Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Neşe Ayyıldız

Neşe Ayyıldız
@NeseAyyildiz
“Eğer söylediklerimi hissediyorsan ve söylediklerim sende bir karşılık buluyorsa, bu ancak aynı ağacın dalları olduğumuz içindir.” William Butler Yeats
Reklam
“Bir gün hiçbir şeye aldırmamaya başladım; bir de baktım, bütün sorunlarım yokolup gitmişler. O gün gerçeğin büyük sırrını öğrendim. Geçen Kasım ayında öğrendim bu sırrı, Kasım'ın tam üçünde, ve o günden beri hiç aklımdan çıkarmadım.”
“Kalbim apaydınlıktı. Hiç sebepsiz neşeliydim.”
Sayfa 50

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Bazen en çılgın, en imkânsız görünen fikir kafanızda öyle kuvvetli bir yer edinir ki, öyle veya böyle gerçekleşeceğini zannedersiniz... Dahası bu düşünce şiddetli, güçlü bir arzuya eşlik ediyorsa, bazen onu kaçınılmaz, önceden belirlenmiş, kadere yazılmış, var olmaması, gerçekleşmemesi imkânsız bir şey gibi kabul edersiniz! Belki burada başka bir şeyler, önsezilerin bir bileşimi, olağandışı bir irade, kendi hayal gücüyle kendini zehirleme veya buna benzer şeyler söz konusudur...”
Sayfa 136
“Bir çok şamanik toplumda, Şaman'a, umutsuzluk, ruhsuzluk, moralsizlik veya depresyon şikayetiyle geldiğinizde, şu dört soruyu sorar; Dans etmeyi ne zaman bıraktın? Şarkı söylemeyi ne zaman bıraktın? Masal dinlemeyi ve masallardan etkilenmeyi ne zaman bıraktın? Sessizliğin tatlı topraklarında huzur aramayı ne zaman bıraktın? Biz dans etmeyi, şarkı söylemeyi, hikayelerden büyülenmeyi veya sessizlikte huzur aramayı bıraktığımızda, ruhumuzun bir parçasını kaybettiğimiz bir deneyim yaşamışız demektir. Dans etme, şarkı söyleme, hikaye anlatma ve sessizlik, dört evrensel şifa merhemleridir.” Angeles Arrien
Reklam
“Eğleniyorlardı. Yaşıyorlardı. Ve ben, kafamın içine ve yalnız kendi ruhuma kapanmakla onların üstünde değil, altında bulunduğumu anlıyordum. Şimdiye kadar zannettiğim gibi, kitleden ayrılmanın bir hususiyet, bir fazlalık değil, bir sakatlık demek olduğunu hissediyordum. Bu insanlar dünyada nasıl yaşamak lazımsa öyle yaşıyorlar, vazifelerini yapıyorlar, hayata bir şey ilave ediyorlardı. Ben neydim? Ruhum, bir ağaç kurdu gibi beni kemirmekten başka ne yapıyordu? Şu ağaçlar, onların dallarını ve eteklerini örten karlar, şu ahşap bina şu gramofon, şu göl ve üstündeki buz tabakası ve nihayet bu çeşit çeşit insanlar hayatın kendilerine verdikleri işi yapmakla meşguldüler. Her hareketlerinin bir manası vardı, ilk bakışta gözle görünmeyen bir manası. Ben ise bir dingilden fırlayarak, boşta yuvarlanan bir araba tekerleği gibi sallanıyor ve bu halimden kendime imtiyazlar çıkarmaya çalışıyordum.”
Sayfa 124
Canı sıkılıyordu, hepsi bu!
“Bir adam tanıdım, kafasız bir kadına yaşamının yirmi yılını verdi. Her şeyi feda etti ona; dostlarını, emeğini, dürüstlüğünü bile.. Ama bir akşam, kadını hiç sevmemiş olduğunu anladı. Canı sıkılıyordu, hepsi bu. İnsanların çoğu gibi canı sıkılıyordu.”
Sayfa 31
“Şu bir gerçektir; İnsan bazen acı çekmeye olağanüstü şekilde tutkuyla aşıktır. Bunu kanıtlamak için evrensel tarihe başvurmaya gerek yok, kendinize sormanız yeterli.”
Sayfa 43
“Eğer bir gün hayatıma ihtiyacın olursa gel ve al onu.”
Sayfa 63
“Şehrin ışıkları değil, şehrin ortasından geçen karanlık su ürpertiyordu beni.”
Sayfa 40
Reklam
“İnsanın yüreğinin iyi olması için akla ihtiyacı yoktur.”
Sayfa 51
“Asıl mühim olan, iki insanın birbirini bulması bu derece güç olan şu dünyada, bu nadir saadete ermekti.”
Sayfa 138
158 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.