Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine hiç araştırmadan aldığım bir kitap. Kitabı alırken açıkçası çok büyük beklentideydim ama öyle beklediğim gibi olmadı.
Evet bazı soruların cevapları verilmiş ama bu sorular benim sorularım değildi yani her insanda olduğu gibi ben de neden inandığımı, inandığım şeyin doğruluğunun arayışındayım zaten bu sebepten bu kitabtan beklentim fazlaydı.
bana hitap etmediği için zar zor bitirdim..
Ama bu kitabı beni düşünerek yazmadılar nihayetinde :)..
Kitabın içeriğinde açıklamada belirtildiği gibi daha çok gençlerin içine girmeden uzaktan sorduğu sorular var ve bunları olabildiğince sade ve yorumdan uzak tutulmaya çalışarak ayet, hadis ve kıssalarla verilen cevaplar var. ben bu yönünü sevdim açıkcası.. Okumu gerçekten bu soruları merak edenler için güzel olacağını inanıyorum..
Genel olarak benim için yeterli olmayıp bu soruları merak edenler için en azından iyi bir motive ve başlangıç olacaktır..
Ertem Eğilmez filmlerinin yakışıklı Feritinden Yılmaz Güney filmlerinin toplum adamına dönüşen Tarik Akan.. O kadar zor günlerini kaleme almış ki bunlar onun başına gelmez kurgu falandır diyesi geliyor. Yaşanılan olaylar geçirilen zor günler konuşması kolay yaşaması zor olan yıllar.. Insan ne diyeceğini bile bilemiyor kitabı okuduğumda keşke dedim keşke onunla tanışıp sorular sorma fırsatım olsaydı dedim. Tarik Akan'in sinemadaki yüzünden kitapta anlatılan yüzüne kadar her detayıyla muhteşem bir insandın Tarik Akan
YAŞA / SİNAN ASLAN
Kitabımız tam sezonluk dizi tadında, hatta tam dijital platformluk bana kalırsa
Arama Kurtarma Ekibinde çalışan Yüzbaşı karakterimiz Mert Aksoy. Ailevi olarak zor süreçlerin içerisinden geçmiş ve geçmekte.Peki neden mi söz ediyorum? Büyük kızını kalp rahatsızlığından kaybetmiş ve sonrasında kendini işine adamış, depresif
Popüler kültür ürünü diye uzak kaldığım kitap, tıpkı Kürk mantolu Madonna gibi daha önce okumadığıma pişman oldum. “aaa bunun filmi de var”!… hofff, film değil o dizi deyip kalın kitabı kafalarına vurmak istedim bazen. Dizisini izleyip “aa ben bu kitabı okudum” diyenlere ayrı gıcık oldum, sorular sorunca verdikleri cevaplar ele veriyordu onları zaten. Bu kitabı bitirdikten sonra devamı olan Çi ve Pi’yi okumamak elde değil. Fi’yi okurken araya bir kaç kitap ve dergi girdi diye bir ayda bitirebildim, kalın ve göz korkutması dışında hiç bir olumsuz eleştirim yok, özellikle çimenlerde uzanarak okuduğum için ince kol kaslarım baya güçlendi. Kitaptaki tüm karakterleri bir kişinin yazmış olacağına zor inandırdım kendimi, hepsi o kadar içten ve gerçekçi duygularla hareket ediyordu ki deyim yerindeyse içine çekti okurken. Psikoloji ile ilgileniyorsanız hele ki ayrıntılara önem veren biriyseniz mutlaka alın okuyun derim. Ve son olarak “
