Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

W. K. C. Guthrie

W. K. C. GuthrieYunan Felsefe Tarihi 1 yazarı
Yazar
8.7/10
17 Kişi
89
Okunma
14
Beğeni
2.778
Görüntülenme

En Eski W. K. C. Guthrie Sözleri ve Alıntıları

En Eski W. K. C. Guthrie sözleri ve alıntılarını, en eski W. K. C. Guthrie kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aslında hiç durmadan yükseltilmesi gereken ruha bu kadar az önem vermekten sıkılmaz mısın?
"Ahlaksal düşünce, or­taklaşa yaşamın doğurduğu gereksinimlerin bir sonucu olarak, doğa hakkında düşünmeden önce gelir; oysa eylemin ilkeleri üzerinde düşünme, yine aynı nedenlerden dolayı, en azından biraz daha geç başlar.'' Henri Berr'in Robin'in Greek Thought (Yunan Düşüncesi) adlı kitabına yazdığı önsözdeki bu değerlendirmesinin genel bir ge­çerliliği vardır. Bunu antik Yunan'a uyguladığımızda, bir Hesidos, bir Solon, ya da bir Theognis'in özdeyişler ve mecazlarla dolu ahlaksal bakımdan eğitici şiirinin, Doğa Felsefesinin İyonya'da, İ.Ö. 6. yüzyıldaki başlangıcından önce geldiğini görürüz. Öte yandan, in­san eyleminin felsefesi olarak adlandırılabilecek bir şey -eylemlerimızi bilgi ve kuramın dizgeli bir eşgüdümüne (koordinasyo­nuna) dayandırma girişimi- için, İ.Ö. 5. yüzyılın sonuna dek bekle­meliyiz. O, doğa felsefesi boyunca duyulan coşku dalgası gücünü yitirdiği ve yandaşlarının güveni kuşkuculuk tarafından temellerinden sarsıldığı zaman, Sofistler ve Sokrates'le geldi.
Sayfa 23 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Daha başlangıçta, salt bir güçlük üzerinde durma isteği ile olmasa da, Yunan'a özgü düşünme biçimlerini, hiç Yunan dili bilgisi olmadan anlamanın kolay olmadığı dobra dobra söylenmelidir.
Sayfa 10 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Herodotus'da geçen, onun büyük bir Olasılıkla İ.Ö. 585 yılında olan bir güneş tutulmasını önceden tahmin ettiğine ilişkin öykü, onun yaşadığı zamanı, yaklaşık olarak kestirmemiz için iyi bir bilgi işlevi görmektedir. Öndeyi, Thales'in ele geçirmiş olduğu Babil kayıtlarının yardımıyla, kesinlikle olanaksız de­ğildi.
Sayfa 32 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Anaximandros'un bu kozmogonisi (evrendoğumu) içerdiği belirli fantastik öğelere karşın, ussal düşüncenin doğuşu için, dikkate değer ve önemli bir başarıdır. Toprağın kuruması fikrini iç bölgelerdeki fosilleşmiş istiridye kabuklarının varlığıyla ve insanın daha aşağı bir ya­şam biçiminden evrim geçirdiği uslamlamasını ise, insanın doğumdan sonra, kayda değer bir süre için yardıma muhtaç ve başkalarına ba­ğımlı olduğu gözlemiyle destekleyecek biçimde, o belirli ölçüler i­çinde gözlemden yararlanmıştır. İnsanın kendisini koruyacak duruma gelinceye dek, anne babası tarafından bakılıp korunduğu bir süre geçmek durumundadır ve bu, Anaximandros'un gözlemlerine göre, bazı büyük balık türleri tarafından yapılmıştır. Anaximandros düşüncesine hakkını verebilmek için, yalnızca ona geriye dönerek, çağımızdan bakmakla yetinmemeli, ancak onu aynı zamanda, ve yaşadığı çağın Yunanistan'ıyla kendi yaşadığı çağdan önceki zamanların Yunanistan'ıyla olan ilişkisi içinde değerlendirmeliyiz. Onun çağı, doğaüstü ve gizemli güçlere hala eksiksizce inanıldığı, doğal güçlerin insanbiçimsel (Anlropomorfik) tanrılara, bir Zeus'a ya da bir Poseidonos'a yüklendiği ve Evrenin kökeninin bu ona dek, ucu bucağı olmayan ilkel tanrılıklar olarak düşünülen gökyüzü ve yeryüzünün cinsel birleşmeleriyle ilgili acayip öykülerde arandığı bir çağdı. Anaximandros'la birlikte insan usu kendisini savladı ve evrenin ve yaşamın kökenine ilişkin olarak, ara katışıksız bir biçimde doğal olan terimlerle, doğru ya da yanlış, bir açıklama ortaya koydu.
Sayfa 35 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Empedokles bilgisinin doğal güçleri denetlemek için anahtar olduğunu, bilgisiyle insanların rüzgarları durdurabileceğini, yağmur yağdırabileceğini ve hatta, ölüleri Hades ülkesinden geri getirebileceğini savladı.
Sayfa 56 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Parmenides'in önemi, onun Yunanlıları soyut düşünce yoluna sokmuş, usun dışsal olgulara gitmeden çalışmasını hazırlamış ve usun sonuçlarını duyu-algısının getirdiği sonuçların üstüne çıkarmış olmasıdır. Bu bakımdan Yunanlılar iyi ve uygun birer öğrenci oldular ve bazılarına göre, soyut düşüncedeki üstün yetenekleriyle, dışsal olgu dünyasını ihmal ederek, Avrupa bilimini bin yıllık bir süre için, yanlış bir yola soktular.
Sayfa 55 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Ondan sonra, Yunan felsefesi hiçbir zaman aynı ya da eskisi gibi olamadı, çünkü Parmenides'ten sonra gelen her filozof, Platon ve Aristoteles bile, onu hesaba katma zorunluluğunu duydu ve zaman zaman ağırlığı altında ezildi.
Sayfa 52 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
Bu düşlerin yalnızca ''Evren neden meydana gelmiştir?'' sorusuna bir yanıt aradıklarına bakarak, onları özdekçiler (materyalistler) olarak sınıflamak oldukça çekici gelebilir. Ancak bu yanıltıcı olacaktır, çünkü özdekçi terimi, modern günlük konuşmada, şeylerin sonsal ve en yüksek nedenleri olarak, özdek ve tin (spirit) almaşıkları arasında bir seçim yapmış ve tinsel olana herhangi bir yaratıcı güç yüklemeyi açıkça, yadsımış kişiye karşılık gelmektedir. Oysa Sokrates öncesi doğa filozofları söz konusu olduğu sürece, anlamaya çalışmamız ge­reken şey özdekle tinin henüz birbirlerinden ayrılmamış olduğu bir anlık halidir, öyle ki burada, varlığın tek ve biricik kaynağı olan özdeğin kendisi, tin ya da yaşamla bezenmiş bir şey olarak görülmektedir.
Sayfa 39 - Gündoğan YayınlarıKitabı okudu
213 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.