Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hacer Ercan

Hacer Ercan
@yildizin_kitaplarii
10 okur puanı
Aralık 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
. Meftun bir divaneyim Senden başkasına kör olmuş gözlerim Göremiyorum senden başka renkleri Sensin benim hayatımın rengi.. . . .
Sayfa 67 - Hemera yayınevi
Reklam
''Şiddetin mantıklı bir bahanesi olabilirmiş gibi! Oluyor ama işte. Serbest gezerken suç işleyen adamlar, yakalandıklarında kaçıncı kez bırakılıyorlar? 'Haydi gazanız mübarek olsun, darısı yeni cinayetlere...' der gibi salıyorlar bunları teker teker hayata, '' derdi.
Sayfa 124 - yediveren yayınları
·
Puan vermedi
Herkese merhaba Gizem - gerilim türünde yazılmış çok severek ve keyif alarak okuduğum #gecegelen kitabın yorumuyla geldim. Konusuna birazcık değinirsem; 2001 yılında Bekir ve Engin kardeşler anne ve babasının tartışmaları yüzünden evlerine biraz uzak olan nehre balık tutmaya giderler ama babaları onlara akşam ezanindan önce evde olmalarını ve eski yolu kullanmamalarini söyler. Çocuklar nehirde biraz fazla vakit geçirince eve geç kalmamak için eski yolu kullanırlar. O yol iki kardeşin de hayatını değiştirir. 18 yıldır akıl hastanesinde yatan Bekir hastaneden taburcu olmalı mı yoksa tedavi olmaya devam mı etmeli diye bir teftiş kurulu toplanır. Kurulda Ali, eşi Filiz ve Cengiz hastaneye giderler. Kuruldan ne karar çıkacak? Bekir 18 yıl içinde iyileşti mı? Bekir ve Engin in geçtiği yolda neler yaşandı? Teftiş kurulu hastanede iken gerçekleşen cinayetleri kim neden yaptı? Kitabın başından sonuna kadar heyecanı hiç bitmedi, hatta artarak devam etti. Kitabı kapattığım an aklım hep orda kaldı. Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen gayet başarılı buldum. Bölüm geçişleri, kurgusu, karakterler harikaydı. Akıcı sade bir dili var. Su gibi akıp gidiyor. Okuyucuyu hiç yormuyor. Yazım hatası hiç yoktu. Sonunu böyle tahmin etmiyordum yazar çok güzel bir ters köşe yaptı. Kitabın sonundan anladığım kadarıyla devamı gelecek gibi. Bence kesinlikle gelmeli. Uzun zamandır böyle güzel bir kitap okumamıştım hatta okumadım film gibi izledim diyebilirim. Herkese tavsiye ederim mutlaka okuyun ve okutun. Asla pişman olmayacaksınız En tehlikeli düşman, kimsenin korkmadığı zararsız sandığı düşmandır.
Murat Baş
Murat Baş
Gece Gelen
Gece Gelen
Gece Gelen
Gece GelenMurat Baş · Ataç Yayınları · 2021124 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Evsizler için ıstırap oluşturan kar, çocuklar içinse neşe kaynağı olmuştu. Zaten hayatta böyle değil miydi? Kimileri için büyük kederlere sebep olan olaylar, kimilerini oldukça mutlu ederdi.
"Kızımı kurtaran kişiyi görmek isterim. " diye ısrar etti Hasan. "Beni görmene gerek yok,"dedi Gölge. " Ben görmem gerekenleri gördüm, görmesi gerekenler de beni gördü. Bu kadarı kâfi. "
Reklam
Gece Gelen
Gece GelenMurat Baş
8.9/10 · 124 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
Asr-ı Seyda
Asr-ı SeydaSadiye Erol Aykaç
9.4/10 · 339 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
Herkese Merhaba Yazarın okuduğum 2. Kitabı ve diyorum ki iyi ki okumuşum. Bana bu kitabi okutan Rabbime binlerce kez şükürler olsun. Kitap ilk sayfalarda sizi içine öyle bir alıyor ki kalbiniz bedeniniz huzurla doluyor. Kitabı elinizden bırakmak istemiyorsunuz. Yazarın dili çok nahif. Akıcı ve yalın bir dille yazılmış. Oķurken asla sıkılmazsınız. Kitabın konusu; Yazarımızın dedesi ve bulunduğu dönemin Seydası, Nakşibendi tarikatının büyük Zatı Seyyid Muhammed Raşid in hayatı anlatılıyor. Yazarımız yol arkadaşı yani eşi ile yolculuğa çıkıp Seyda'nın doğduğu, büyüdüğü, gençliğinin geçtiği yerleri, her yolculukta uğradığı köyleri hem bulunduğu zaman ile hemde geçmişe giderek 1930-2013 arasında eş zamanlı olarak anlatmış. Kitapta alkolden kurtulup Seyda ile tanışan bir sofinin hikayesi de var ve beni çok duygulandırdı. M. Raşid 1980 de Gökçeada ya sürgün edilmiş sürekli bulunduğu yeri askerler basmış. Zaten Allah dostları hep böyle zorluklar ile karşılaşmış. Hiçbir bilgim yok iken Menzil e gitmiştim. Çok farklı bir ortam yazarak anlatamam. Biri bana orda sofi diye seslenmisti çok hoşuma gitmişti. Bu kitabı okuyarak gitseydim daha farklı olabilirdi. Bazı şeylerin değerini anladım. Kendimi sorguladığım, kendime çeki düzen verdiğim, aklimdaki sorulara cevap bulduğum bir okuma oldu. Tekrar Menzile giderim insAllah. Mutlaka kesinlikle okuyun okutun. Asla asla pişman olmayacaksınız.
Sadiye Erol Aykaç
Sadiye Erol Aykaç
Asr-ı Seyda
Asr-ı Seyda
Asr-ı Seyda
Asr-ı SeydaSadiye Erol Aykaç · Nesil Yayınları · 0339 okunma
Derdi verenden başkasına derdini anlatmamak en büyük erdemdir, sırların hakikatine ermen için sükût elbisesini hiç üzerinden çıkartma.
Sayfa 117 - Nesil YayıneviKitabı okudu
Reklam
240 syf.
9/10 puan verdi
Herkese Merhaba #okudumbitti #uğurhamurcu #veda Herkese Merhaba Bugün çok güzel bir kitabın yorumuyla geldim. 1700'lü yıllarda Fransa da geçen bir olayı anlatıyor. Başkahramanımız köyde doğup büyümüş, anne ve babasını küçük yaşta kaybetmiş ve hasta büyük annesi ile beraber yaşamaktadır. Hem köydeki tarlasında hemde Vaucluse' de bir saatçi de çalışmaktadır. Büyükannesini de kaybettikten sonra ustasının yanında yaşamaya başlar birgün saatçi dükkanına Matmazel Ivy gelir ve ona aşık olur ama aşkını itiraf edemez. Ona mektuplar yazar ama veremez. Bir gün girmemesi gereken arka sokaklardan birine girip başını belaya sokar. Ustası onu çok uyarır ama dinlemez. Bundan sonra hayatı değişmeye başlar. Özgürlük için bir mücadelenin içine girer. Acaba bu mücadeleyi kazanan kim oldu? Güçlüklerin zayıfları ezdiği, onlara söz hakkı tanımadıkları köle gibi davranıldığı bir dönem anlatılmış. Kitabın dili akıcı sıkılmadan okuyup bitirebilirsiniz. Aşkı, dostluğu, özgürlük mücadelesini anlatan güzel bir kitap. Bu arada baş kahramanımızın adını kitabın sonunda öğreniyoruz. Keyifli bir okuma oldu benim için. Herkese tavsiye ederim. En güçlü silahımız Ruhumuz. Yaşarken öğreneceksin herşeyi; tıpkı büyürken öğreneceğin gibi hayatı.
Uğur Hamurcu
Uğur Hamurcu
Veda
Veda
Veda
VedaUğur Hamurcu · Minval Yayınları · 201622 okunma
İnsan ne kadar unutmak için çabalasa da başaramıyor ve maalesef bir ayrıntı bile yetiyor tüm unuttuklarını hatırlamaya...
Sayfa 107
322 syf.
10/10 puan verdi
Arkadaşlar Merhaba Bugün ki kitap yorumum Zahiri kitabına geliyor. Kitabın kapağına ve kitap arka sözüne baktığım da kitabın fantastik tarzda yazılmış olacağını hiç düşünmedim. Büyük bir sürpriz oldu kitap Çok akıcı ve sade bir dil ile yazılmış ve kurgusu harikaydı sanki film izler gibiydim. Özellikle yazar ve Brain in konuşmalarının geçtiği bölümleri çok sevdim çok güzeldi. Çok fazla fantastik tarzda kitap okumadım ama bu kitabı çok severek ve keyifle okudum. Gizem, aşk, aksiyon, macera, reenkarnasyon içeren bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Konusuna biraz değinirsem; Brain ve Clara iki kardeş. Clara kelebekler ayrı bir düşkünlüğü olan genç bir kız. Brain ise ailesinin deyişiyle üstün zekalı birisi. Brain bir gün odasında kitapliktan bir ses duyar ve oraya bakınca gizli bir bölme görür. Ve onun içinde de kara kaplı bir defter vardır. Kara kaplı defterde çevresi ile ilgili küçük küçük notlar vardır ve yazılanlar zamanla gerçekleşmeye başlar. Güzel olayların yazıldığı kadar kötü olaylar da yazılıdır. Brain bunların üstesinden gelebilecek mi ? Clara ve Phil in karşılaşma ani harikaydı. Çok romantikti Clara ve Phil in Julia adında bir kızları olur ve Julia nin vücudunda kelebek şeklinde bir leke vardır. Kua Tua kabilesi Julia 'daki kelebek lekesini görünce peşine düşerler. Kua Tua kabilesi kimdir.? Neden bu lekenin peşine düştüler? Mutlaka okuyun pişman olmazsınız
Zahiri
Zahiri
Zahiri
ZahiriAlbert · Cinius · 2021133 okunma
238 syf.
7/10 puan verdi
Merhaba sevgili kitap sever arkadaşlar bugün size tasavvufi konuları olan bir kitapla geldim. Kitabımız sekiz bölümden oluşmaktadır ve kitabın sonunda yazarın son notu bölümü vardır. Noktanın sırrı ile var olan yolcu bir gün bir durakta durur ve orda bir seyyah etrafında bulunan insanlara birşeyler anlatmaktadır. Ve anlatılanlar yolcunun hoşuna gider. Yolcu da seyyahi dinlemeye başlar. Yolcu bir yolunu bulup seyyahın yanına gider ve ondan Noktanın sırrını öğrenmek ister ama seyyah vaktim yok sen bana adresini ver ben sana mektup göndererek sırrı anlatacağım der. Ve o günden sonra seyyah yolcuya mektuplar yollar ve sır da bu mektuplarda mevcuttur. Besmeledeki harflerin sırlarını Efendimiz Hz Muhammed Mustafa(s.a.v) ve bir çok peygamberlerden Hallaci Mansur 'dan bahsedilmiş. "Mim" harfi iki kısımdır. Sağdaki yuvarlak kısım geçici bir hayatı sınırlı bir bilgiyi ifade eder. Soldaki düz kısım ise sonsuz bir yaşamı yani ahireti resmeder. Ben tasavvufi tarzda kitap okumayı çok severim ama bunu okumakta biraz zorlandım.
Nokta
Nokta
Faruk Kaplan
Faruk Kaplan
Nokta
NoktaFaruk Kaplan · Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık · 202220 okunma
368 syf.
9/10 puan verdi
Merhaba sevgili kitap sever arkadaşlar bugün kü yorumum ve şarkılar içine kapanır kitabına geliyor. Yetimhane de büyüyen dört arkadaşın hayat hikayesi. Armi, Ceren, Gökçe ve Arya. Onlar birbirinin ailesi olmuş birbirine tutunmuş dört güçlü kız. Hepsi güzel sanatlar fakültesinde okumaktadır. Büyüdükten sonra da yetimhanede ki çocukları hep koruyup kollamaktadırlar. Çünkü yetimhanede ki çocukları Melek rahat bırakmaz. Emre ve Mete de yetimhane de büyümüş ve onların yolları bir gün kızlarla kesişir. Aslında geçmişte birbirleriyle bağlantılıdırlar. Bol diyaloğu olan kitapları severim bu da o kitaplardan biriydi. Sade akıcı ve merak uyandırıcı bir anlatımıyla okuyucuyu sıkmadan keyifli bir okuma sunmuş yazar. Her bölüm şarkı adıyla başlıyordu bazen o şarkıyı açıp dinledim böyle olması çok güzel ve keyifliydi. Arkadaşlık, aşkın, hüznün, sevincin, kardeşliğin anlatıldığı mükemmel bir kitaptı. Kitabın sonunda anladığım kadarıyla devamı gelecek çünkü epey heyecanlı bir yerde bitti. Ve bu arada söylemeden gecmeyeyim SMA hastalığına yenik düşen Eren içinde kitap da yazar küçük bir yer vermiş epey duygusaldı. Ben yazarın kalemini çok beğendim. Kalemi daim olsun.
M. Dilek Kızmaz
M. Dilek Kızmaz
Ve Şarkılar İçine Kapanır
Ve Şarkılar İçine Kapanır
Ve Şarkılar İçine Kapanır
Ve Şarkılar İçine KapanırM. Dilek Kızmaz · Fihrist Kitap · 202170 okunma
532 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şeytan Elması
Merhaba sevgili kitap sever arkadaşlar. Bugün ilk yorumumu Şeytan Elması kitabına yapacağım. Yorumuna nereden nasıl başlasam bilmiyorum. Ilk önce kitabın sayfa sayısını görünce gözüm korktu (532) ama o kadar güzel sade ve akıcı bir dili var ki akıp gidiyor ve okuyucuyu hiç sıkmıyor. Merak ederek diğer sayfayı çeviriyorsunuz. Şeytan Elması bir tür bitki ve bu bitkiyle birisini kendinize aşık edebilir misiniz? Bunun cevabı kitapta. Aşk kitabı ama aslında aşkın kitabı öyle aşk vıcık vıcık anlatılmamış kutsal bir şey gibi tertemiz anlatılmış. Aşkın sevginin ölümün hüznün ne olduğunu birde kitabımızda ki Meh 'den öğrenin derim. Sevdeyi seven Bedi Edward ve Meh in birbirinden farklı hayatları aşkları anlatılmış. Çok güzel bir kurgusu var. Herşey 8 haziran 2006 da sevdenin torunuyla, Bedi beyin Meye hanım la konuşmasıyla ve bilim konferansının konuşmalarıyla başlayıp geçmişte ki olaylar anlatılmış. Edward bilim insanı, Bedi yazar ve Meh de down sendromlu bir arkadaşımız. Ve onların bir şekilde hayatları bir yerlerde kesişiyor. Meh in tuttuğu defterde o kadar tuhaf şeyler yazıyor ki hayretle okuyorsunuz. Ve birde kargazistan var kargalarin ağzından da aşkı dinliyorsunuz. Çok şey anlatmak istiyorum kitapla ilgili hepsi bir anda aklıma gelince inanın ne yazacağımı unutuyorum. Ama ben bu kitabı çok sevdim. Sonunda bir şok etkisi yarattı bende. Mutlaka okuyun derim.
Şeytan Elması
Şeytan Elması
Osman Gürbüz
Osman Gürbüz
Şeytan Elması
Şeytan ElmasıOsman Gürbüz · KDY · 20219 okunma
Reklam
Kitapların şimdilerde modaya uygun dizayn edilmiş ve tasarlanmış bir kitaplıkta -kitaplar yine de bu duruma şükretmeleri gerekir zira bazı mekanlarda daha kötüsü ile karşı karşıyadır, ancak ancak duvar kağıdına resmedilerek geçiştirilmiştir.- sadece göz zevki sunan bir dekor malzemesi, süs aksesuarı ve ortam tamamlayıcısı olarak kullanılmalarının kitaplara yapılan en büyük haksızlık ve katliam olduğunu düşünüyorum.
Sayfa 70 - KDY yayınlarıKitabı okudu