SADECE BİR CANAVAR - Vanessa Len
Öncelikle kitabın konusundan bahsedeyim: Ana karakterimiz Joan (kız) bir canavar. Büyük annesi bunu ona küçüklüğünden beri fıkra anlatır gibi şaka yollu söylüyor. Ama Joan her zaman için kendisinin canavar olmayacak kadar iyi olduğunu düşünüyor. Bir gün yanlışlıkla birinden zaman çalıyor ve olaylar başlıyor... Her canavar ailesinin kendine özel gücü var. Mükemmel hafıza, kimin hangi aileden olduğunu anlama, eşyaları zamanda kaybedip geri getirme... Ama her canavarın ortak bir gücü var: insanların zamanından çalıp zamanda yolculuk yapabilme. Mesela birinden 2 yıl çalıyor, zamanını çaldığı kişi 2 yıl erken ölüyor.
Bir gün canavarların hepsini öldürmek için bir saldırı düzenleniyor ve Hunt ailesinden geriye Joan, Oliver ailesinden geriye Aaron kalıyor. Onlarda öldürülmemek için birlik oluyorlar -ki Oliverler ve Huntlar ölümüne düşman- ve zamanda yolculuk yaparak geçmişe gidiyorlar. Sonrasında olaylar gelişiyor.
Yorumum:
Sonunu böyle bekliyordum ama daha hafif. O kadar ağladım ki sonunda... 2 ve 3. kitabı da olacak ancak bu kitapta olaylar yarıda kesilmemiş. Bunu sevdim. Bir de gittikleri zamanın özelliklerini anlatmış bu harika bir incelikti bence. Kitapta iki erkek karakterin takımı var: Aaron ve Nick. Ben Nick'i seviyorum. Aaron ile sahne okumak istemez miyim? İsterim tabii ki ama Nick benim için bambaşka bir şey. Joan'ın azmine bayıldım ve Ruth diye bir karakter var, Joan'ın akrabası. Onu Nick'ten daha çok seviyorum. Okuyun. Zaman yolculuğu, canavarlar, canavar avcıları... Harika bir eser. Tek kelimeyle Bayıldım!