Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tony Judt

Tony JudtKötülük Kol Gezerken yazarı
Yazar
6.9/10
15 Kişi
57
Okunma
9
Beğeni
1.797
Görüntülenme

Tony Judt Gönderileri

Tony Judt kitaplarını, Tony Judt sözleri ve alıntılarını, Tony Judt yazarlarını, Tony Judt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendi adıma, 1948'de doğmuş olmam itibariyle, son yıllarda yazdığım tarihin canlı bir tanığı sayılırım. Son yarım yüzyıldaki en ilginç olayların en azından bazılarını doğrudan gözlemledim. Bu nesnel bir perspektifi ve hatta daha güvenilir bilgileri güvence altına almaz; ancak belli bir yaklaşım zindeliğini kolaylaştırır. Ama işin içinde olmak tarafsız uzmanda eksik olan bir yükümü getirir. İnsanların yazılarımı "taraflı" olarak nitelendirirken kastettiği şey budur, sanırım. (Yazan: Tony Judt)
Sayfa 418Kitabı okudu
440 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Önsöz ve sonsöz bölümleri hariç 9 bölümden oluşan bu başyapıtta Tony Judt hem kendi tarihçi-sosyal demokrat-kamu aydını vasıflarının gelişimine hem de çağının sosyo ekonomik ve politik kültürel ruhuna yön veren olaylara naif bir üslupla ışık tutuyor. Bölümlerin başlıkları şu şekilde: 1. Adı Üstünde Yahudi Sorgulayıcı 2. Londra ve Dil: İngiliz Yazar 3. Aileden Gelen Sosyalizm: Siyasal Marksist 4. King's College ve Kibbutz'lar: Cambridge'li Siyonist 5. Paris, California: Fransız Entelektüeli 6. Anlayış Kuşağı: Doğu Avrupa Liberali 7. Bütünlükler ve Parçalar: Avrupa Tarihçisi 8. Sorumluluk Çağı: Amerikalı Ahlakçı 9. İyiliğin Sıradanlığı: Sosyal Demokrat Yazarın siyonist gelenekten kopup İsrailin radikal yönlerini eleştiren muhalif bir aydına, sol gelenekten gelip sosyalizmin insanlığa katkısının sıfır olduğu gerçeğiyle yüzleşen bir politik tarihçiye dönüşümüne varan süreçleri entelektüel ve ahlaki boyutlarıyla zaman mekan insan üçgeninde sohbet edermişesine hiç sıkmadan incelediği bu eser bence bir tarihçinin yazabileceği en eğlenceli kitaptır. İdolüm Tony Judt'ın bu şaheserini herkes muhakkak okumalı...
Yirminci Yüzyıl Üzerine Düşünceler
Yirminci Yüzyıl Üzerine DüşüncelerTony Judt · Yapı Kredi Yayınları · 20138 okunma
Reklam
20. yüzyılın derslerine, anılarına ve atılımlarına ne olmuştu? Geriye neler kalmıştı ve neler kurtarılabilirdi? Onu yaşayanlar ve araştıranlar 20. yüzyılın artık her bakımdan geride kaldığını varsaymaktaydı: Diktatörlük, şiddet, otoriter iktidar istismarı ve bastırılmış bireysel haklarla belirlenen ve unutulmasında yarar olan kirli bir sicil. Bu anlayışa göre, 21. yüzyıl daha başarılı olacaktı; minimal bir devlete, herkesin yararına küreselleşmiş bir "düz dünya"ya ve piyasa açısından kısıtsız özgürlüklere dayanacak olması böyle bir kanıya varmak için yeterliydi.
Sayfa 414Kitabı okudu
Verimlilik korkunç eşitsizliği meşru göstermenin kanıtı olmamalı, sosyal adalet adına aykırılıkları bastırmak için kullanılmamalıdır. Eğer verimliliğin bedeli buysa, hangi siyasal renkte olursa olsun, özgür yaşamak verimli bir devlette yaşamaktan daha iyidir.
Sayfa 123Kitabı okudu
1945-46 yılla­rında Almanya'nın Sovyet işgali altındaki bölgesinde doğan "Rus bebek" sayısı 150 bin ile 200 bin arasındaydı, üstelik bu rakamlar istenmeyen ceninleriyle birlikte pek çok kadının ölmesine neden olan bildirilmeyen kürtajları yansıtmaz.
Viyana'da hastanelerle doktorlar Kızıl Ordu'nun şehre gelişinden sonraki üç hafta içinde 87 bin kadının Sovyet askerlerince tecavüze uğradık­larını bildirmişlerdi.
Reklam
Demek ki modern Avrupa devletlerinin başka Avrupalıları ele geçirmek ve onları sömürmek gibi temel amaçlarla bütün gücüyle ilk kez seferber olması İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanmıştı.
“Sadece maddi çıkarlardan doğan ilişkiler ve duygularla birbirine kenetlenmiş bir toplum fikri, özünde iğrençtir." JOHN STUART MİLL
Geçmiş hakikaten farklı bir ülkedir: Ona geri dönemeyiz.
“Zengin ve güçlü olanlara tapınmaya varacak derecede hayranlık duymak ve fakirlik ve sefalet şartlarında yaşayan kimselerden tiksinmek veya onları en azından yok saymaya yatkınlık... ahlaki duygularımızdaki yozlaşmanın... büyük ve en genel sebebidir.”
Reklam
Kişisel ayrıcalıkları anlamak ve tarif etmek kolaydır. Zor olan, içine düştüğümüz genel sefaletin boyutlarını dillendirmektir.
“Burnunun ucunda olanı görmek sürekli mücadele etmeyi gerektirir. ” GEORGE ORVVELL
Şeylerin fiyatını biliyoruz ancak onların değeri hakkında hiçbir fikrimiz yok.
“Gün gelip de insanların her yeni kuramı bir tehlike, her yeniliği zahmetli bir baş belası, her toplumsal ilerlemeyi devrime doğru atılmış bir adım olarak görmesinden ve herhangi bir biçimde hareket etmeyi kesinlikle reddetmelerinden korkmadan edemiyorum." ALEXIS DE TOCQUEVILLE
“Özgürlük ve güvenlik arasındaki sözde ihtilafın bir kabus olduğu anlaşılıyor. Çünkü devlet tarafından güvence altına alınmayan bir özgürlük olamaz; bilakis, sadece özgür yurttaşlar tarafından kontrol edilen bir devlet onlara makul ölçüde güvenlik sağlayabilir.” KRAL POPPER
Sayfa 132Kitabı okudu
104 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.