Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

zer

zer
@zerutopia
bir zerre dahi değilim
21 okur puanı
Aralık 2017 tarihinde katıldı
Kin'in Yas'ından eser kalmaz bu gidişle. İsmim Ahmet olur. Pierre olur. İnsanın hayvanından eser kalmaz bu gidişle. Mesleğim işçilik olur. Politikacılık olur. Hayatın ölümünden eser kalmaz bu gidişle. Evim uyku olur. Kinyas rüya olur...
Sayfa 49
Reklam
Uyumadan dinlenmeyi çok küçük yaşlarda keşfettim. Gözlerim kapalı ne kadar uyumadan kalabileceğimi test ediyordum. Ve uyanık kalmanın tek yolu hayaller kurmaktı. Göz kapaklarımı araladığımda, normal bir uyku sonrasından çok daha fazlaymış gibi görünen bir dinlenmişlik buluyordum kendimde. Benim hatam bu oldu. Hayal etmeye çok ufakken başladım artık hayal edecek pek bir şey bulamıyorum. Belki çok meşgulüm. Belki de yeteneklerim köreliyor. Ve dinlenme seanslarım artık eskisi kadar rahatlatıcı geçmiyor.
Sayfa 49
Tabii herkes gibi benim de bir ailem vardı ve onların da değişik yerlerde değişik evleri oldu. Ama insan kendini ev sahibi olarak görmedikten sonra yüzlerce evin tapusunda ismi yazsa neye yarar? Otelleri sevdim kiralık odaları terkedilmiş binaları. Tabanı yüksek evleri... Ben misafir olmayı seçtim.
Sayfa 48

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Belki de bizim gibilerin elinde kalan son şey salakça bir umut. Gelecek saniyelerin üstlerine binerek uçan olaylar bizi ayakta tutuyor. Bütün hayatımız boyunca beklediğimiz ve nereden geleceğini bilmediğimiz huzuru arıyoruz. Ve tükenmez huzur arayışınız hayatta kalmamızı sağlıyor. Aslında yalan söylüyorum. Ben hiçbir şey aramıyorum ve beklemiyorum. Sadece duruyorum. Kaçanı da durduruyorum. "Durun!" diyorum. "Gitmenize gerek yok onlar size gelirler."
Sayfa 40
Kimse öykümüzü bilmiyor. Kimse öykümüzün ne kadar acıklı olduğunu bilmiyor.
Reklam
Yani seks neden bu kadar önemliydi ki? İnsanlar neden sadece birlikte olmayı sevdikleri için bir arada yaşamıyor, tüm hayatlarını birlikte geçirmiyorlardı? Neden sırf birbirlerini dünyadaki herkesten daha çok sevdikleri için bir arada olamıyorlardı? İnsan böyle birini bulunca seks yapmasına gerek kalmazdı bile. Sadece sarılsan da olurdu, öyle değil mi? Yanlarına oturup onlara sokulabilir ve vücutlarının bir makine gibi işleyişine kulak verebilirdin. Kulağını o insanın sırtına yaslayıp ikinizinde aynı malzemeden yapıldığını düşünerek vücudunun ritmini dinleyebilirdin. Bu gibi şeyler yapabilirdin. Bazen bir insana çok yakın durursanız kimin midesinin guruldadığı belli olmaz. Birbirinize bakıp ikiniz de "O ses benden çıktı." dersiniz, sonra da gülersiniz. Bu tür bir şeyin olması için seks yapmanıza gerek yok. Yani vücudunuzun, aç olup olmadığını bile anlamayacak hale gelmesi, bir başkasının açlığını kendi açlığınız zannetmeniz için demek istiyorum.
Sayfa 333
Bunu ciddi bir biçimde sormuştum. İnsanların neden sürekli yapmayı istemedikleri işleri yaptıklarını merak ediyordum gerçekten. Hayat giderek daralan bir tünel gibiydi. İnsan ilk doğduğunda tünel kocaman oluyordu. İstediğin her şey olabilirdin o zaman sanki. Sonra doğduğun anda belki yarı yarıya küçülüyordu tünel. Erkek doğduysan anne olamayacağın kesinleşmiş oluyordu ve bir manikürcü ya da anaokulu öğretmeni olman da pek muhtemel değildi. Sonra büyümeye başlıyordun ve yaptığın her şey bu tüneli biraz daha daraltıyordu. Ağaca tırmanırken kolunu kırdığında bir beyzbol atıcısı olmayı listeden elemiş oluyordun. Matematik sınavlarından kaldıysan bilim adamı olma hayallerinin hepsini çöpe atabilirdin. O kadar basit. Bu böylece yıllar boyunca devam ediyordu, sonunda o tünelin içinde sıkışıp kalana dek. Belki bir fırıncı, kütüphaneci ya da barmen oluyordun sonunda. Ya da bir muhasebeci. Orada kalakalıyordun. Bir gün öldüğün zaman tünel artık tamamen daralıp kapanmış oluyordu. Kendini bir sürü tercihle sıkıştırmış, sonunda tünelin altından ezilip kalmış oluyordun.
Sayfa 378
Sanki biri iç organlarımı çıkarıp herkesin görmesi için ortalığa saçmıştı. Bakın, işte onun aptalca umutları! Bakın, işte onun gerzek yumuşak kalbi!
Herkes böyle şeyleri hayal edebilir. Ben buruşmuş zamanı hayal etmek istiyorum, kurtlarla dolu ormanları ve kırların kasvetli gece yarısı manzaralarını. Birbirlerini sevmek için seks yapmak zorunda olmayan insanları hayal ediyorum. Seni yalnızca dudağından öpecek insanları.
Sayfa 89
Okuldan ve her şeyden bu denli nefret etmeyecekti. Aklı fikri yalnızca kaçmakta olmayacaktı. Bütün gün bunları kurup Maltepe'yi kovulmuş olduğu bir cennet olarak hatırlıyor Ramazan.
275 öğeden 256 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.