En son etkinliği ne zaman yaptık inanın hatırlamıyorum, pandemi dönemi öncesinde galiba ve baya da iyi okuyor iyi gidiyorduk .(itiraz eden !!! :)) hastalıktı ,endişeydi, işgüctü,belki biraz çağa küskünlüğümüzdü derken 2022 ettik .. Sanırım yeniden canlanma ve dutlukları yeşertme zamanı geldi ..
Her daim dediğim gibi
BEN ŞUBATTA "KEMAL TAHİR
Verne bizi evimizden alıyor düyayı karış karış gezdiriyor özellikle güney amerika kıtası ilgimi çeken bir kıta olarak belirtmeliyim. Kayıp olan Kaptan Grant ı bulmak için başlarına gelmedik kalmıyor diyebilirim bütün doğa olaylarını görüyoruz. Bir nevi ansiklopedi sayılabilir içinde coğrafi jeolojik çok terim var ilgisi olanlar çok rahat okuyacaklar ve seveceklerdir kesinlikle öneriyorum Alfa baskısını tam metini okuyun pişman olmazsınız listemde bir sonraki olağanüstü macera kitabım Buzlar Sfenski olacak
20.yy başlarında Amerika da görülen ve senelerce etkisini hisettiren ekonomik kriz büyük buhran açlık,sefalet, işsizlik, inanç, haksız kazanç, mafyaların türemesi gibi derin yaralar açarak adeta yeni düzen sağlamıştır. Tarımda sanayi devriminin etkisiyle makinelerin yer tutması ile iş gücü düşmüs ve gelir olmadığından Insanlar kendi topraklarından sürülmüş hayatlarını devam ettirebilmek için yeni keşiflere çıkmışlar. Oklahoma, Teksas, Arizona gibi şehirlerden batı sahillerine Kaliforniya Los Angeles gibi büyük şehirlere iş imkanlarının bol, hayatın toz pembe olacağı düşüncesiyle yollara çıkmışlar ki ne olaylarla karşılaştıklarını, kapitalizimin insanlara neler yaptığını etkileyici bir şekilde anlatmaktadır. İnsanı derin düşüncelere sokan ve çok yönlü bir eser olan Gazap Üzümleri bana Yaşar Kemal in Hüyükdeki Nar Ağacı kitabını anımsattı bu kitabı da okumanızı öneririm sağlıcakla kalın.
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202035,4bin okunma
Dostoyevski’nin 1864 yılında yayımlamış olduğu “Yeraltından Notlar” adlı bu kısa romanı; "Yeraltı” ve “Sulusepkene Dair” olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde 'Yeraltı" ifadesi ile bilinçaltı ve karekterin iç dünyasını kast etmiştir yazar. İç dünyasına kapanan, insanlardan kendini soyutlamış, insanları hiç sevememiş bir
"İki gündür ağzıma lokma koymamıştım. Ama yine de öyle uzun bir zaman değildi bu; ben günlerce süren açlıklara az mı dayanmıştım?"
"Ölümü candan özlüyordum. Büsbütün yenik düşmüş, darmadağınık, kendi gözümde değerim iki paralık olmuş, mekanik bir hareketle ayağa kalktım, odamın yolunu tuttum."
Açlık, Knut Hamsun’un otobiyografik bir romanıdır çünkü kendisi de yoksul bir ailede doğup büyümüştür. Yazar bu kısa romanda, açlıkla boğuşan genç bir yazarın hayatını, yazarak devam ettirme çabasını anlatır. Hamsun, kahramanımızın açlıkla mücadelesini anlatırken açlığı onunla birleştirmiştir. Yani açlık, genç yazar için bir varoluş sebebidir, yegane durumu açlıktır. Genç yazarımız günlerce açlıkla mücadele etmesine rağmen çokta gururludur, öyle gururludur ki; arkadaşından ödünç para istemeye bile çekinir. sokaklarda dilencilik yapmaz. Bir sayfada, cadde üzerindeki bir kasap dükkanından bir ricada bulunur: “Köpeğim için birkaç parça kemik verebilir misiniz? Üzerinde et olmasa da olur.” bu cümleler anlatmaya yeterlidir gururunu. Nefes kesen, insanı düşünmeye ve empati yapmaya sevkeden bir eserdi. Kitaplığınızda kesinlikle bulunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.