İslam mutasavvıflarının kullandığı meşhur bir ifade var: 'Kitaplarla olmaz bu iş!’. Şems-i Tebrizi, Mevlana'nın elindeki kitapları vurup havuza dağıtınca 'kitaplarla olmaz bu iş' demiştir. Ve yine Abdülhakim Arvasi, Necip Fazıl'a ne okuduğunu sorduğunda 'kitaplarla olmaz bu iş' dediği biliniyor. İşte bu kitaplarla olmayan iş tasavvuftur. İbni Arabi ve Mevlana okuyarak tasavvuf öğrenmek ve anlatmak hikayeden başka bir şey değildir. Onları küçümsemiyorum aksine çok büyük şahsiyetler, sadece kitaplarla olmayacağı.Tasavvuf hâl ilmidir. Kalbe gelen feyz, ilhamlarla olur. Batılı ilim adamların kitaplarında buna karşılık aramak nafile. Benzer şeyler bulunur fakat tasavvuf ne psikoloji ne de psikoterapi alanı değildir. Bu yazar tasavvufu psikoterapiye alternatif görüyorsa veya onun yerine koyuyorsa bu saçmalıktan başka bir şey değildir. 'Saçmalık' ağır ifade romantizm diyeyim. İlahiyat fakültelerinde tasavvuf diye öğretilenler felsefeden başka bir şey değil. Tasavvuf şeriatin olduğu yerde olabilir. Namaz yoksa oruç yoksa tasavvuf tedavi yöntemi olarak ne işe yarar?!