Gitmek için her zaman uçak yada tren gerekmez;Bir şarkı açarsın seni alıp götürür.Nereye mi?Çok uzaklara.Gitmek isteyipte gidemeyeceğin yerlere.Olmak isteyipte olamadığın yerlere.
gecenin ortasında ne işin var
yıldızlara dokunma yanarsın
bak birazdan ay da batacak
karanlık bulaşmasın ellerine
tersine döner yolunu bulamazsın
içi dışı uzay tozu yansımalar
sahi mi yalan mı anlayamazsın
bir rüya gemisi iskele sancak
dokunup geçiyor hayallerine
ağlayasın gelir ağlayamazsın
-Sanırım yaşamaya bile üşeniyorsun.
-Öyleyim sanırım.
-Peki özellikle sevmediğin şey ne?
-Her şey. Bu aralıksız koşuşturma, sıradan tutkular, açgözlülükler, birbirinden üstün olma arzusu, dedikoduculuk, insanı baştan aşağı süzmeler...
{==}
Bir kadın ne kadar sevebilirse sevdim ne kadar acı çekebilirse çektim.Bu hikâye benim.
Ben cesur olmayı ben ceremedim, sevdiğimin çekip gitmesine müsaade ettim, sonra kararan dünyamda yalnızlığımla mücadele ettim.
Ben Gülşah, bu benim ölümümün ve tekrar dirilişimin hikâyesi, bu benim hikâyem, bu benim kıyametim.
Çok zaman geçti üzerinden, çok şey yaşadım. Şimdi size hepsini kaldığım yerden tek tek anlatacağım. Çünkü benim yaşadıklarımı kimse yaşamasın.
{==}
§∆§
Ben seni hiç sevmedim ki..
Yorgun akşamlarda söylediğimiz şarkıları sevdim.
Bir çiçeğe gülmeni, bir güle benzemeni sevdim.
Bir de yıldızları sevdim,
Eylül akşamlarında gelip, gözlerinde durdular.
§∆§