Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben seni seviyorum dedim Ulaşılmazdın,imkansızdin Her sessizliğinle,daha çok kaybolduk Her sessizliğinle, daha çok unuttuk birbirimizi Ben seni çıkardım, Aşkımla zirveye, Senin umrumda olmadı Seviyor yaa diye, Attın yüklerini yukaridan üzerime Küçücük taşlar,çığ oldu üzerimde Attında,yaraladın da, Yine de umrumda olmadım Sen sadece kendini düşündün Bugün hava çok bulutlu, Güneş doğacak mı ki derken Biz hep gece de kaldık...
Kıyamet kopmadan -evvel, Teheccüd'e devam eden bir cemaat yine bir gece kalkarlar ve teheccüdü kılıp, sabah namazı'nı beklemeye koyulurlar. Bekle bekle sabah vakti girmez. Bu cemaat: "Galiba erken kalktık" deyip, tekrar teheccüd kılarlar yine beklerler ama sabah vakti yine girmez. Bu sefer korkuya kapılırlar ve sabah namazini kılıp, güneşin doğmasını beklerler. Hem korkudan zikir yaparlar hem beklerler. Bir de görürler ki, güneş batıdan doğuyor. Dehşetle korkudan secdeye kapanırlar ve uyuyuverirler. Çünkü artık vakit gelmiştir. Velhasil, kıyametin dehşetinden ilk emin olacak topluluk teheccüde devam edenlerdir.
Reklam
Gece uyumayanlar burdayız yine...
Bu gece nergizi yine çok özledim.
Şiirimden bir dörtlük
Sadakatli biriydim ben gözüm görmezdi başkasını Olmadığın zamanlarda bile alamadı kimse bende bıraktığın acıyı Her gece hüznü taşıdım da sinemde Yine de ses çıkarmadım emanetindir diye
ONUR
ONUR
Sus ruhum sus artık!!!
yine gece, yine bir boşluk sarıyor ruhumu... ağlamak geliyor içimden hıçkıra hıçkıra ağlamak... nedenini bilmediğim bir yalnızlık sarıyor her yanımı... onca yalnızlık arasında, yalnız değilim diyemiyorum.. bataklığa düşmüş gibi! yalnızlardan biri olduğumu anlıyorum. ne kadar iç çeksem boş... içimdeki kasveti, içimdeki karabulutları
Reklam
Erken vazgeçişlerim vardı benim. Seninse erken tükenişlerin. Ve gece , uygun değildi beklemeye. Yine de bekledim.
Nilgün Marmara
Nilgün Marmara
Ey sevgili! Vakitlerden bir gece vaktidir yine, Gözlerin görmez de, yüreğin de mi bilmez?..
Yolcu..
Bir gece vaktiydi. Dere, ara sokaktaki yol boyunca uzanıyordu ve o karanlığa rağmen ışıl ışıldı. Üzerine yapılmış olan köprünün ışıkları, derenin sularına renk katıyordu. Köprüden dereye yansıyan ışıkların oluşturduğu görüntü, güzelliğiyle beni etkilemişti. Otobüs yolculuğu, bana karanlık yollarda çeşitli hikayeler yazdırıyordu. Bir otogarda inenler, başka bir otogarda binenler; bavulunu alıp arkasına bakmadan gidenler, bavulunu bagaja koyup geride bıraktıklarına el sallayanlar. Sevdikleri tarafından beklenenler, bir amacı olmadan gezmeye çıkanlar. Otobüs yolculuklarını seviyorum. O yolculuklarda aklıma ne yorgunluk, ne de uyku gelir. Karanlık bile olsa gözlerim, dışarıda olanı biteni ve kurulu düzeni seyreyler. Birbirine doğru hareket eden iki araç. Yol aynı yol olmasına rağmen araçların biri gidiş yolunda, diğeri dönüş yolundadır. Bu araçların bekleyenleri farklı farklı şehirlerdedir. Benim için yol bitmek üzeredir. Bu kısa yolculuğumda yine farklı farklı insanlarla karşılaştım. Memleketi, kültürü, kişiliği ve karakteri farklı insanlardı bunlar. Ben yolculuğumu burada sonlandırırken otobüs yoluna devam ediyordu. Ülkenin bir ucundan yola çıkmış diğer bir ucuna gidiyordu, yolu uzundu. Ben şoför ve muavine iyi yolculuklar dileyerek bavulumu alıp yoluma koyuluyorum. Bekleyenime kavuşma vakti.. 10.05.2024 Mümine SARIGÜL
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.