Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yücel Dursun

Yücel DursunFelsefe ve Matematikte Analitik/Sentetik Ayrımı yazarı
Yazar
Çevirmen
8.4/10
13 Kişi
27
Okunma
3
Beğeni
914
Görüntülenme

Hakkında

Okurlar

3 okur beğendi.
27 okur okudu.
1 okur okuyor.
32 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
İyi oyuncu, başkalarının kendisini seyretmesini isteyen, kendi oyununu oynayan oyuncudur.
Sayfa 45 - Doğubatı Yayınları. 2. Basım. Eylül 2014.
Reklam
İyi oyuncu
İyi oyuncu (Gute Schauspieler) olduklarını gördüm bütün büyüklenenlerin; onlar oynarlar ve isterler ki başkaları onları seyretmeye can atsınlar -bütün ruhları bu isteğin içindedir. Onlar kendilerini oynarlar, kendilerini türetirler; onların yakınında hayatı seyretmeyi severim, -karadüşüngüye birebirdir". İyi oyuncu, başkalarının kendisini seyretmesini isteyen, kendi oyununu oynayan oyuncudur. Dolayısıyla "tırmanmak", "üste çıkmak" ve bunun için "gücü istemek", ama bütün bunlar "niçin" diye sorulabilecek bir sorunun muhtemel bir yanıtı da şu olabilir: "Seyredilmek için". Gücü isteyen ve bu uğurda tehlikeli bir oyunu göze alanların amacı, "büyüklenen" insan tipinde olduğu gibi, "seyredilmek"tir denilebilir. Efendi olmak isteyen, güçlü olmak isteyen de bu amaçla "gücü istiyor".
Sayfa 44 - Doğu Batı Yayınlar 2. Basım \ Nietzsche ve Bütünlüklü Bir Oyun Kavramına HazırlanışKitabı okudu
İyi Oyuncular
Hayatı seyretmenin güzel olması için, hayat oyununu iyi oynamak gerekir; ama bunun için de iyi oyuncular ister. (Nietzsche)
Sayfa 44 - Doğu Batı Yayınlar 2. Basım \ Nietzsche ve Bütünlüklü Bir Oyun Kavramına HazırlanışKitabı okudu
"Gücü İsteme" Oyunu
"Bu dünya, gücü istemedir-başka bir şey değil! Ve siz kendiniz de, bu gücü istemesinizdir-başka bir şey değil!". Bu isteme tarzı hayatla, canlı olmakla ortaya çıkar. Buna rağmen kastedilen yaşamayı isteme değil, uğruna ölümü göze alacak derecede, riskli ve tehlikeli bir oyunun oynandığı "gücün" ta kendisidir. En güçlüsünden en güçsüzüne oynanır bu oyun. Güçlüye hizmet etmeye de kendi istemi kandırır güçsüzü. Çünkü aynı isteme, güçsüze efendilik etmek ister. Kendini aşmak isteyen insan, başkası, öteki ile karşılaştığında öteki üzerinden kendini ya da eş deyişiyle kendisindeki ötekini alt etmek, aşmak ister. Bunun için, yukarı çıkması, ötekinin üzerine basması gerekir. Güç istemi ve onun ortaya çıkardığı oyun da bu noktada belirir zaten. Gücü elinde bulunduran tırmanır. Tırmanmak isteyenleri de boyunduruğu altına alır. (Birebir alıntılamadım.)
Sayfa 43 - Doğu Batı Yayınlar 2. Basım \ Nietzsche ve Bütünlüklü Bir Oyun Kavramına HazırlanışKitabı okudu
Nietzsche ve Bütünlüklü Bir Oyun Kavramına Hazırlanış
Nietzsche'ye göre oyun ne salt zorunlu ne de olumsaldır: "Zorunluluğun demir elleri talihin zar maşrapasını sallayıp, oyunlarını sonsuza dek oynarlar. Her derece amaca uygunluk ve akıllılıkla tamamen benzer görünen zarlar, gelmek zorunda. Belki de bizim arzularımız ve amaçlarımız böyle atılan zarlardan başka bir şey değildir -ve biz, aşırı dar kafalılığımızı kavramak için sadece çok yetersiz ve kibirliyiz; yani demir ellerle zar maşrapasını sallıyor olmamız ve kasıtlı eylemlerimizde zorunluluk oyununu (das Spiel der Notwendigkeit) oynamaktan başka bir şey yapmıyor olmamız". Burada talihin zar maşrapası, şans ya da rastlantının, zorunluluğundan demir elleriyle belirleniyor olması, zorunluluk ve rastlantının birlikteliğini gösterir. Ne hiçbir şey, zar atılmadan öncesi gibi belli ve zorunlu; ne de öylesine bir zar atışında olduğu gibi bütünüyle olumsaldır. Bu oyun zorunluluk ve olumsal olanın birlikte bir belirlenimden oluşmaktadır.
Sayfa 41 - Doğu Batı Yayınlar 2. BasımKitabı okudu
Andrei Tarkovsky - Katok i skripka
İŞ! çocuk oyuncağıdır. (16.16) Ve oynamadıkça güzel değildir... (10.08 && 33.34)
Bir Dünya Sembolü Olarak Oyun
Bir Dünya Sembolü Olarak Oyun
Homo Ludens
Homo Ludens
Çekirge
Çekirge
Oyunun Ontolojisi
Oyunun Ontolojisi
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
190 syf.
·
Puan vermedi
“Gerçek dünya ile matematik arasındaki uygunluk sorusu, felsefe ve matematikte en çok uğraşılan konuların başında olagelmiştir. Aslında günlük yaşamda insanın karşısına çıkan bütün olgular, matematik felsefesindeki analitik/sentetik ayrımında karşılığını bulmaktadır. Her ne kadar analitik/sentetik ayrımı, ilk anda zor ve yabancı kavramlar gibi görünse de, düşüncenin, yargıların ve bilginin oluşmasında iş başında olan bir ayrımdır.” Analitik terimiyle, gerçek dünyadaki herhangi bir durum ya da şeyle sınamayı gerektirmeyen ifadeleri anlatırız. Sentetik terimiyle ise olgularda karşılığını bulan ifadelerden söz ederiz. Bu ayrım; ‘Matematiğin mantığa indirgenebilirliğini’ , ‘Öklidçi olmayan geometrilerin doğru olup olmadığını’ , ‘Matematiğin neden dünyaya uygun olduğu’ gibi soruları sorarak kavranabilir. Bu kitapta, felsefenin bu ve benzeri sorulara kendi terminolojisiyle yönelerek hangi yanıtları verdiği incelenmektedir.
Felsefe ve Matematikte Analitik/Sentetik Ayrımı
Felsefe ve Matematikte Analitik/Sentetik AyrımıYücel Dursun · İmge Kitabevi Yayınları · 201514 okunma