Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Turhan Muharrem Turhan

Turhan Muharrem TurhanCinsellik ve Din yazarı
Yazar
7.2/10
5 Kişi
8
Okunma
3
Beğeni
622
Görüntülenme

En Eski Turhan Muharrem Turhan Gönderileri

En Eski Turhan Muharrem Turhan kitaplarını, en eski Turhan Muharrem Turhan sözleri ve alıntılarını, en eski Turhan Muharrem Turhan yazarlarını, en eski Turhan Muharrem Turhan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ahlakın Öncelikli Vazifesi ve Cinsel Eğitimin Önemi
Ahlak kurallarının öncelikli vazifesi, toplumda cinsel ilişkileri düzenlemek olmuştur. Çoğu düşünür ahlakın çoğunlukla cinsellik konusunun; nasıl, ne zaman, ne kadar meşru, iyi ve uygun olduğuyla ilgilendiğinde hemfikirdir. Cinsel ahlak sahibi olmak da kişinin kendisinin ve toplumun cinsellikle ilgili sınırlarını bilmesi açısından önemlidir. Günümüzde gençler, hatta yetişkinler, cinsellikle ilgili bilgi ve gereksinimlerini arkadaşlarından duyduklarıyla bilinçaltlarını olumsuz yönde etkileyen, onların cinsel duygularını sömüren ve karşı cinse bir seks objesi olarak bakmalarına yol açan pornografik araçlarla gidermeye çalışmaktadırlar. Oysa cinsellik üzerine verilebilecek eğitimler ve bu konuda hazırlanacak yayınlar ile cinselliğin, gençler için bir tabu ve bilinçaltına itilmesi gereken bir suçluluk olmaktan çıkıp, yaratılışın gereği doğal bir gereksinim olduğu anlaşılabilecektir.
Sayfa 15-16
Cinsel Ahlak Yaşanan Toplumdan Öğrenilir
Zuckerman'a göre insanların, bildiği, yaptığı, hissettiği, düşündüğü ve inandığı şeylerin niteliği, kişinin nasıl sosyalleştiği ya da sosyalleşiyor olduğu ile ilgilidir. Ona göre konuşulan dil diğerlerinden öğrenildiği gibi, evliliğin, cinsel ahlakın ifade ettiği anlamlar da aynı şekilde başkalarından öğrenilir.
Sayfa 29
Reklam
Sevgide Başarılı Olmak için Ne Lazım?
Yine aynı eserinde Fromm, nesnesi bakımından sevgiyi genişletmek gerektiğini, onun bir tavır ve tüm dünyaya karşı bağlılığı belirleyen bir karakter yönelişi olduğunu belirtir. Fromm'a göre sevgi pratiğinde başarılı olmak için; disiplin, yoğunlaşma, sabır, tam ilgi, yalnız başına kalmanın zorluğunu anlamak için bir deneme hazırlığı, kişinin kendi narsizmini yenmesi, nesnel ve akıllı olmak, karşısındakine inanç ve güven, sevmenin bedelini ve yükünü taşı(ya)mamak için sevmekten korkmazlık, etkinlik ve empati gerekli olmaktadır.
Sayfa 110
Sevgide Bir İnsana Sahip Olunmaz, Yalnız Ait Olunur
Cinsel davranış iki bireyi birbirleriyle son derece yakın bir ilişki içine sokmakta ve normalden çok fazla yoğun duygular yaşamasına sebep olmaktadır. Bir insana cinsel bakımdan sahip olunabilir, ama bazen buna rağmen onun sevgisi elde edilemez. Sevgide bir insana sahip olunmaz; yalnız ait olunur. Bu duygu bir kimseyi cinsel ilişkiye zorlayabilir ama sevmeye zorlayamaz. Yaşanan yoğun duyguların oluşturduğu ortam içinde bireyler mutlu ya da mutsuzluk duygusunu yaşarlar. Bu mutluluk duygusu cinsel sevgide ayrı bir etken rol oynar: Başka bir insanla birleşmek. Kardeşçe sevgi bütün insanlara, ana sevgisi çocuğa ve bizim yardımımıza ihtiyacı olanlara ilişkin olduğu halde, cinsel sevgi, genellikle karşı cinsten olan ve kendisiyle birleşilmek istenen tek bir kişiye yöneltilir. Cinsel sevgi, ayrılıkla başlar, bir olmakla son bulur, ana sevgisi bir olmakla başlar, ayrılığa götürür. Eğer ana sevgisinde birleşme gerçekleşebilseydi, bu, çocuğun bağımsız bir varlık olarak yok olması demek olacaktı; çünkü çocuğun anasına bağlı kalmaktan çok ondan ayrılmaya ihtiyacı vardır.
Sayfa 110-111
Eski Türklerde Çok Eşlilik ve Harem
Eski Türklerde poligaminin (çok eşlilik) oldukça yaygın olduğunu söylemek mümkündür. Tukyu menkabesinde hükümdar Tukyu'nun on zevcesi olduğu anlatılmaktadır. Henüz Müslüman olmamış Hazar Türkleri hakanlarının, saraylarında daima yirmi beş kadın bulundurdukları kaynaklarda görülen başka bir ayrıntıdır. Bunlar, kimisi rıza ile kimisi zorla alınmış komşu hükümdarların kızlarından oluşmaktadır. Ayrıca, odalık olarak altmış güzel cariye bulundurulur. Her kadının ayrı bir çadırı ve hadım bir muhafızı vardır. Hakan bunlardan birisini istediği zaman, muhafıza haber gönderir, muhafız cariyeyi hakana getirip, çadırın önünde bekler. Türköne'nin de üzerinde durduğu gibi, harem usulünün, henüz Müslüman olmamış Türklerde de görülmesi, bu usulün İslami etkilerle ortaya çıktığı, Selçuklu, Osmanlı saray ve konaklarına ait olduğu yolundaki genel kanaat karşısında oldukça dikkat çekicidir.
Sayfa 149
Cinsel Deneyim ve Bölgeler
Gençlerin cinsel deneyimlerinin bölgelere göre değişiklik gösterdiği farklı araştırmalar sayesinde anlaşılmaktadır. Böyle birçok araştırmayı bünyesinde barındıran CETAD'ın verileri incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır. (Kadınlar) Araştırma sonuçları Asya'da kadınların 18 yaşına geldiğinde % 11'inin, Latin Amerika'da 16 yaşına
Sayfa 181
Reklam
Türkiye'de Toplumun Çoğunluğunun Cinsel Sosyalleşme Anlayışı
2. Yarı Kısıtlayıcı Toplumlarda Cinsel Sosyalleşme Bu toplumlarda yetişkinler, ergenler arasında cinselliği hoş karşılamamakta, ancak buna karşı yasaklamaları sürekli uygulamamaktadırlar. Örneğin gençler arasında cinsellik resmi olarak yasak olabilir, ancak çocuklar birlikte oynarken büyüklerin cinselliğini taklit eden davranışlar gösterebilirler ve bu oyun açıkça yetişkinlerin dikkatini çekmezse pek bir şey yapılmaz. Bazı yarı sınırlayıcı toplumlarda evlilik öncesi başkalarıyla birlikte olmak yaygın gözükmektedir ve ancak aileler bu aşk ilişkileri gizli tutulduğu sürece buna müsaade etmektedirler. Söz konusu karşı çıkış evlilik öncesi cinsel ilişkiden çok, böyle bir ilişki sonucunda meydana gelebilecek gebeliktir. Baskı daha çok ilişkileri gebelikle sonlanan evli olmayan ergen çiftlerin evlenmeye zorlanması durumlarında ortaya çıkmaktadır. Bu toplum biçimine kısmen Türkiye bazı bölgeleri itibariyle örnek verilebilir.
Sayfa 185
Kitle İletişim Araçlarının Cinselliğe Bakış Üzerindeki Etkisi
Kitle iletişim araçlarının bu süreçteki rolüne geçecek olursak günümüz reklam dünyası ve televizyon programları aracılığı ile fiziki açıdan olgun olan herhangi bir kişi için cinsel ilişkinin fena bir şey olmadığı ve izleyiciye tam anlamıyla zevk için meşgul olunabileceğinin iletildiği farkında olunması gereken bir gerçektir. “Bir yıl içinde
Sayfa 193-196
Şehirleşmenin Cinselliğe Bakışa Etkisi
Tarım toplumundan endüstri toplumuna geçiş, endüstri toplumundan da bugünün bilgi toplumuna uzanış cinsel konulara da yeni boyutlar ve yeni içerikler getirmiştir. Gelişen yapıyla birlikte, aile yapıları değişmektedir , toplumsal roller değişmektedir, ekonomik roller ve cinsel kimlikler değişmektedir. Toplumun en önemli yapı taşlarından olan
Sayfa 198-200
Endüstrileşme ile Cinselliğin Bir Meta Haline Gelme Serüveni
Endüstri hareketleri ve kentleşme ile toplum yaşamı büyük ölçüde bir değişikliğe uğramıştır. Ulaşım araçları değişirken, yerleşme düzeni de değişmiş, aydınlatma araçları değişirken eğlence düzeni de yenilenmiştir. Birbirlerine kapalı toplum kesimleri içli dışlı olmuşlardır. İnsanlar arasındaki ilişkiler yeni bir boyut kazanmıştır. Her gün yeni
Sayfa 200-201
42 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.