Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.40
Pefun
Pefun
@PEFUN
"Keşke gölgesine razı bir fesleğen olsaydım."
Bankacı
İstanbul Üniversitesi-SBF
Bursa
6 Mayıs 1993
100 okur puanı
Şubat 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
254 syf.
9/10 puan verdi
İçimizdeki Çocuğu bulmak için yaklaşık bir ay süren bir gözlem yapmamızı gerektiren etkinliği bulunduğundan etkinliği yapmaya vaktim olup bitirince analizini yapacağım kitap.
Ancak bir günde merakla ve ilgiyle okudum kitabı. Içinde ne yapacağını bilemeyişin sancılarını yaşayan herkese anlam katacağına inandığım kitap.
268 syf.
·
Puan vermedi
Yazar aydın ve yobaz kavramlarına o kadar güzel net açıklama getiriyor ve bu noktada yürüyerek vefatında ölümüne her kesimden insanın üzülmesi vesilesiyle başarılı olduğunu kanıtlıyor ki.. Kalemine sağlık. Sadece bunun için bile okunmalıdır.
Kendisini çağdaş diye tanımlayan her birey bir kere okumalıdır.
Tanpınar öyle güzel özetlemiş ki; yenilenme çılgını toplumumuzu. Olmayan bir ihtiyaç yaratarak süslü cümlelerle ve içeriği boş özgüvenle yapılamayacak şey yok demiş adeta. Incelemesini yapmayı bu kitabın bitimine sakladığım Masumiyet Müzesi de bunun çok güzel bir örneği bence.Neyse.
Ahmet Hamdi Tanpınar kelimeler ve cümleleri hakimiyeti altına almış bir orkestra şefi gibi. Harika yönetiyor orkestrasını; anlatım ve kurgunun ilerleyişi harika. Kitabı zaruri olmadıkça elinizden bırakamıyorsunuz. Üstelik metafizik eğilimleriyle beraber bu güçlü hakimiyet birleşmiş. İnsan beyni,saat ve yeni yapılacak binanın mimarisi nasıl güzel birleştirilmiş. Yazar yazarken beynini yormuş. Ah bazı kitaplar o kadar tekdüze ki söylemeden geçemeyeceğim cidden günlük yazar gibi hikâye yazanlardan bir şey öğrenemeyeceğime inanıyorum . Ah hiç kendini zorlamadan sanat yaratacağına inananların çağı.
Hayri İrdal karakterinin soyadı bile bilerek ve özenle seçilmişti bence.Günümüz dünyasında hala geçerliliği olan; olmayan ihtiyacı yaratarak kendini kurtarmaya çalışanların iç farkındalığa sahip olmaları durumunda karşılaşacakları zihni sunmuş bize Hayri İrdal.
Zihnimde birçok kavram birbiriyle dans ederken ufkuma ufuk katmış; Hayri İrdal gibi gidip geldiğim işyerime giderken kendime dost bulmuş ,kitap bitince dostumu kaybetmiş gibi hissediyorum.
Biraz düşünme zamanı diye bitirdiğim her kitap gibi bu da beni mesut etti. Teşekkürler Tanpınar.
Okur Takip Önerileri
240 syf.
10/10 puan verdi
Unamuno okurken Yaman Adam eserinde de hissettiğim; söylemek istediklerini tam olarak anlayabiliyor muyum ve kitap bittiğinde de bir gün mutlaka tekrar okumalıyım oluyor. Muhteşem bir sembolizm ve muhteşem bir düşünce satrancı .Kitaptan çıkıp gerçek hayatın içine dalmak biraz zaman alıyor derken gerçek hayatın içinde miyim diye sorgulamanıza da sebep oluyor. Kitabın adını kitabın tamamına sindirmiş bir Nuri Bilge Ceylan filmindeymiş gibi her yerin sis olduğu bir kurgudan ayrılırken azık olarak yanınıza sadece bir top sis aldığınızı ve o sisin aslında her şey olduğu hissiyatı..
Hayatın klişelerini ciddiyetle sunup ciddiyetsizce itişinin hemen ardına mutluluk ve mutsuzluk üzerine kurduğu diyalogla benim için zirveye oturan kitaplardan biri olmuştur.
Kalemine sağlık Unamuno.
512 syf.
8/10 puan verdi
"Cesur bir anne bile bize yetebilirdi"
Orta doğulu kadınlar hakkında ve orta doğuda olanlar hakkında fikir edinmeye iten; birçok belgesel ve film izlememe ön ayak olan roman bittiğinde bu söz hala çınlıyordu kulaklarımda.
Kadın olmak meselesini bu denli irdelemenin bile toplum için -kötü anlamda-bir marjinallik olduğunu elbette biliyoruz. Konuşurken yaftalanmamak için ne çok seçilen kelimemiz ne çok sempatik görülme çabamız var. Beklenenleri karşılayamayan kendini standardize edemeyen tüm kadınların trajikomik ama mutfak masası sohbetlerini andıran bu hikayeyi tüm kadınların okumasını dilerim.
Bir mutfak masası sohbetinden ne çok şey öğrenmiş ancak ne çok şeyle savaşılacağını bilerek kalktım sanki şimdi.
Belgesellerde kadınları bulamadım orta doğuda; muhtemelen bu kitabı yazdıran duygu bu yüzden gerçek.
İddia ettiği gibi kadınların nefesini genişletecek bir kitap olmuş, nefesine sağlık Temelkuran.
Tahrir meydanı nasıl betimlenmişse belgeseli açtığımda meydanı görünce aa Tahrir dedim. Bunu nasıl başardın bilmiyorum ama kalemine sağlık.
230 syf.
4/10 puan verdi
Başlangıçta kendisinin de belirttiği gibi para kazanmak amaçlı gazete yazılarının bir araya getirilmiş ve biraz düzenlenmiş halinden basılmış kitaplardan biri. Elbet güzel nüansları var ancak ille de okunmalı denemez.
En sevdiğim kısım "İyi Yolculuklar" kısmıydı ancak bölümün tamamını alıntılamak istemedim.
Bir sonbahar akşamı şöyle bir rüzgar yüzümüze çarpsın hissiyle yürüyüşe çıkmışız da tüm geçmişimizle yüzleşip geri dönmüşüz gibi bir his bıraktı kitap ben de.
Emeğine sağlık Burak Aksak
224 syf.
9/10 puan verdi
"Sindi mi biyli kinisibiliyisin" diyerek bağrıma basmak istedigim kitap.
Çocukluk arkadaşlarımın nasıl birer hediye olduğunu bana hatırlatan ve adreslerine birer adet hediye gönderdiğim kitap.
Boş kale benzetmesini hayatım boyunca unutmayacağım.
Selçuk Aydemir absürd komediyi kitaplaştırırken bol neşeli film müziğiyle eski bir türk sineması tadı bırakmayı nasıl başarıyorsun bilmiyorum ama iyi ki yazıyorsun..
Sektörden Arkadaşlar en merak ettiğim aslında. Iş çıkışları kalbimi temizleyemediğim zamanlarda zillerini çaldığım çocukluk arkadaşlarımla ne yazık ki yiten hayallerimizi izliyoruz biz. Mutsuzuz. Umarım Selçuk ve arkadaşları sektörde de bir çaresini bulmuşlardır kalplerini diri tutmanın. Biz şimdilik Selçuk gibi kavgada en çok dayağı yiyebilme rekoruna çalışıyoruz.
204 syf.
6/10 puan verdi
Atlara olan sevgisi.
Atatürk'ün cephedeki kitap okuduğunu anlattığı bölüm.
Bursa'da gezdiği kısım.
Konuşması gözümde canlandı Sunay Akın'ın. Bir derdi var yazanın ve dokunuyor ince ince.
Bir duruş sahibi kalemlere bayılıyorum. 2019 yılı için popüler olmaya pek müsait olmasa da duruş sahibi olmak...
Babasının Trabzon'daki terzihanesinden çıktığımız yolculuğu Haydarpaşa Garı'nda bitiriyoruz. Kız kulesi Bursa şehir şehir gezerken derdi olan samimi dostlarla ortak muzdariplikleriniz üzerine sohbetler etmişsiniz gibi hoş bir sada kalıyor yüreğimizde. Ve epeyce bol bilgi.
Yaşayan efsane, Sunay Akın. Çocuklarımızın hayal yolculuğu için çırpındığın oyuncak müzesi gibi umarım kitaplarında sen bizimleyken kıymet görür.
Yüreğine bilgine merakına sağlık.
112 syf.
5/10 puan verdi
Karmaşık Şeyler
Ece Temelkuran kimdir araştırmadan devam etmeye çalışıyorum.
Bir şeyler var sanki diye ardından beni sürükleyen içimden kopan yanları var kitaplarının fakat bazen popüler kültüre teslim olmuş hissi yaratıyor; korkuyorum.
Genç yaşında kaleme alındığını düşündüğümüzde yeterince derinlikli bir kitap; ama benim için yeterli de değil.
Yazarın tarih sırasıyla tüm kitaplarını okurken onunla beraber derinliğinin de büyüyeceğine inanıyorum.
Derinliği yeterli bulamıyorken bile beni hapsalan ilginç anlatım yeteneği ve okuyucuya sarılışı var.
Temelkuran henüz çok gençsin ama çok güzel şeyler de yazacaksın diye teselli etmek istedim yazarı.
Sezen Aksu gülümse şarkısıyla kitabın okunması tavsiyedir ve mümkünse bir deniz kıyısında. Ince belli bardakta çay otomatik konuverdi zaten.
176 syf.
6/10 puan verdi
Yaman Adam
Seni öyle iyi anlıyorum ki yaman adam. Kitaplardaki kurgulara inanan kadınları küçümseyen sözlerle başlayan hikaye ah sen ne yaman kadınsın nidalarıyla kitap okuyan kadına hayranlığıyla bitiverdi işte...Biz kitaplardaki hikayelere inanmaya devam edeceğiz. Yaman adamları anlamaya çalışan yaman kadınlar da kahırdan ölmeye devam edecek.
Nonoş kontlar da sahte aşk sözcükleri dillerinde sokak sokak gezerken ilk tehlikede satacaklar sevgilerini.
Yaman adamları/kadınları üzmeyelim. Ne diyor güzel türkü "ah yaman olur efelerin yüreği. "
Çeviri kitap olmasına rağmen kelimelerle dans edilen bir hikaye okuduğunu hissetmek müthiş.Behçet Necatigil'in çeviri işini tutkuyla yaptığını hikâyenin her anında hissediyoruz. Çevirini kitaplaştıramayıp radyo programına taşıdığın günlerdeki umutsuzluğuna selam olsun güzel kalem.Nur içinde yat.
56 syf.
5/10 puan verdi
O muydu
Kitabın okunmasının ardından; kitap ismiyle birlikte hikâyenin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğine inandığım hikayedir. Çocuğu nehire atan Ponto pekala ama katil kim? Aşırıya kaçan sevginin, mutluluğun ve ilginin de felaketlere yol açabildiğini ne güzel özetlemiş.
