Yalan söylemek zorundayım, yoksa üstümden geçer, geriye benden bir şey bırakmazsınız. Bu yüzden beni yalancı ya da günahkar olarak suçlamanız boşuna. Hayatta kalmaya çalışıyorum sadece...
“İyi bir sinema seyircisi, bir sinefil aynı zamanda bir film eleştirmenidir; sevdiği filmleri neden sevdiğini anlamak ve anlatmak, filmle ilgili eleştirel yargılarını benzer zevklere ve birikime sahip olan dostlarıyla paylaşmak ister.”
Sanatın doğasında bulunan “aşkın” gerçekliği yakalama, biricik bir dışvuruma sahip olma, ele geçirilmeme arzusu içinde olan sanatçı ile eleştirmenlerin arası çoğu zaman sıcak olmamıştır
Borç ve yükümlülükler içinde geliriz dünyaya.Annemiz dokuz ay karnında taşımıştır, babamız bez paramız için çalışmıştır , amcamız ilk bisikletimizi almıştır. Daha bebeğizdir ve borcumuz boyumuzu aşmıştır.Büyüdükçe hiç bir şeyin bedava olmadığını öğreniriz ve bu korkunç bir hayal kırıklığıdır.Borcumuzu ödeyene kadar hiç kimse yakamızdan düşmez.Ve hayat bu alacak verecek isleriyle dönüp durur. Kazara hamam böceğine dönüşmedikçe de gerçeği çok nadiren fark ederiz.