Gerçek aşk acısı, varlığımızın en temel noktasına yerleşir, bizi en zayıf noktamızdan sımsıkı yakalar ve diğer bütün acılara derinden bağlanarak bütün gövdemize ve hayatımıza hiç durdurulamayacak bir şekilde yayılır[…]diğer bütün acılar, dertler
ve huzursuzluklar, her an yeniden kabarmaya hazır olan bu asıl
ıstırabımızın tetikleyicisi olur.