Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Veysel Aydeniz

Veysel AydenizMüküslü Hamza yazarı
Yazar
9.7/10
3 Kişi
14
Okunma
3
Beğeni
721
Görüntülenme

En Beğenilen Veysel Aydeniz Gönderileri

En Beğenilen Veysel Aydeniz kitaplarını, en beğenilen Veysel Aydeniz sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Veysel Aydeniz yazarlarını, en beğenilen Veysel Aydeniz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
15. yüzyılın bu karmaşasına rağmen Antakya'yı merkez alan Yakubiler (Süryani Ortodoks Kilisesi taraftarları),15. yüzyılda Yezidi Kürtlerin kutsal tapınak merkezi sayılan Za'faran'a taşınırlar. Mardin yakınlarındaki bu tapınak günümüzde Deyrül Zafaran Manastırı olarak bilinir. Yakubiler bu adımı atarak kendilerini Nasturiler'den ayırarak Kürdistan'a yerleşmenin adımını atmış olurlar. Bundan önceki dönemde Hıristiyan topluluklar Moğol ve Türkmen saldırıları nedeni ile bölgeden göç etmek zorunda kalmışlardı.
Sayfa 118 - NûbiharKitabı okudu
Kürtlerin kendi aralarında, 14. yüzyılın sonuna doğru yaratılan geçici birliklerin dışında, 15. yüzyılın başlarında henüz bir birlik yaratamamış olmaları; Timur ve onlarla işbirliği yapan Akkoyunluların işini daha da kolaylaştırır. Kürdistan'ın parçalanışı Timur'un bu seferlerinden önce gerçekleşmişti. Kürdistan topraklarını Akkoyunlular, Osmanlılar ve Karakoyunlular ile çok az bir kısmını da Memluklular ele geçirmiş idi. Timur tarafından Malatya, Elbistan, Kâhta, Hisn-ı Mansur, Besni, Antep, Kilis yakılıp yıkılır. Birecik ve Darende'de ise halkın eşyalarına el koyarak kendilerini cezalandırır. Memlukluların elinde bulunan Gerger'e, Timur'un ordusu geldiği zaman; Kürtler, çareyi kentlerini terk etmekte bulur. Timur, kendisine boyun eğen Bitlis Emirliği dışında, bütün bölgede yıkımlar yapar. Bitlis Emirliği toprakları, bu işbirliğiyle daha da genişler. İşgal altındaki Kürt topraklarında işgalci güçler, Timur tarafindan yenilgiye uğratılmasına rağmen, yaratılan boşluk Kürtler tarafından değil, Timur'un müttefiği Akkoyunlular tarfından doldurulur. Böylece Kürtler için bu dönemde önemli bir gelişme olmaz, sadece işgalciler yer değiştirir biri diğerinin yerine geçer.
Sayfa 27 - NûbiharKitabı okudu
Reklam
Akkoyunlular, savaşmakla yenemedikleri Hasankeyf Kürtlerini, Hasankeyf Emirlerinin aralarındaki iç çelişkilerden faydalanarak denetimleri altına almaya çalışırlar. Hasankeyf Emiri Melik Halef'in yeğenlerinden birini yanlarına çekerek; "amcasını öldürdüğü takdirde bu ülkenin hükümdarlığını kendisine vermeyi vaadederek özlemini
Sayfa 75 - NûbiharKitabı okudu
Sultan Ali Akkoyunlular tarafından öldürülmeden evvel küçük kardeşi yedi yaşındaki İsmail'e kendi başındaki 12 dilimli tacını giydirerek şunları söyler: "Benim, babamızın ve atalarımızın intikamını Uzun Hasan'ın çocuklarından almanı istiyorum. Çünkü ilahî takdir senin adında tecelli edecektir, sen çok geçmeden Gilan'dan parlak bir güneş gibi yükseleceksin ve kâfirleri kılıcınla yeryüzünden silip süpüreceksin." Şah İsmail artık Safevilerin yeryüzündeki tek temsilcisi olur, bütün Şii -Türkmen, Fars, Kürtler- O'nun etrafında birleşir. Akkoyunlular, Tebriz yakınlarında Safevilerle çatışırken, Kürdistan'da ise Kürt emirleri ile Akkoyunlu Türkmen valileri yavaş yavaş merkezi denetimden kopup bağımsızlıklarını ilan ederler.
Sayfa 141 - NûbiharKitabı okudu
Kara Yülük Osman: "Doğu Anadolu'nun türkleşmesine büyük katkı sağlamıştır. O bölgedeki halklar olan Urartu, Arab, Ermeni, Arami, Süryani ve Kürtleri hakimiyeti altına almıştır. Amid'in başkent olmasıyla birlikte Akkoyunlu ulusunu oluşturan boylardan pek çok çoğu güneye göçmüştür. Memluklere bağlı Şam Beyliği'nin elinden Afşar, Bayat ve İnallu Türkmen boylarını alıp kendi ordusuna katmış bu suretle Erzincan, Harput, Kemah, Çemişkezek, Mardin, Erzurum, Bayburt ve Çoruh havzasının türkleşmesine yardımcı olmuştur."Kürdistan'da Türkmen nüfusunun çoğalması ve yayılması Kara Yülük'le birlikte daha da artmıştır. Kürt nüfus ise köy ve merkezin denetiminden uzak yaylar ile dağlık alanlara sıkışmıştır. Bu durum birkaç asır böyle devam etmiştir.
Sayfa 50 - NûbiharKitabı okudu
Mir Muhtıla Bey:
“Süphanallah! Temaşa hîkmeta Xudê bikin. Hêka Teyrê Nûman kete koşa Mîrza’yê Nûrsî.” “Allah’ın hikmetine bakın. Numan Kuşunun yumurtası Nurs’lu Mirza’nın ocağına düştü.” deyip, ta o zaman tanınmayan biri olan bu Nurslu talebenin gelecekte çok ünleneceğine işaret etmiştir.
Sayfa 25 - NûbiharKitabı okudu
Reklam
Hasankeyf Emiri Süleyman aynı yıl Cizre Emiriyle birlikte Hakkâri bölgesinde bulunan Yezidi Kürtlere saldırarak, katliamdan geçirip tapınaklarını ortadan kaldırır. Timur'un gerek islam gerekse islam dışı dinsel azınlıkları yoketme politikasını sürdüren Emir Süleyman, böylece Kürtler arasında var olan gerginliklere, dinsel çelişkileri de eklemiş olur. Emir Süleyman'ın bu politikasının altında yatan temel neden, sahip olduğu aşırı dinsel görüşlerinin yanısıra diğer Kürt emirliklerine karşı güç gösterisi bulunma isteğidir.
Sayfa 35 - NûbiharKitabı okudu
"Hemze!.. Rabe ji xewa xwe, Hemze rabe Xwîna te neçû heba, tu şa be Rêya vî welatî da şehîd î Lewra tu mucahidekî se'îd î"
1505 yılında Elvend'in ölmesi üzerine Diyarbakır'da Akkoyunlu önderleri Uğurlu Muhammed'in torunu Zeynel'i hükümdar olarak ilan ederler. Dulkadiroğullarının elinde olan Zeynel, Dulkadir ordusu ile Elbistan'a gelir. Zeynel'in ilk işi Diyarbakır valisi olan Akkoyunlu Emir Beg Musullu'yu tutuklamak olur. "...Zeynel'in, Dulkadir ordusuyla birlikte çıkagelmesi üzerine yerel Kürt yöneticileri boyun eğdiklerini bildirdiler." Akkoyunlu Zeynel'e yardım bahanesiyle Kürdistan'a gelen Dulkadir ordusu Diyarbakır, Savur, Eğil, Silvan, Urfa ve Mardin'i ele geçirir. Musullu aşireti kısa sürede toplanarak Dulkadir abluka- sını kırarak Diyarbakır, Urfa ve çevresini ele geçirerek yönetimi yeniden Emir Beg Musullu ele alır. 1506 yılına kadar Diyarbakır Musullu aşiretinin elinde kalırken Kürdistan'daki Akkoyunlu egemenliği ise fiilen bitmiş olur. 1506'da Şah İsmail Kürdistan'a yönelerek Harput'u işgal eder. Emir Beg Musullu, Şah İsmail'in kendilerine katılma çağrısına uyarak aşireti ile birlikte Safevilerin saflarına geçerek Diyarbakır ve çevresini Safevilere teslim eder, bunun karşılığında da Safevilerin "mühürdarlık" görevine getirilir. Şah İsmail Diyarbakır'ın valiliğine ünlü komutanlarından Muhammed Han Ustaclu'yu getirir. Akkoyunlular 104 yıl aradan sonra ellerindeki son önemli merkez olan Diyarbakır'ı da yitirerek tarih sahnesinden çekilirler...
Sayfa 150 - NûbiharKitabı okudu
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.