Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet mcmem

Mehmet mcmem
@Amedmehmet
“Min xwest ji te xatir bixwazim heta zemaneke dûr ji ber vê êdî bi te re xwesteka silavekê tune.”:::!!!
Beşiktaş. Ahmed Arif, Jack London, Yaşar Kemal. Victor Hugo, Honoré de Balzac, Lev Tolstoy, Füruğ Ferruhzad, Sohrab Sepehri, William Shakespeare, Gabriel García Márquez, Michel de Montaine, Friedrich Nietzsche…
Diyarbakır
1249 okur puanı
Ocak 2019 tarihinde katıldı
644 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
John Steinbeck, derinlikli olay örgüsü ve her biri tanıdık özellikler barındıran büyüleyici karakterleriyle Cennetin Doğusu'nda, insanlık tarihinin Adem'den bu yana Habil be Kabil’ in en eski ve vazgeçilmez anlatısına, yani iyilik ve kötülüğün bitmek bilmez çekişmesine ve aralarındaki karmaşık ilişkiye modern bir yorum getiriyor. Ayrıca Amerika daki çiftçilerin hayatına değiniyor orda olana olanakların bizim günümüzde yeni yeni keşfediliyor. Örneğin iki çubuk tahtayla yer altında su bulması Sam Hamilton’un Ayrıca bazı karekterler var kötülüğü tanıyorlar Cathy gibiler ne yaparsanız yapın içlerinde kötülük silinmez. İyi karekterlerde var asla ve asla ölmezler kendileri ölseler bile düşünceleri yaşar, Lee ve Samuel Hamilton gibileri gerçek hayatımızda vardır. Öyle insanlar, öldüklerinde dünyanın mumu sünmüş gibi olup bir anlığına karanlığa hapsoluruz. Kitap heyecan akıcı ve güzel tavsiye edilir. Bilginize bilgi katacaktır. “Bazı insanlar için için bütün dünya ile dosttur, bazıları da kendilerinden nefret eder, nefretleri etrafa kızarmış ekmeğin üstündeki tereyağı gibi yayılır." O yağın etrafınızda dağılmaması umuduyla iyi okumalar.
Cennetin Doğusu
Cennetin DoğusuJohn Steinbeck · İletişim Yayınevi · 20216,3bin okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
28 saatte okudu
Cennet buldum:
Bu kitabı okurken bir an şaşırdım acaba Kur’an -ı kerimin bir bölümünü mu okuyorum diye. Ölüm doğum doğa ruh kader. Doğanın bütünü işlemiş bunun merkezine de insanı almıştır Marcus farklı bir şekilde anlatsada amaçları insan ve ölüm doğa olduğu kesindir. Çok etkiliyeci ve sorgulatacı bir düşünce barındırıyor hakikaten tam da dediği gibi
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202215,2bin okunma
335 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Tanrı Yaşıyor:
Bu kitabı bir kez daha okumak için, Nietzsche Ağladığında, Konfüçyüsten Konuşmalar kitabını (Üst insan üstüne)" okudum. Böyle söyledi Zerdüşt için ne söylesem az. Nietzsche Nietzsche Nietzsche sen Tanrının kendisin "Tanrı ölmedi" kitaplarında yaşıyor. Kişinin yutkuna yutkuna kafasına vura vura bir şeyler bulabileceği, öğrenebileceği, beynimizin her köşesine dilim dilim öğretilerini koyan şahane bir kitap yaratan, midemize sindire sindire, hazmederek üstüne sürekli düşünmesi gereken bir yapıt. Nietzsche sen Dostoyevski' ye hayran olabilirsin. Ama ben sana aşık oldum bir kez daha. Yıllar önce okumuştum ama bu kadar etkilenmemiştim. Belki de Nietzsche ağladığında kitabını okuduğumdan dolayı da olabilir ayrıca üst insan, Konfüçyüs,un konuşmalar kitabının da bu zaman da okuduğumdan denk gelmesi ve ikisininde üst insan ve erdem hakkında yazdıklarından da olabilir. Uzun lafın kısası bilgi istiyorsanız Böyle söyledi Zerdüşt' le tanışmalısını her bir düşüncesi beyninizin her köşesine sindire sindire oturacaktır. Bu kitaptan sonra değişeceksiniz, kendinizi sorgulayacaksınız. Nietzsche diyor ki; "Kendi düşmanınızı aramalısınız ve kendi düşünceleriniz uğruna kendi savaşınızı vermelisiniz! Kendi düşünceniz yenilse bile, dürüstlüğünüz zafer çığlıkları atmalı.":::!!!
Böyle Söyledi Zerdüşt
Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202037,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
140 syf.
·
Puan vermedi
Ben hasta bir adamım:
Dostoyevski’nin en önde gelen eserlerinden biridir. Kitap felsefi, psikolojik ve toplumsal bir iç hesaplaşmayı anlatır. Yazar okuyuculara modern dünya ve insan doğası hakkında birçok felsefi ve toplumsal düşünce sunar. Benliğimize bu kadar giren ruhumuza inen dostoyevski iç dünyamızın bilinç altı duygularını ortaya seriyor. Ayrıca karekterin isminin olmaması Başka bir şey oraya kendimizi koyabiliriz. Dünyaya nasıl ayak uydurmadığımız ortaya çıkıyor. Beni anlamıyorlar. Ben, bu kulaklara göre ağız değilim.(Nietzsche)
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020128,3bin okunma
430 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Kişisel gelişim kitapların Ordinaryüs’ü
Bu kitaba ineceleme yazmak beni aşar. Tek bir cümle söyleyeceğim. Olağanüstü öğretici üç Ordinaryüs’ın tartışmasının içinde kendinizi bulacaksınız. Öğrenmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken kişisel gelişim kitabların hocası bence.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,3bin okunma
Reklam
622 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
Sen harika ötesi bir tembelsin:
Oblomov Oblomov Oblomov. Senin tembelliğine resmen aşık oldum. Sebebine gelince zekaca başkalarından aşağı kalmadın; ama zekanın nasıl pas tutacağını bize öğretin. Zekadan öte bir şey vardı sende dürüstlüğün ve vefalı yüreğin. Bir çok zorluklalara karşı su gibi temiz olan vicdanını kirletmedin. Oblomov da iki zıt düşüncenin iki zıt karakterin dostluğun ve çarpışması, harika düşüncelerin dürüstlüğün, vicdanın, olağanüstü uyuşukluk ve tembelliğin simgesidir. Bazen romandaki uyuşukluğu kendimizde de görürüz. Bir şeyi istemek için asla ertelememeli onu. Romanda da dediği gibi "ya şimdi yada hiçbir zaman" harekete geçme eğilimidir Oblomov çok şey ister ama hiç bir zaman hareket etmez. Lakin dostu ise Ştolst ise onun tam tersi bir karekter onun işlerini kendi işiymiş gibi yapar. Ona sadakatla ve gönülden bağlı oluşuyla bir hayranlık bırakır kendisinde. Oblomov okunması gereken en güzel kitaplardan biri benim kütüphanemde ve zihnim da olağanüstü yer bırakmıştır.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,3bin okunma
438 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Türkçenin rüzgar tanrısı:
Yaşar Kemal türkçenin rüzgar tanrısıdır. Kim ne diyorsa desin onun kadar türkçeyi iyi kullanan betimlemelerle dans eden kişi yoktur. Bir çok defa nobele aday gösterilmesine karşılık ödülü alamamıştır onun içinde ukde kalsada, bizim içn en büyük nobeli bize bu güzel romanı bırakarak almıştır. Oda şöyle demiştir ölene kadar Nobele aday olacağım. İnce Memed romanı İnce memed bence halkın portresidir. Hangimizin içinde haksızlıklara karşı baş kaldırmayan, vicdansızlığa, zulme, adaletsizliğe dur demek için uğraşmayan, hakkı savunan birini desteklemeyiz ki. İnce Memed ilişkisiyle renkleriyle bir bölgenin kahramanıdır. Tek yüreğiyle zalimlerin düşmanı ve mazlumların dostudur. Teşekkürler tek gözüyle kartal avlayan adam bize böyle bir roman bıraktığın için.
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,8bin okunma
202 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Ömer hayyam rubailerine incelmeye gerek yok bir kaç cümle yeterlidir. Dinsizlerin imanlısı, imanlıların imansızı, ona göre insan=toprak Toprak =çömlek Ve çömlek = insan böyle birbirine döner insan toprak çömlek sürekli dönüşümdedir. “Şarap bu cihanın kanıdır; cihan ise bizim kanımıza susamıştır. Bizim kanımızı içmeye kastedenin kanını biz nasıl içmeyiz.” (255 rb syf 169) Onun inancında ne inceleme ne de yargılama vardır. Çünkü ikisine karşı ilgisizdir.”:::!!!
Dörtlükler
DörtlüklerÖmer Hayyam · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202122,3bin okunma
384 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Şairlerin Tanrıçası:
Furuğ Ferruhzad şairlerin en bahtsız kadınıdır. Tabi yaşamıyla değil kısacık hayatıyla. Şiirlerini seviyorum belkide feminist düşüncesinden dolayıdır belki de dilinden kaleme dökülen her sözcüğü bir dik duruşun güzelliğini anlattığı içindir bilmiyorum. Furuğ gerçeğin acımasız hüznünü güzel dile getiriyor. Toprağı, suyu, ağaçları ve güvercinleri o kadar güzel dile getirir ki sanki hayatın bir çocuk gibi şen kalacağını hissiyatını verir. Belki de hayatın çocuk yönünü sevdiğimdendir bana güzel geliyordur şiirleri. Kendisine ne toprak doydu ne su doydu ne ağaçlar hepsini öyle bırakıp gitti vedalaşmadan. “Benden öpücük şarabını istiyor ümitle dolmuş bu kalbe ben ne diyeyim o alacağı zevke bakıyor ama bilmiyor ben ebedî zevklerin peşindeyim.” (sayfa 41) ebedi zevklerin peşinden gitti tanrıça kadın:
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriFuruğ Ferruhzad · Ayrıntı Yayınları · 2019245 okunma
312 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Hayatımın şair kadını:
Kimilerinin devrimci kimilerinin erotik bulduğu şiirleri birçok farklı dile çevrilirken, çalkantılı hayatının her zaman merak oldu. Oysaki meraklı gözler bakışlarını hayatından çekip şiirlerine çevirse; Furuğ’un kendini olanca çıplaklığıyla sunduğunu görebilirdi. Furuğ hızlı yaşadı hızlı öldü ama bize çok güzel şiirler bıraktı. Trajik bir trafik kazasıyla dünyadan ayrıldığında henüz otuz iki yaşındaydı. Mücadelesiyle İran toplumuna örnek olmuş, yazdığı şiirle yaşadığı zamanın ötesinde, öncü bir kadın olan Furuğ’un kendi tabiatıyla bütünleşen, sahteliklerden arınmış, devrimci şiirini bugün insani duyarlılıktan ödün vermeyen bir yaşama uğraşı niteliğiyle okumak mümkündür. Furuğ Ferruhzad “ağaçların soyundanım ben” diyordu: ben çıplağım, çıplağım, çıplak / sevgi sözleri arasındaki sessizlikler gibi çıplak / ve bütün yaralarım aşktandır / aşktan, aşktan, aşktan. Benim için furuğ ferruhzad en önemli kadın şairdir. “Senin kalbin temiz pak benim eteğimde günah başka halvetlerin sevgilisiyim ben.”::::!!!
Rüzgâr Bizi Götürecek
Rüzgâr Bizi GötürecekFuruğ Ferruhzad · Yapı Kredi Yayınları · 20231,658 okunma
Reklam
152 syf.
·
Puan vermedi
Samimi olabilirim tarafsız değilim:
Selahattin Demirtaş’ı sevebilir yada sevmeyebilirsiniz, özgürsünüz, ben seviyorum onuda, yazdıklarınıda, samimiyim ama tarafsız değilim ondan yanayım. Benim için çok önemli bir yazar olma yolunda ilerliyor, onun bu hikaye kitabını okurken içindeki espirileri sanki Moliere okuyormuşum gibi geldi. “ Söyle uzaktan bakarak bile hangi çöp tepesinin zengin bir mahalleye ait olduğunu anlarsınız çünkü martılar orada birikmiştir ve en amansız kavga o çöplerin üstünde yaşanır. Karışık pizzadan orta pişmiş bifteğe, kırmıza şaraptan tekilaya kadar her seyi bulmak mümkün. Biraz sabırlı olup "reyonları" iyice dolaşırsanız taze mevsim çileği, yarım Nutella, vibratõr, Kars kaşarı, pembe tanga, zeytinli çavdar ekmeği bile bulabiliyorsunuz.” Onun yazdıklarının okuduklarımda hep sesli gülüyorum, hikayeleri genelde hüzünlü ama o kadar espirili bir şekilde anlatılıyor ki gülmemek elde değildir. Dad kitabında dokuz hikaye vardır hepsi birbirinden değerli ve güzeldir, benim favorim çöplük ve dad’tır.
Dad
DadSelahattin Demirtaş · Dipnot Yayınları · 20231,737 okunma
626 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ruhlarımız neyle yoğruldu bilmiyorum ama ikimizinde de aynıdı:
Jane Eyre Charlotte Bronte nin harika eseri. Daha önce Emily Brontenin uğultulu tepeler kitabını okumuştum, oda harikaydı. İkisi kardeş oluyor düşünmedim değil acaba o mu Jane Eyre yazdı yoksa, Charlotte mu uğultu tepeleri yazdı. Her kim yazdıysa yazsın ikisinin aynı hamurdadan yoğrulmuş ruhlar olduğu kesindi. Kitabın bir çok yerinde alıntıları bile aynı bir kaç kez yakışıklı değil ama ruhlarımız aynı diye yenilenen çok cümleler var iki romanda da. Gel gelelim içeriğine Jane Eyre harika bir eser betinlemeler, manzaralar ve karekterler çok çok iyi bir anda insan kendini içinde buluyor. O kadar sade ve akıcı anlatıyor ki insan elinden bırakamıyor. Romanın içinde yaşıyormuş gibi geliyor insana ben bu romanı yedi - sekiz saatte bittirdim hiç ara vermedim. Jane Eyre bunca çile çekmesine rağmen sonunda mutluluğu buluyor. Gerçek tabiatın karşılığı da bu değil midir, her acının sonunda bir ödül olmalı. Jane Eyre nin ödülü gönlünün güzeli kadar mutluluk oluyor, ve o güzel karekterinin af edici yönü bağışlayıcı fedakar yönünü unutmamalıyız. Bunca acı çektiren yengesine gidip yengesini bağışlaması olağanüstü bir şeydi. Ve bir insanın yüreği taş bile olsa yumuşardı, ama yengesi yumuşamadı. Romanın bir yerinde şöyle diyordu. "Cahil kişilerin ruhu gübrelenmemiş, sürülmemiş topraklar gibi katıdır. Ön yargılar bu ruhlara, kaya diplerinde biten otlar gibi sımsıkı yapışır, inatla büyürler." diyordu, katılmamak elde değildi. Benim okuduğum en güzel kitaplar arasında yer edindi. Teşekkürler ederim her iki kardeşten kim yazdıysa Charlotte veya Emily ikisi de aynı ruhu taşıdıkları kesindi.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,2bin okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bu Ruslar neden çok karekter koyup her karektere dört beş isim verir ki:
Maksim Gorki’nin otobiyografik roman üçlemesinden olan Benim Üniversitelerim gençlik yıllarının ve devrimle tanışmasının ve yaşayarak acı şekilde öğrendiği deneyimleri. Gorki’nin üniversite diye bahsettiği şey hayat, üniversite eğitimi de hayat tecrübeleri. Aşçı yamaklığından kuş avcılığına, mağaza tezgâhtarlığından kunduracı çıraklığına kadar her işi deneyimleyen Gorki, Kazan’a üniversite eğitimi için yola çıkar fakat tabiri caizse hayat üniversitesinden geçer. Şu dünya kadar karekterler ve her karektere dört beş lakap takmasalar daha güzel olacak.Yinede okurken zevk aldığımı söylemeliyim çünkü her tattığı acı tecrübe karşısına çıkıyor, hayatta. ”Her bilginin kaynağı insandır. İnsanların acı duyarak zorlanarak öğrendikleri bilgi, sağlam bir yer edinir kendine.”
Benim Üniversitelerim
Benim ÜniversitelerimMaksim Gorki · İş Bankası Kültür Yayınları · 20169bin okunma
328 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Tabuları yıkmak:
Bu kitabı bir sene önce bir kız arkadaşım bana verdi. Kitabın adından dolayı hep erteledim. Ne kadar kitap okusak da okuyalım bazı tabuları beynimizden ve ön yargılarımızdan atamıyoruz. Gel gelelim kitaba dört harika kardeşin harika ötesi hayatları ve dünyaya bakış açıları. Jo March sana hayran kaldım. Bence okuması gereken bir kitap. jo march ne diyordu “Keşke bizi yukarıdan bir iten olsa da hiç büyümesek. Ama ben ne desem boş.” Bu dünyayı üzerinde çocukluğumuz geçmeseydi bu kadar güzel olmazdı ve bizde sevmezdik dünyayı.”:::!!!
Küçük Kadınlar
Küçük KadınlarLouisa May Alcott · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202013,5bin okunma
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Seni zındık Zübük seni:
“Yıllar geçsede, zaman ve mekan değişsede Zübük zadeler değişmez. Bilgisizlik değişmedikçe zübükler değişmez. İnsanlara cehaletlerini tanıtmak imkansızdır. Eşeğimiz nerede diye aramaya gerek yok eşeğimiz altımızda. veya bizler eşek olduktan sonra semer vuran çok olur ve vurdukça daha fazlasını istiyoruz. Kitapta da diyordu ki “Şimdi biz yediğimiz kazıklar çıkar mı diyerek bile bile bir yalana daha göz yumuyoruz. Kazıklandıkça, insanın yalana inanası geliyor.” aslında umutsuzluktan ve bilgisizliktendir, yoksa yalana inandığımızdan değildir.”:::!!!
Zübük
ZübükAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 20126,2bin okunma
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.