Bırak beni içimde öyle sert ve bükülmez bir çekirdek var ki beni değiştiremezsin. Beni didik didik edebilirsin, canıma okuyabilirsin, fakat düzeltemezsin beni.
Evet alçaklık bendeydi: öyle yumuşak görünüyordum ki.
Siz beni parçalamaya çalışırken, ben gizli gizli onarırım kendimi. Sonunda bilmediğiniz bir şey olur çıkarım ve sizi suçlarım: beni mahvettiniz diye. Sizlerle birlikte başarısız gibi görünürüm: fakat sonunda ihanet ederim sizlere. Hep bir yerde takılmamı beklersiniz; ben de aynı şeyi beklerim heyecanla. Sonunda, yarım yamalak bir başarıyla sıyrılırım işin içinden. Başarısızlığın sevimliliğine kapılırım ve sonunda gerçek başarısızlara ihanet ederim. Kusura bakmayın derim: hiçbir işi sonuna kadar götüremiyorum, başarısızlığı bile. Oysa kendimi onlara, olduğumdan başarısız göstermek için ne kadar çırpınmışımdır.
Sonra kendinle yalnız kaldığında değiştirmeye çalışsan da kendini hep böyle kalacağını fark edersin önce sen fark edersin hiçbir zaman iyileşemeyeceğini sonra seni seven insanlar. Bir kitap ki bu çok azı bitirebilir adı üstünde sadece "Tutunamayanlar" bitirir sonuna kadar ki " "Tutunabilenler" değil...