Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yamaç

Sabitlenmiş gönderi
Bugün sağlam inançlarım var. Düşünceler de insanları iyileştirebilir.
Sayfa 243Kitabı okudu
Reklam
Birinin yapabileceği en zor duygusal ustalık, haz ilkesini anlamakta Freud'un yapabildiği gibi ilkel bilinçdışının sadece tatmin edilmiş arzularla dolu olduğunu hayal edebilmektir. Psişemizin ilkel katmanında yatan sadece sanrılardır.
Sayfa 52 - KohutKitabı okuyor
Freud'a göre gerçek ile arzuyu ayırt edebilmeyi çocuk "optimal engellenme" yolu ile öğrenir. Optimal engellenme çocuğun arzusunun yerine gelmesi için beklediği gecikme süresidir. Böyle bir gecikmeyle çocuk arzunun doyurulması için gereken adımların ne olduğunu idrak edebilir. Kohut'a göre, Freud ne travmatik olacak kadar yoğun ne de fark edilmeyecek kadar küçük olan optimal engellenme yoluyla arzuların gerçeklerden ayırt edilebileceğini öne sürer. Freud gerçekliği ve doyumun gecikmesini kavrama becerisine ikincil süreç düşüncenin bir özelliği olan "gerçeklik ilkesi" adını verdi. Bu ilke önbilinç sistemindedir ve birincil süreçten farklıdır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kohut Freud'un aktarım tarifini klinik duruma uygular ve bu durumda analistin bir aktarım nesnesi olarak ideal bir konumda olduğunu belirtir. Zira analist hastanın hayatında "gerçek" bir öneme sahip değildir. Kohut analistin gün kalıntısına benzediğini ima eder ve der ki "analist destek veren, yardım eden, arkadaş olan, hastayı tatmin eden konumuna girerse artık bir aktarım nesnesi olmaktan çıkar".
Kohut hastanın ona ne söylediğini ve açık ve eşduyumlu bir şekilde, hastanın kendi içindeki deneyimleri dinlemeye karar verdi. Böylece Kendilik Psikolojisi doğdu.
Reklam
Heinz ailesinin tek çocuğu idi. Ondan, kendi yaşıtı çocuklardan ayrı kalmanın bazı sosyalleşme becerilerinden mahrum bıraktığı konusunda yakınmalar duymuşumdur. Okula gönderilmek yerine evde özel öğretmenlerden eğitim alması, yetişkin olduğunda bile büyük gruplarda kendini rahat hissetmede zorluklar yaşamasına sebep olmuştu. Ama şunu da ilave etmeliyim ki, her ne rahatsızlık yaşıyor idiyse bunu çok iyi saklayabildiğini söyleyebilirim.
Kohut, Freud'un Viyana'dan ayrılacağını duyduğunda ona güle güle demek için istasyona gitti ve orada Freud şapkasıyla selam vererek onu ödüllendirdi. Sanırım bu Kohut'un Freud'u gördüğü tek zamandı ve bu hikâyeyi anlatmaya bayılırdı. Anladığım kadarıyla o, Freud'un bu hareketinde meşalenin el değiştirmesi gibi simgesel bir anlam olduğunu hissediyordu.
… Kohut'un Freud'un Psikanalizi kurmasına Breuer ve Anna O'nun yaptığı büyük katkıları vurguladığı bilimsel bir toplantıdan sonra, Freud'u yeterince övmediği için kınandı ve birkaç hafta içinde arkadaşlarının oyu ile Şikago Enstitüsü Eğitim Konseyinden ihraç edildi.
Kohut soylulara özgü, ahlakçı katılıkla, sıcak bir ilgi ve düşünceliliğin tuhaf bir birleşimiydi. Kişisel alanına düşkün ve herkesin içinde nasıl göründüğü konusunda özenli bir kişiydi. Onu hiçbir zaman özensiz giysiler içinde görmediğim gibi yazılarını baskıya göndermeden evvel defalarca düzelttiğini bilirim. Sağlığı konusunda bir hayli ketumdu. Yaşamının son on yılında tekrar eden kronik lösemisinden sadece birkaç arkadaşı haberdardı.
Yamaç
Bir kitabı okumaya başladı
Heinz Kohut ve Kendilik Psikolojisi
Heinz Kohut ve Kendilik PsikolojisiAllen Siegel
0/10 · 0 okunma
Reklam
160 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Sisifos Söyleni
Sisifos SöyleniAlbert Camus
8.1/10 · 8,4bin okunma
Düşüncenin yazgısı kendi kendinden el çekmek değildir artık, imgeler biçiminde sıçramaktır. Oyalanır -söylemlerde kuşkusuz- ama insan acısının derinliğinden başka derinliği bulunmayan ve onun gibi tükenmez olan söylemlerde. Eğlendiren ve kör eden tanrısal masal değil,çetin bir bilgeliği, yarınsız bir tutkuyu özetleyen ve yeryüzüne özgü olan yüz, devinim ve dram.
Sayfa 133Kitabı okudu
Yaratımı bitiren bir şey varsa, gözleri kararmış sanatçının yengin ve aldatıcı haykırışı, "Her şeyi söyledim" çığlığı değildir bu, yaratıcının ölümüdür, deneyimini ve dehasının kitabını kapatan ölümü.
Sayfa 130Kitabı okudu
Stavrogin'le Ivan Karamazov günlük yaşamda uyumsuz gerçeklerin uygulamasını yaparlar. Kirilov'un ölümüyle kurtardıkları onlardır. Birer çar olmaya çalışırlar. Stavrogin "alaycı" bir yaşam sürer, bu yaşamın ne olduğu yeterince bilinir. Çevresinde kin uyandırır. Gene de bu kişinin anahtar sözcüğü veda mektubunda bulunur: "Hiçbir şeyden nefret edemedim." İlgisizlik içinde çardır. Ivan da düşüncenin büyük güçlerini bırakmaya yanaşmamakla çardır. Kardeşi gibi, yaşadıkları yaşam yoluyla, inanmak için alçalmak gerektiğini tanıtlayanlara bu durumun insana yakışmadığını yanıtını verebilirdi. Onun anahtar sözcüğü "Her şeye izin vardır" sözüdür, bu sözde de kendisine uygun düşen bir keder ayrımı vardır. Tanrı katillerinin en ünlüsü Nietzsche gibi onun da yolu çılgınlıkta biter.
Sayfa 125Kitabı okudu
"Önemli olan durasız yaşam değildir, durasız canlılıktır,” der Nietzsche. Gerçekten de tüm dram bu seçimdedir.
Düşünmek görmeyi yeniden öğrenmektir; bilinci yönetmek, her görüntüyü ayrıcalıklı bir yer durumuna getirmektir. Başka bir deyişle, görüngübilim dünyayı açıklamaya yanaşmaz, yaşanmışın bir betimi olmak ister yalnızca.
1.956 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.