Öyle bir silah yapılmalıydı ki, düşmanı öldürsün, ama taşa, betona, toprağa, demire,çimentoya zarar vermesin. Öyle ya hiçkimse betona, demire,taşa düşman değildi.
Sayfa 101 - Adam Yayıncılık / Birinci BasımKitabı okudu
Bilindiği gibi, dünya pazarında fiyat düşürmemek için gereksinilenden çok üretilen tahıl, patates, kahve gibi tarımsal ürünler denize dökülerek yada yakılarak yok edilmektedir. Buyüzdendir ki, tarımsal planlamada kimi çiftçilere o yıl, örneğin tarlalarına buğday ekmemeleri karşılığında, sanki buğday ekip ürün almışlar gibi, ekilmemiş buğdayların parası ödenmektedir. Dünya pazarında fiyat kırmamak için yok edilen patates, tahıl, kahve vb. tarımsal ürünlerin yakılarak yok edilmesi gibi, dünya gereksiniminden fazla bulunan insanları yok etmek, çok aleyhimizde propagandalara neden olacağından doğru değildir. Buyüzden insanların sayıları savaşlarda doğal biçimde azaltılarak dünya nüfusunu dengede tutmak en akılcı ve yerinde bir önlemdir.
Bizde ne geçim sıkıntısı vardır, ne de başka bir sıkıntı. Allah başka sıkıntı da vermesin. Orta sınıfa gelince, orta sınıf da çok iyidir maşallah, hepsi iyidir, size de mahsus selamları var. Benimle haber göndererek, sakın bizim için uydurulan yalanlara inanmasınlar, dediler.
-Sizin memlekette işsizlik var deniliyor. İşçilerin yaşama koşulları çok bozukmuş, çok az gündelik alıyorlarmış.
-Bana bakın! diye bağırdım. Siz bozgunculara mı inanacaksınız, yoksa bana mı?
-Elbette size.
-Öyleyse dinleyin. Bizim işçilerimiz var ya...İşte bu bizim işçilerimiz...çok iyi yaşıyorlar, anladınız mı? Yahu kendilerinin bir şikâyetleri yok, başkalarına ne oluyor be! Bizim işçimizin aldığı gündeliği acaba kim alıyor? Almaz, hiçkimse almaz...Alıp da ne yapsın, bir işine yaramaz ki... Efendime söyleyeyim, bizim işçimiz, yiyip içip yan gelip yaşadıktan sonra gündeliklerinden artanını biriktirse, yılda bir fabrika kurar. Ama kurmaz. Bizim işçimizin gözü toktur.
-Vay vay vay, ne memleketmiş yahu...