Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Y.N. Rozaliyev

10.0/10
1 Kişi
7
Okunma
0
Beğeni
466
Görüntülenme

Y.N. Rozaliyev Gönderileri

Y.N. Rozaliyev kitaplarını, Y.N. Rozaliyev sözleri ve alıntılarını, Y.N. Rozaliyev yazarlarını, Y.N. Rozaliyev yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özgürlük iki yanı da keskin bir silahtır. Bu silahı kullanmayı bilmeyenin elinde, özgürlük faydalı olmaktan ziyade tehlikeli bir alet olur
Sayfa 51
Anadolunun tarım ürünleri ve maden hazineleri doğru dürüstişlense, olağanüstü gelişebilir.
Reklam
"Bütün bu kanlı, felaketli davalardan aldığımız ögütü hiçbir vakit hatırdan çıkarmayınız. Unutmayınız ki, siz hayır ve selamete, sizleri şimdiye kadar sırtınızdan geçinen zalim ve hazıryiyici ağalar ve paşalar, kalın enseli çorbacılar eliyle kavuşamazsınız. Amele ve rençperin hayatta mahkum olduğu açlık, karanlık ve kulluktan kurtulması, ancak amele ve rençper eliyle meydana gelecektir."
Sayfa 49 - Mustafa Suphi, Türkiye'nin Mazlum Amele ve RençperlerineKitabı okudu
"Bugün aziz ve mazlum İstanbul'umuzun hisarları dibinden yükselen bir ses işitiyoruz. Bu sesin bize 'Vatan, İslam, Hilafet' sözlerini tekrar ederken, vatanı, islamı, hilafeti yine kanınız pahasına sattığını görüyoruz."
Sayfa 47 - Mustafa Suphi, Türkiye'nin Mazlum Amele ve RençperlerineKitabı okudu
"Şimdiye kadar, sizleri esaret zincirlerine bağlayarak jandarma ve tahsildarların merhametsiz kamçıları altında bin türlü eziyetlerle ömrünüzü heder eden zalimler, size kah hükümet ve devletten bahsettiler, Neticede bu hükümet ve devlet, haram yiyici vali ve hakimlerle bunların ortağı olan bey ve ağaların keselerini doldurmak ve fıkarayı ise açlıktan öldürmekten başka bir işe yaramadı."
Sayfa 46 - Mustafa Suphi, Türkiye'nin Mazlum Amele ve RençperlerineKitabı okudu
"Ne hapis, ne zından, ne kan, ne ateş halkı durduramaz. Ulusal kurtuluş ve demokrasi hareketini durduramaz."
Sayfa 26 - Mustafa SuphiKitabı okudu
Reklam
Mustafa Suphi ve 15'lerin katledilmesi
Komünist kümenin Anadolu'ya gelişinin doğuracağı sonuçlar Ankara Hükümeti'ni telaşa düşürdü. Doğu Ordusu Komutanı Kazım Karabekir'e "Suphi'nin Ankara'ya bırakılmaması ve duruma göre davranılması" emri verildi. Azgın gerici Karabekir, amirlerinin gösterdiği hedefi çok iyi anladı. Türk komünistlerinin yoluna akla gelebilecek her türlü engel çıkarıldı, fakat Suphi ve arkadaşları yollarına devam ettiler. 28 Ocak 1921 akşamı Trabzon'a vardılar. Jandarmalar, onları bekliyordu. Türk komünistlerinin silahları alındı, elleri kelepçelendi ve dövüldüler. Daha sonra, önceden hazırlanmış bir motorlu sandala bindirildiler ve sandal hemen açıldı. Az sonra kiralık katillerle dolu bir başka sandal, denize açıldı. Mustafa Suphi ve kavga arkadaşları, süngülenerek denize atıldılar. Bunu limana dönen sandalların tayfaları anlattılar. Yerli halk, karaya vuran parçalanmış cesetleri gördü.
Sayfa 25 - Rozaliyev, Mustafa SuphiKitabı okudu
1920 Nisan'ında Mustafa Kemal başkanlığında kurulan burjuva-toprak sahibi hükümeti, partizan birliklerini denetim altında tutmak, kurtuluş hareketinin başına geçmek ve bu hareketi sadece yabancı müdahaleciye karşı savaşın sınırları içinde tutmak için çabalarını artırdı: Mustafa Suphi, Türk ulusal burjuvazisinin ikili, çelişkili politikasını açığa çıkardı; işçi ve köylü kitlelerine tek doğru yolun bütün dünya proletaryasının ezenlere karşı birleşmesi olduğunu gösterdi.
Sayfa 16 - Rozaliyev, Mustafa SuphiKitabı okudu
Mustafa Suphi
Sarsılmaz devrimci, seçkin kuramcı, büyük örgütçü, yetenekli edebiyatçı ve söylevci... Bu insanın özellikleri kısaca bunlardır. Onun hayatı ve ölümü, sözün en yüksek anlamıyla, bir zaferdir.
Sayfa 6 - Rozaliyev, Mustafa SuphiKitabı okudu
"Türkiye işçisinin kazandığının büyük bir kısmını vergiler yutmaktadır. Vergi hasılatının bir kısmı doğrudan doğruya burjuvaların hizmetine ayrılmakta, öteki kısmı ise gene burjuva çıkarlarına kullanılmaktadır."
Reklam
Türkiye’de feodalizm, Avrupa ülkeleri feodalizmine göre daha dirençli ve uzun ömürlü olmuştur.
Türkiye’de meta-para ilişkilerinin ve mülkiyetin gelişmesiyle, ülke ekonomisindeki konumunun güçlenmesi Kemalist devrimden sonra farkedilir biçimde hızlanan bir ulusal burjuvazi göze çarpmaya başladı. Tüccar-tefeci sermayesi, giderek daha sık fabrika işletmelerine yatırıldı ve sanayi sermayesine yükseldi.
Türkiye’nin ekonomik geri kalmışlığı, sanayinin zayıflığı ve kapitalist dünyaya bağımlılığı ticari sermayenin özellikle büyük liman kentlerindeki aracı ticaret sermayesinin büyük ölçüde gelişmesine yollamıştır. Türkiye burjuvazisi zayıftı ve ezici çoğunluğu başka milliyettendi.