Dünyayı salt nesnel açıdan görmek istemeyen Gerçeküstücüler, insanın kendinde taşıdığı bir esin kaynağını buldular. Bu kaynağı, tartışılmaz bir şiirsel özgünlükle, şiirler ve tablolarla dile getirdiler. Nesneleri ve insanları saran bu büyüden çıkan imgelerin beklenmedik yakınlaşmalarından yeni bir estetik doğar.