Şimdi size ne diyebilirim... sizi sevmiştim! Bu eskiden de hiçbir anlam ifade etmiyordu, şimdi ise haydi haydi önemsiz. Aşk, bir kalıptır, benim kalıbım ise artık çürümek üzere.
Aşık olmayı becerememiş bütün kadınlar gibi, o da bir şey isterdi ama ne istediğini tam olarak bilemezdi. Daha doğrusu, ona her şeyi istiyormuş gibi gelirdi ama aslında hiçbir şey istemezdi.
"Bak," dedi birden Arkadiy, "kuru bir akağaç yaprağı koptu ve yere düşüyor; hareketleri aynı kelebeğin uçuşuna benziyor. Tuhaf değil mi? En hüzünlü ve ölü bir şey, en neşeli ve canlı şeye benziyor."
Her insan incecik bir ipe asılı duruyor, altındaki uçurum her geçen dakika biraz daha açılabilir ama o hâlâ kendine türlü türlü tatsızlıklar yaratıyor, yaşamını mahvediyor.