Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Zuhall
Zuhall
@zuhalmss_
12 Haziran 2006
190 okur puanı
Şubat 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Böyle buyurdu zerdüşt, kim bu zerdüşt? Kime ne anlattı bu zerdüşt? Hangi kulaklara göre ağız değildi bu zerdüşt?
Frıedrıch Nietzsche, fikirleriyle beni hep şaşırtan biri olmuştur. Çoğu zaman fikirleri zihnimde hiç imgeleşmez, muntazam bir olguya ulaşmaz. Belki de yaşım gereği, fikirlerini tahayyül edemeyişimden kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Ama buna rağmen Nietzsche yi okumayı bırakmadım,çünkü anlamadığım cümleler arasında aslında hep bir şeyleri anlıyormuş gibi hissettim. Sizlere naçizane anladığım kadarıyla anlatmaya çalışacağım,
Nietzsche, ahlaksal normları asla kabul etmez. Tüm gelenekleri, görenekleri, dini... İnsanların bu tür tabuları yıkması ve kendi değerlerini oluşturması gerektiğini savunur, dinleri insanın gelişimine bir engel görür.İşte bu kitapta var olan tanrıyı meşur olan "Tanrı öldü. Tanrıdan geriye bir ölü kaldı. Ve onu öldüren biziz" sözüyle bildirir. insanın bir üst versiyonuna ulaşması gerektiğini, onun tabiriyle ayak takımına uymamamız gerektiğini uzun uzun anlatır.
Açıkçası bunu benim dimağım hiç almaz;İnsan "nasıl yani hiç bir şeye inanmıyormusun?" diyor içinden.Dediğim gibi yaşım gereği belki yanlış bir tercih yaptım ama bir insanı, özellikle çoğu kişinin anlayamadığı bu insanı anlamaya çalışmak bu uğurda çaba sarfetmek benim için çok güzel bir şey. Bana bu konuda bilgi verecek siz değerli okurlara ve çevremde bulunan ilgili insanlara müşavere etmek bana zevk verir.
kitapla kalın
21.05
15.05.2022
Sabahattin ali hayatta en çok sevdiği iki insana tümüyle saf bir sevgiyle, merhametle yaklaşmış. Güzeller güzeli Aliye tatlılar tatlısı Filiz için tüm varlığını ortaya koymuş, bayağılıktan uzak cömertçe ve temiz duygularla yaklaşmış .Ne kadar çok ayrı kalmışlar, birbirlerini o kadar çok özlemişler... Hayat böyledir birbirlerini delicesine seven ruhlar mütemadiyen ayrı kalmak zorundadırlar. Ne kadar zor şeyler yaşanırsa yaşansın, karısına ve çocuğuna dayanmayı onların varlığıyla var olmayı bilen bir aşk adamı, kim ne derse desin gerçek, tam manasıyla sevmeyi bilen bir aşk adamıdır sabahattin ali..
***
Mektupları okurken kendimi çok suçlu hissettiğim anlar oldu. Sanki meşru bir şey yapmıyormuş, birinin mektuplarını çalıp okuyormuş gibi hissettim,ama sabahattin ali nin o ince naif ruhunu görebildiğim için çok şanslı hissediyorum.
***
Mektupları okuyan kızının yani sevgili bayan Filiz Ali nin o zamanlar ne hissettiği gözümün önünde canlandı, gizli gizli bir kenara çekilip ağladığını tasavvur ettim. Babası gelince neler yapacaklarını planladığını düşündüm.Annesinin hıçkırılı ağlama seslerini, duyup duymadığını merak ettim.Küçük Filiz e çok üzüldüm.Gönül isterdi ki, Hiçbir zaman meraktan öleceği, özlemekten çıldıracağı kadar ayrı kalmasaydı gönlü güzel babasıyla...
Bu incelemeyi daha çok kitabı okuyan okurdaşlarım için yazmak istiyorum.Kitabımızda iki önemli karakter öne çıkmakta Bazarov ve Arkediy. Bazarov, pozitif bilimlerle yatıp kalkan, her türlü değer ve ilkeyi hiçe sayan(nihilist) aşkı, romantizmi anlamsız bulan biridir. Genelde bu kitap için yapılan incelemelerde bu kitabın kuşak çatışmalarını ele aldığı sıkça vurgulanmıştır,bu yadsınamaz tabiki ama şuna da değinmek isterim, sadece kuşak çatışması değil, insanın kendi iç tanıklığı ve duygularıyla çatışmasını da ele almıştır bunu size bir özetle anlatabilirim
___
Hatırlarsanız Bazarov Anna Sergeyvna ya aşık olduğunu itiraf etmişti ve bunu itiraf etmek duyguların dışa vurulmasından hoşlanmayan, aşkı ve romantizmi hiçe sayan bir insan için ne kadar zordur kim bilir. Bazarov bir ruhunun bulunduğunu fark etti, bu ona acı verdi kendi duygularına savaş açtı. Bu savaşı kaybettimi yoksa kazandımı onu bilemem ama net olarak bildiğim bir şey var,Aşk hiçbir ruh tarafından göz ardı edilemez ve yok sayılamaz da. Bu en koyu nihilist için de geçerlidir, evinde incilini okuyan bir papaz içinde.
___
Gelelim Arkadiy karakterine, gerçekten romantik ve duygularına göre hareket eden naif bir adam. Bazarov a karşı sonraları kıskançlığa dönüşecek bir hayranlık beslemekte.Bu karakter roman boyu pek ilginizi çekmeyeceğini söylemek isterim, çünkü her ne kadar Bazarov dan etkilensede o tam bir sevgi adamıdır ve düşünceleri insanların geneliyle aynıdır.Aşırı fikirlere sahip değildir.
