Koloniler stratejik olarak önemli kabul edilen yerlere kuruluyordu. Ümit Burnu deniz yollarını denetim altında tutarken, Cebelitarık ve Minorka, Akdeniz kontrolünün vazgeçilmezleriydi. Öte yandan bir devletin küresel bir mücadeleyi kazanabilmesi için askerî kaynaklarının yeterli olması şarttı. Bunun için iyi bir mali düzenleme gerekiyordu. Avrupa Tarihi, Auzef
Aşırı açık-saçık gezen kadınları anlamakta zorluk çekiyorum. Akılları sıra kendilerini birilerine beğendirip aşk-ı muhabbet bulacaklar ama fıtratlarına ihanet ediyorlar. Bu fıtrata olan ihanet sonucunda belki mühür bile yiyebilirler. Hayalı, edebli olsalardı, tesettürün ne güzel ve fıtrata tam uygun olduğunu anlarlardı. Üzülerek ifade ediyorum ki, vucutlarını teşhir edince ellerine birşey geçer zan ediyolar. Lakin amel deftetlerine seyyieden başka birşey geçmiyor. Kendi elleriyle ve lisan-ı halleriyle : "Bizim değerimiz yok, çekiciliğimiz var" demeye getiriyorlar. Üstadımız Said Nursi Hazretleri, İman ve Küfür Muvazeneleri Mecmuası'nda şu ifadeleri kullanıyor : Bu zamanda zındıka dalaleti, İslamiyete karşı muharebesinde, nefs-i emmarenin plânıyla, Şeytan kumandasına verilen fırkalardan en dehşetlisi yarım çıplak hanımlardır ki, açık bacağıyla dehşetli bıçaklarla "Ehl-i iman'a" taarruz edip saldırıyorlar. Nikâh yolunu kapamağa, fuhuşhane yolunu genişlettirmeğe çalışarak, çokların nefislerini birden esir edip, kalb ve ruhlarını kebair ile yaralıyorlar. Belki o kalblerden bir kısmını öldürüyorlar. Birkaç sene nâmahrem hevesatına göstermenin tam cezası olarak o bıçaklı bacaklar Cehennem'in odunları olup, en evvel o bacaklar yanacaklarını ve dünyada emniyet ve sadakatı kaybettiği için, hilkaten çok istediği ve fıtraten çok muhtaç olduğu münasib kocayı daha bulamaz. Bulsa da başına bela bulur. 
Reklam
Hanımlar Rehberi
Kırk seneden beri gayet dehşetli bir zındıka hücumu karşısında, her şeyini feda edecek HAKİKİ FEDAKÂRLAR lâzım geldiği bir zamanda, KUR'AN-I HAKÎM'İN HAKİKATINA, değil DÜNYA SAADETİMİ, belki lüzum olsa ÂHİRET SAADETİMİ dahi feda etmeye karar verdim. Bediüzzaman Said Nursi
Risâle-i Nur, îman hakîkatlerini neden temsillerle anlatmıştır?
Sünûhat kabilinden yazılan Risâle-i Nur, bu asra ve gelecek asırlara bakan mânevî bir tefsir olup, îmanî hakîkatleri akılları ve kalbleri tatmin edecek şekilde izah ve ispat etmiştir. Asrımızın ahlakî, içtimâi, mânevî ve daha birçok yaralarına merhem olmuştur. Risâle-i Nur’da getirilen temsiller, bütün muhatapların ders alabileceği ve istifade
46 öğeden 81 ile 46 arasındakiler gösteriliyor.