Aynı zamanda etrafımı saran insan selinin çıkardığı gürültü ve patırtıyı duyuyor ,benim gibi rüyada olmayanların nasıl yaşadığını görüyorum ve o zaman farkına varıyorum ki; onların hayatları uydurma değil , onların hayatları benim hayallerim gibi birden paramparça olup gitmiyor .Tam aksine , hayatları her gün yenileniyor ,renkleniyor bir saatleri bir saatlerine uymuyor .Bir de benim gibi zavallı hayalperestin hayatına bak . Öldüresiye monoton; gölgelerin hayallerin ,uydurma düşüncelerin tutsağı bir hayat.
"Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim.
Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
Bu güler yüzlü adam ben değilim;
Yalandır kaygısız olduğum yalan."
Dayanılmaz bir hüzün vardı içimde. Hatta ağlamak istiyordum. Her şeyi yadırgıyordum, huzursuzdum: Her şeyin bana yabancı olması çok etkiliyordu beni, bunu anlayabiliyordum. Yabancı her şeyi boğuyordu beni, öldürüyordu.