Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

elanur

104 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Hastanelerde kısa süreli muayenelerin olması, genellikle ilaçlı tedavilerin uygulanması ya da özel muayenelerin maliyetinin fazla olması gibi sebeplerden ötürü yazılmış bir kendine yardım kitabı. Depresyon nedir? Tanısı nasıl konulur? Kimlerde daha sık görülür, gibi genel bilgilerle başlayıp yedi bölümde zihnimizde depresyon hakkında bir çerçeve çiziyor. Değinilen noktalar özellikle işlevi olmayan düşünceler ve edinilen yanlış inançlar. Ki bunlar birçok insanın depresyonda olsun veyahut olmasın hayatında mutlaka yaptığı hatalardan.Günlük hayatımızda farkında olmadan düşündüğümüz ya da söylediğimiz şeylerin nelere sebep olabileceği.. Kitap sayesinde bunu fark ediyoruz. Aslında kitabın genel yorumu olaylara bakış açını/düşüncelerini değiştir hayatın değişsin çünkü düşünceler duyguları oluşturur ve duygular da hayatını şekillendirir. Buradan da Mahatma Gandi'nin sözüne gidiyoruz : "Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür. Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür. Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür. Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür. Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür. Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür." Sonuç olarak kitap çok sade biçimde, herkesin okuyup anlayabileceği şekilde yazılmış. Tanımlar, belirtiler dışında ne yapılması gerektiğini de anlatan bunu örnekler, çizelgeler, tablolar ve kartlarla destekleyen depresyon adına yazılmış çok güzel bir özet kitap.
Depresyon
DepresyonFuat Torun · Psikonet Yayınları · 2017403 okunma
Reklam
291 syf.
10/10 puan verdi
·
15 günde okudu
"On dokuzuncu yüzyılın sonu görecek kendi şairini."
Comte de Lautréamont 1868'de henüz daha 22 yaşındayken yazmaya başladığı Maldoror'un Şarkıları adlı şiir kitabıyla birlikte sürrealist sanatçıların bir çoğunu etkilemiş, edebiyata yön vermiş Fransız edebiyatının önemli bir şairi. Kitaba güzel bir ön sözle başlıyoruz. Ön sözlerin genelde gereksiz bilgilerle, spoilerlarla dolu olması
Maldoror'un Şarkıları
Maldoror'un ŞarkılarıComte de Lautréamont · İmge Kitabevi Yayınları · 2019564 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
Aşk Artık Burada Oturmuyor - Nazlı Eray
Aşk Artık Burada Oturmuyor bazı yerlerde hikaye kategorisine alınmış, arka kapağında ise on yedi öyküden oluşan roman olarak sınıflandırılmış bir kitap. Denildiği gibi on yedi birbirine bağlı başlıktan oluşuyor. Konuysa bir ayrılığın anlamlandırılamayışı aslında: Aşk acısı, bir türlü unutamamak bu yüzden alternatif yollarla (fantastik bir biçimde) unutamadığımız insanı geri getirmek. Nazlı Eray için fantastik gerçekçiliğin Türk Edebiyatındaki karşılığı deniliyor zaten bu kitabında da bunu görüyoruz ;sık sık fantastik ögelerle süslenmiş. Kitap boyunca hayalle gerçek iç içe, bir hocanın evindeyken karşımıza beyaz kürküyle Marilyn Monroe çıkabiliyor aniden, arkadaşımızın evinde küçüklük halimize rastlayabiliyoruz, eski sevgilimiz farklı boyutlarda karşımıza gelebiliyor. Evde otururken kendimizi bir anda İzmir'de bulabiliyoruz, bir başka evdeyken Rodos'ta ya da bir kapsülden geçip Ankaradayken New York'ta; anıların içinde seyahat ediyoruz kısacası. (Yennefer'ın portallarını hatırlattı.d) Postmodern bir yazar zaten ama yorucu bir anlatıma sahip değil. Akıcı ilerleyen kısa bir kitap. Çok aşırı beğendim diyemem ortalama bir kitap. Fikir olarak, unutmayı başlatma düğmesi, anıların paylaşılması ve hücre mühendisliği kısımlarını hoştu. Okumak isteyenlerin kafasında güzel bir tablo çizebilmişimdir umarım, iyi okumalar dilerim.<3
Aşk Artık Burada Oturmuyor
Aşk Artık Burada OturmuyorNazlı Eray · Doğan Kitap · 2013136 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
512 syf.
3/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
Kurtlara Söyle Eve Döndüm - Carol Rifka Brunt
Konu: 13/14 yaşlarında bir kızın AIDS hastası 'öz' dayısına aşık olması ve dayısı öldükten sonra onun sevgilisiyle tanışıp zaman geçirmesi. Kitap genel olarak kızın dayısıyla ilgili anıları etrafına dönüyor ve kızın öz dayısına aşık olmasının yasak aşk adı altına güzellemesi yapılıyor. İsmi enteresan geldiği ve birkaç yerde çokça övüldüğünü gördüğüm için 2-3 yıl önce konuya bile bakmadan almıştım. Sonuç zaman ve para kaybı oldu. Puan verdiğim tek şey karakterlerin bana geçmesi ve genel bütünlük. Onun dışında genel yorumların aksine saatlerce ağlamalık, yürek burkan, iyiki okumuşum diyebileceğim hiçbir tarafı yoktu. Dil sade ama akıcılık sıfır. İlk 50 sayfaya bile gelmeden sıkıldım, yarım bırakmak istemediğim için devam ettim. Bu yaşta bir kızın ki kendini, duygularını yeni tanıyan bir kızın dayısına hissettiği yakınlığın aşk olarak anlatılması mide bulandırıcıydı. Bunun yerine sadece dayısının ölümüne üzülen bir kızın hikayesi olsaymış keşke. Sonuç olarak beğenmedim. Okumazsanız hiçbir şey kaybetmezsiniz
Kurtlara Söyle Eve Döndüm
Kurtlara Söyle Eve DöndümCarol Rifka Brunt · Martı Yayınları · 20131,804 okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
Seçme Şiirler / Cahit Külebi
Cahit Külebi 1940'larda, Garip akımının etkili olduğu yıllarda, yapıt vermeye başlamış ama kendine has şiir tarzıyla bu akımın dışında kalmış bir şair. Lise yıllarında şans eseri halk ozanlarıyla birlikte bulunması alt yapısını oluşturup halk şiir geleneğinden beslenmesine yol açmış. Şiirlerinde çocukluk ve gençlik yıllarının geçtiği yerleri, Anadolu ve Anadolu insanın duyarlılığını kullanmış. Özellikle ise halk ve doğa ön planda. Kendisi de şöyle ifade ediyor : İlk ustam oldu benim halk Belleğimde akıp giden ırmak... Köylü diliyle türkü çağırdım Onlarla gülüp ağlayarak. İkinci ustamsa doğa Şiirlerimde alın terim. Bozkır türküsüyle doldu ciğerlerim. Taşları düzleyen rüzgâr gibi Doğayla yontuldu dizelerim. Ayrıca :"Ne modaya kapıldım, ne de, "şu konuyu ele alırsam daha etkili olurum, daha çok beğeni kazanırım" diye dü­şündüm...Yalnızca "kendimi konuşmak" istedim." diyor şair. Bu bakış açısı zaten şiirlerinde belli oluyor. Şiirleri çok içten ve sade, duyguyu direkt alabiliyorsunuz. Kelimeleri süsleyip anlamı boşaltmak yerine içeriği önemseyip yalın bir dille anlatmayı tercih etmiş. En bilindik ve güzel dizeleriyle bitiyorum :#188328504 Keyifli okumalar.
Seçme Şiirler
Seçme ŞiirlerCahit Külebi · Adam Yayıncılık · 2008166 okunma
Reklam
244 syf.
8/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
T. C. McLuhan- Yeryüzüne Dokun
Yıllardır Kızılderililer, vahşi, yamyam, kafa derisi yüzen hiçbir şeyden anlamayan cahil, yabani varlıklar olarak tanıtıldı bize. Tabiki özellikle filmler - Western- aracılığıyla. Bu kitapla birlikte böyle olmadığını görüyoruz. Yeryüzüne dokun farklı kitaplardan belirli kısımlar alınarak oluşturulmuş derleme bir kitap. Kısa kısa bölümlerden ve bolca resimden oluşuyor. Bölümlerde kendi ağzından Kızılderililerin hayata bakış açısını, doğayla ilişkisini, ibadet anlayışını özetle kim olduklarını tanıyoruz. Bunu bölümlerin çoğunluğunu oluşturan, 'Beyaz Adam' dedikleri Avrupalılara yaptıkları konuşmalardan ve yazdıkları mektuplardan anlıyoruz. *(Mektuplarda ve konuşmalarda özellikle Beyaz Adamın verdiği sözleri hiç tutmadığından da sıkça söz ediliyor. Zaten bu yüzden bu kadar konuşma yapılmış ama Kızılderililer hiçbir zaman anlaşılamamış daha doğrusu anlaşılmak istenmemiş.) Beyaz Adamın gelişi ve süreçle ilgili : #182618413 Vahşi olduklarıyla ilgili : "Topraklarımı ve evimi korumak için savaştığım zaman, bana vahşi dendi."(syf 207) diyor Kızılderililer. Günün sonunda Kızılderililer kimdir dersek; doğayla iç içe yaşayan mecbur kalmadıkça hiçbir canlıya zarar vermeyen, felsefeleriyle sizi etkileyen, bolca ders alacağımız bir toplum. Yeryüzüne Dokun ise herkesin kolayca okuyabileceği ve mümkünse okuması gereken bir kitap..
Yeryüzüne Dokun
Yeryüzüne DokunT. C. McLuhan · İmge Kitabevi · 199482 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
Vladimir Nabokov- Saydam Şeyler
"İnce bir dolaysız gerçeklik cilası, doğal ve yapay maddelerin üzerini kaplar ;her kim şimdide, şimdiyle kalmak istiyorsa lütfen onun ince gergin cilasını çatlatmasın." Konu en basitleştirilmiş haliyle baş kahraman Hugh Person'ın İsviçreye yaptığı dört ziyaretten oluşuyor. Yazar konuyu ilahi bakış açısıyla ele almış. Bu hakimane hal konuyla daha bütünsel ve iyi durmuş bence. Genel olarak da bolca betimlemeden oluşan bir kitap. Nabokov ismini çokça duymam ve özellikle sinestezi sahibi oluşu bende merak uyandırmıştı ve büyük bir beklentiye girmiştim ama açıkçası beklentimi çok karşılamadı. Ben renkleri daha canlı görüp , kelimleri daha çok hissedeceğimi düşünmüştüm. Betimlemeleri de buna yönelik beklemiştim ama öyle olmadı. Diğer kitaplarını okumadan bir eleştiride de bulunmak istemiyorum çünkü yazarın diğer kitaplarına göre biraz kıyıda köşede kalmış bir kitap ve başlamak için doğru bir kitap mı emin değilim. Fakat sonuç olarak benim izlenimim: Yazarın fikir yapısını kavramak isteyip toplu bir okuma gerçekleştirmeyecekseniz, bu eserin tek başına sizi çok da etkileyeceğini düşünmüyorum. Fakat yazara hakimseniz güzel bir tat bırakabilir.
Saydam Şeyler
Saydam ŞeylerVladimir Nabokov · İletişim Yayınevi · 2010110 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Küçük Kara Balık
Herkes uzun uzun inceleme yazmış o yüzden ekstra açıklamaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Zaten herkesçe bilinen okunması gereken bir klasik. Eklemek istediğim şey : İkilemde kaldıysanız, bazı şeyler kafanızda net değilse bu kitabı açıp bir daha okumalısınız bence. Uzun ve yoğun bir anlatımla kafanızı daha çok bulandırmaktansa masal tadında bu kısacık hikaye sizi daha çok netleştirir.
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Parodi Yayınları · 201731,1bin okunma