodern benlik cisimleştirilmiş. Mekanlar farklı ama kendini aslının aynısından yaratma isteğiyle dolu bir karakter var. Bir göçmen. Ama kendisinin farklı bir ülkedeki kopyası kendisinin zıttı. İşte bu ülkeden ülkeye geçişler göçmenlik bu kitaptaki 40 küsür karakterin boşluğu olmuş.
Romanı eleştirmek de övmek de zor. Yazarı anlamlandırmaya çalışmak daha zor. Edebiyat oyunlarına bakıp mı okuyacaksınız yoksa gizil felsefeyi mi çözmeye çalışacaksınız o size kalmış :)
"Her şey bir çeşit iz bırakmak zorundadır."
İngiliz yazar Tom McCarthy'nin ilk romanı Kalan. Çıplak modellik yapmaktan tutun televizyon için metin yazarlığına kadar basın dünyasında değişiklik işler yapmış olan Tom McCarthy'nin bu romanı İngiltere'deki ana akım yayınevleri tarafından reddediliyor. Kitabı yazmasının ardından 4 yıl
Tom McCarthy'i Saten Ada için şöyle demiş: "Her şey kirlilik ve mutasyonla ilgili.Paraşütünün sabote edildiğini fark ettikten sonra yere çakılan bir paraşütçüyü leitmotif olarak kullanan anlatı, doğa, ölüm, teknoloji ve yabancılaşma ile ilişkili..."
Kahramanımız S.antropoloji üzerine doktora yapmış bir akademisyen.Modern toplum üzerinde antropoloji çalışmalar yapan S.çalışmaları ile özel sektörün dikkatini çekince, bir şirkete transfer olur.Birbiriyle ilgisiz gibi görünen, petrol sızıntısı, paraşüt kazaları, protesto gösterileri gibi pek çok olayı, haberi takip ederek, bugünü açıklayan "Büyük Rapor"u yazması istenmektedir kendisinden.Şimdiki zamanın antropolojisini yazmaya çalışır S.Bu arada Claude Levi-Strauss'un Hüzünlü Dönenceler'i eklendi bitmek bilmez okuma listesine.
Büyük Rapor'un amacı antropolojik yaklaşımlardan faydalanarak,kapitalizmin kârını arttırmaktadır.Sonunda, S. anlar ki " Büyük Rapor" sistem tarafından çoktan yazılmıştır."Şimdiki Zaman Antropolojisi" ise dev bir çöplüktür S.'ye göre.
Kitap on dört bölümden oluşuyor.Her bölüm kendi içinde bölümlere ayrılmış.Sanki bilimsel bir çalışmanın notlarını okur gibi hissettim.Bu açıdan da ilginçti.
Modern dünya, kapitalist sistem eleştirisi üzerine oldukça farklı bir kitap okuduğumu söyleyebilirim.
Saten AdaTom McCarthy · Notos Kitap · 201718 okunma