Esra Akbal

Anlaşılmamak insanın cehennemidir. Sevgiyle, ilgiyle, nezaketle yaklaştığın kimselerin seni anlamaması ise o cehennemin en kuytu köşesidir. Biliriz ki insan anlaşıldıkça sakinleşir, güzelleşir, derinleşir. Biz her yeni yolculuğa anlaşılmak için, hikâyemizin sorgusuz sualsiz anlaşılması, kabul edilmesi için çıkarız.
Reklam
Her şey bir yana, tüm evren hep bir ağızdan başarı güzellemesi yaparken dünyanın başarısız insanlara da ihtiyacı var. Sabah uyandığında nereye gideceğini bilmeyenlere, dikiş tutturamamışlara, bir dikili ağacı olmamışlara, boşluğa uzun uzun bakıp iç geçirenlere, sistemin kabul etmediklerine, "Abi sanırım yaşamayı başaramadım," diyen yorgunlara ihtiyacı var dünyanın. Çünkü şiir, en çok o insanların sokaklarında, hayatlarında dolaşır.
Ayrılıktan doğan hüzün birden değil yavaş yavaş kaplar içimizi. En başta kimi yitirdiğimizi biliriz fakat sonrasında o kişide neyi yitirdiğimizi fark ederiz. Bu farkındalıkla güzel günlerin, sevinçlerin ve hayallerin artık yaşanmayacağını bilmek en büyük kayba ve acıya dönüşür.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Köle sahibi için en büyük tehlike, kölenin başkaldırması, kaçmasıdır. Ama mankurt isyanı, itaatsizliği düşünemeyen tek varlıkmış. Efendisine köpek gibi sadık, onun sözünden asla çıkmayan, başkalarını dinlemeyen, karnını doyurmaktan başka bir şey düşünemeyen bir yaratık... En pis, en güç işleri, büyük sabır isteyen çekilmez işleri gık demeden yaparlarmış.
Sayfa 145Kitabı okudu
Tutsakların yaşayan anılarını elinden almak usulünü bulmakla, insanlığa karşı en korkunç cinayeti işlemiş oldular.
Sayfa 145Kitabı okudu
Reklam
En işe yaramaz ama hayatta olan bir baba, en ünlü ama ölmüş bir babadan bin kere daha iyidir.
Ben, sadece namusu olmakla övünen kişiyi adamdan saymıyorum; toplumu iyiye, güzele götürmek için kendi gibi namuslu insanlarla birlikte bir çaba harcamamışsa, çevresindeki uygunsuz gidişe baş kaldırmamışsa, o kişi namussuzdur benim için.
Sayfa 98
Bir kadın, bir adama "Seni seviyorum," dedi. Adam da “Kalbim keşke aşkına layık olsaydı!" diye karşılık verdi. Kadın "Sen beni sevmiyor musun yoksa?" diye sordu. Adam da baktı, hiçbir şey demedi. Sonra kadın çığlığı bastı: "Senden nefret ediyorum!" Adam da ona dedi ki: "Kalbim nefretine de layık olsaydı!"
Sayfa 26
Merak etme. Kağıt mendiller de hayatlar gibidir. Hiç bitmezler.
Sayfa 32
Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk, bu Dünyanın şahidi olmaktı.
Reklam
İnsanları ilgi alanları inşa eder ve bir insan neyin talibi ise onun talebesi olmuş demektir.
Sayfa 113Kitabı okudu
Yara, bazen de kabımıza fazla gelendir. Ne zaman kap genişler ve derinleşir, yaranın adı tecrübe olur.
Bizler maziyi aramıyoruz, mazide var olup da kaybettiğimiz ve yerine koyamadığımızı arıyoruz.
Nietzsche haklıydı işte. Dünya güçlülerindir. Aynı zamanda soylu olan ve domuzlara özgü ticaret ve alışveriş teknesinde yuvarlanmayanlarındır.
Güzellik canlı ve ölümsüzdür. Dillerse gelip geçicidir. Ölülerde arta kalan tozdur diller.
Sayfa 140Kitabı okudu
42 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.