Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Bu şiir çöl yolcusuna ögüttür. Güneş ve gündüz; Fahr-i Kâinat, Seyyidel Mürselin Hz. Muhammed (sav) Efendimizin rumuzudur. Güneşten sonra Ay doğacaktır. Kamer ise Emirel Mü'minin keremallahü veche Hz. Ali'dir. Ay battıktan sonra doğan Güzeller Güzeli Zühre yıldızı da Azra-i Betül, Zekiye-i Merziye, Hz. Fatıma Zehra'dır. Zühre yıldızından sonra ise Sitare-i Fırkateyn doğar. Fırkateyn yıldızlarıysa Reyhan-ı Cennet, İzzet-i Haseneyn, Şimal ve Cenup Kutupları Hz. Hasen ile Hz. Hüseyn'i temsil eder... Bunlar arka arkaya doğarak, çöl yolcusuna rehber olurlar. Böylece gece, seher vaktine kavuşur, Güneş yeniden doğar ve çöl yolcusu hiçbir zaman yalnız kalmaz, yolunu kaybetmez... Çöl yolcusu gibiyiz hepimiz hayatta, rehberlerimiz ise yollarımızı aydınlatmaktadır, der bu şiir...
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Onun gözleri dünyaya kör, Muhammedi aşka açıktır...
Sayfa 50 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı
Reklam
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Hz. Hatice-i Kübra yaşadığı devirde Mekke'nin incisi diye anılırdı.
Sayfa 47 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Yerüstünde ne var ise göklerde de onun karşılığı durur evlat. Doğru dedin... Gök ayna, yer su misalidir, birbirlerinde birbirlerinin şavkını seyreylerler. Yer ile Gök...Birbirlerinde birbirlerini o kadar çok seyrettiler ki birbirlerine benzediler, birbirlerine ilhak oldular. Vakti geldiğinde, elbiselerimizi üzerimizden çıkardığımız gibi dünyayı bırakır, beka âlemine geçeriz. Kimine süslü fistan düşmüştür, kimine sert aba, bazılarına ipek, bazılarına kendir ipinden örme hırka, kimininki yerleri süpürür, kimiyse hallince örtüneceği kadarını yüz yıl arasa bulamaz... Dünya, dünya dediğin, işte bir fistandan ibaret. Kaldırıp koyarsın kenara, vakit eriştiğinde; yerden göğe çıkarsın, sudan aynaya geçersin.
Sayfa 45 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Bu şiir çöl yolcusuna ögüttür. Güneş ve gündüz; Fahr-i Kâinat, Seyyidel Mürselin Hz. Muhammed (sav) Efendimizin rumuzudur. Güneşten sonra Ay doğacaktır. Kamer ise Emirel Mü'minin keremallahü veche Hz. Ali'dir. Ay battıktan sonra doğan Güzeller Güzeli Zühre yıldızı da Azra-i Betül, Zekiye-i Merziye, Hz. Fatıma Zehra'dır. Zühre yıldızından sonra ise Sitare-i Fırkateyn doğar. Fırkateyn yıldızlarıysa Reyhan-ı Cennet, İzzet-i Haseneyn, Şimal ve Cenup Kutupları Hz. Hasen ile Hz. Hüseyn'i temsil eder... Bunlar arka arkaya doğarak, çöl yolcusuna rehber olurlar. Böylece gece, seher vaktine kavuşur, Güneş yeniden doğar ve çöl yolcusu hiçbir zaman yalnız kalmaz, yolunu kaybetmez... Çöl yolcusu gibiyiz hepimiz hayatta, rehberlerimiz ise yollarımızı aydınlatmaktadır, der bu şiir...
Sayfa 45 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Görmek ayrı, görüş ayrı şeydir Abbasım. Bak sana misal vereyim: Altı çift kartal, bir sabah vakti heybetli kanatlarını çırpıp havalanmışlar. Garp yönüne bakanlar, 'kuşlar uçtu' demişler; şark yönünü görenlerse 'kartallar buradadır, hepimiz göklerin altındayız ' demişler... Basiret sahibiysen şayet, yani görüş ehliysen, gözünle bakmaya ne hacet! Senin göklerde saydığın takımyıldızlar, kaç vakittir benim kalbimde yanar bilir misin?
Sayfa 44 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı
Reklam
Zühre Yıldızı'nın Meseli
Bulutlar gelir bulutlar gider, kuşlar konar kuşlar göçer, insanlar varır insanlar döner, zamansa unutkanlık veren bir şerbet gibi içtikçe içilirdi bu diyarda. Zaman eğrilir bükülür, kalp imbiklerinden geçerek vakit olup çıkardı.
Sayfa 43 - Timaş Yayınları, 3. Baskı, 2014Kitabı yarım bıraktı