Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sultan Üçüncü Ahmet, şair ve hattat bir sultandı. Bizzat kendi yazdığı 4 adet Kuranı Kerimi vardır. İstanbul'daki bazı tarihi camileri, onun hat levhaları süsler.
Yavuz Sultan Selim Han
Padişahlar arasında kitap okumaktan gözleri bozulan ve Evliya Çelebi'nin rivayetinden, mercek (gözlük) kullandığını öğrendiğimiz ilk Osmanlı padişahıdır.
Reklam
Yavuz Sultan Selim, sabahlara kadar ekseriyetle kitap okuduğundan gözleri adeta kan çanağına dönerdi. 3-4 saat uykuyla yetinir, diğer zamanlarını okuyup yazmakla geçirirdi.
Buharî'yi okumak.. Osmanlılarda çok ehemmiyet verilen bir şey. Buhari hatmi yapılırmış
Osmanlılar fethettikleri yerlerdeki kütüphaneleri...
Osmanlılar, fethettikleri ülkelerde vakıf kütüphanelerinin kılına dokunmuyorlardı. Hepsini düzenleyip kataloglarını yaptırıp yerlerinde bırakıyorlardı. Getirilen kütüphaneler sadece mağlup sultanların hususî kütüphaneleriydi. Yalnızca bunlar ganimet olarak alınıyordu. Vakıf malına el sürülmüyordu.
Hz. Hatice Annemiz...
Yeryüzünün en hayırlı kadınlarından biriydi o... Rasûlullah'ın can yoldaşı, vahyin sırdaşı, İslam'ın ilki ve öncüsü olmuştu. Ne güzel tevafuktur ki taşıdığı isim, 'erken doğan, ilkçi, erkenci' manalarına geliyordu.
Reklam
Sami Paşazâde Sezai ve bir çok Osmanlı aydınları için Batı, medeniyetin ulaştığı son mertebe ve kendilerinin de misal alacahi numunedir. Haklı oldukları yanlar olsa da bu yazarlarımızın düştükleri en büyük hata, Batı'nın ikiyüzlü tarafı ve gerçek arzularını görememeleri veya görmezden gelmeleridir. Amin Maalouf'un bu iki yüzlülüğü vurguladığı satırları, koşulsuz Batı hayranlığı için önemli bir tenkittir: "Batı'nın yüzyıllardan beri, dün olduğu gibi bugün de içinde bulunduğu dram, dünyayı uygarlaştırma arzusu ile ona egemen olma isteği -iki uzlaşmaz dilek- arasında sürekli bocalamasından kaynaklandı. Her yerde en soylu ilkeleri dile getirirken, o ilkeleri, ele geçirdiği topraklarda uygulamaktan titizlikle sakındı."
Sultan Abdülhamit Han, tarihe ve dünya siyasetine özel ilgi gösterirdi. Avrupa basınını günü gününe takip ederdi. Mühim kitapları yayınladıkları yıl tercüme ettirip okur veya okuturdu. Bu şekilde 6 bin kitap tercüme ettirmiştir ki, defterler halinde kütüphanesinden çıkmıştır...
İkinci Abdülhamid Han'ın en büyük hususiyetlerinden biri de iyi bir okuyucu olmasıdır. İlme olan merakı, münzevi hayatı gözden kaçmaz. Sultan Abdülhamit Han'ın 10 binden fazla kitap bulunan şahsi kütüphanesi, vakit geçirmeyi en çok sevdiği yerlerin başında geliyordu.
"Kitaplar, akıllı kişilerin bahçeleri; faziletli kişilerin güzel kokulu çiçekleridir." sözünce Osmanlı sultanları da bu bahçelerde yetişen güzel kokulu çiçeklerin rayihasını içlerine doyasıya çekmişlerdir. Okumadan geçen her bir günün zayi olduğuna inanmışlar ve okumayı hayatlarının bir cüzü haline getirmişlerdir.
Reklam
Zor Soru
Komünizm devrinde Rusya ' da bir parti üyesi hatip , ülkedeki sosyal ve ekonomik seviyenin durmadan yükseldiği hakkında nutuk attıktan sonra , soru sormak isteyenlere cevap vereceğini söylemiş . Ufak tefek bir adam ayağa kalkmış . Hatip : " İsminiz nedir ? " “ Izak . ” “ Sizi dinliyorum İzak kardes . ” “ Bizde her şeyin mükemmel olduğunu söylediniz . Peki , ama niçin yiyecek et bulamıyoruz ? " “ Yoldas , cevabı uzun sürecek bir soru sordunuz . Gelecek sefere anlatayım . " Üç gün sonraki toplantıda aynı hatip , kürsüye gelmiş , konuşmuş ve soru sorulmasını istemiş . Yine ufak tefek bir adam ayağa kalkmış . Hatip sormuş : " İsminiz ? ” “ Moiz . " “ Herhalde niçin et bulunmadığını soracaksınız ? ” “ Hayır , İzak ’ ın nerede olduğunu soracaktım . . . "
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.